Tutsak Seyit Oktay'dan dayanışma mektubu
Merhaba Kekê Adil!
Merhaba Kekê Adil!
İstanbul Silivri 6 No’lu Cezaevi'nde tutulan tüberküloz (verem) hastası Ferhat Diri, cezaevinde yaşamını yitirdi.
İstanbul Silivri 6 No’lu Cezaevi'nde tutulan Ferhat Diri isimli adli tutuklu, 8 aydır yakalandığı tüberküloz (verem) hastalığı nedeniyle tedavi edilmeyi bekliyordu. Diri'nin dün sabaha karşı koğuşunda fenalaştığı, herhangi bir müdahale yapılmadan müşahede odasında yaşamını yitirdiği öğrenildi.
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın HDP'li Buldan’ın soru önergesine verdiği cevaba göre, cezaevlerinde 1914 çocuk bulunuyor. Ayrıca 353 çocuk tutuklu veya hükümlü olan annelerinin yanında kalıyor. Çocukların ortalama tutukluluk süresi 110 gün.
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grup Başkanvekili Pervin Buldan’ın cezaevlerindeki çocuklarla ve çocukların yaşadıkları baskılarla ilgili verdiği soru önergesine cevap verdi.
Kocaeli Üniversitesi, kronik kalp hastası mahkum Kalay’la ilgili “bir daha cezaevinde kalp krizi geçirirse müdahale edilemez, tahliye edilsin” şeklinde iki ayrı rapor verdi. Adli Tıp ise aksini iddia etti, Kalay hala hapiste.
Hasta mahkum Abdullah Kalay, Kocaeli Tıp Fakültesi’nin “cezaevinde kalamaz, hastanelerdeki mahkum koğuşlarında bile kalamaz, tahliye edilmeli” şeklindeki iki ayrı raporuna rağmen hala hapiste.
Şemsettin Kargılı 21 yıl yıldır hapishanede. İki kez anjiyo oldu, kalp sorunu devam ediyor, bir böbreği kanser nedeniyle alındı. Doktoru "hapishanede kalamaz" diyor ama hastane heyetinden onay bir türlü çıkmadı.
Dünya Yazarlar Birliği ağırlaştırılmış müebbete mahkum çevirmen Tonguç Ok'un serbest bırakılması için başlatılan kampanyaya desteğini açıkladı.
Dünya Yazarlar Birliği (PEN) 17 yıldır hapiste olan çevirmen Tonguç Ok’un serbest bırakılmalısını istedi.
Ceyhan M Tipi Cezaevi’nde bulunan Zübeyit Kil, Selim Akseki, Taner Taş, Refik Öztunç 23 Haziran 2014 günü Kandıra 2 nolu F Tipi Cezaevi’ne; Abdullah Bahadır, Abdurrahim Özdemir, Abdurrahim Behçet, Cumali Araz Tekirdağ 1 nolu F Tipi Cezaevi’ne; Kemal Demirsoy, Mazlum Kopan, Mehmet Ümit, Ekrem Şaşmaz Tekirdağ 2 nolu F Tipi Cezaevi’ne sürgün edildi. Bu sürgünde yola çıkarılan Mehmet Ümit bir eli daha önceden kopmuş biri, Ekrem Şaşmaz ise şizofreni hastası. Sürgün edilenlerin aileleri Ceyhan’da oturuyor.
Amed'de Çocuk Cezaevleri Kapatılsın Girişimi'nce, "Çocuk cezaevleri kapatılsın" sloganıyla gökyüzüne dilek feneri uçuruldu. Girişim üyesi avukat Gamze Yalçın, çocuk cezaevlerinin kesinlikle kapatılması gerektiğini söyledi.
YARGIDA ÇİFTE STANDARTA SON
HASAN POLAT’A ÖZGÜRLÜK
HASAN POLAT MÜEBBET HAPİS HÜKÜMLÜSÜ OLARAK 20 YILI AŞKIN ZAMANDIR TUTSAK!
AİHM ADİL YARGILANMA HAKKININ İHLAL EDİLDİ, ‘YARGILAMANIN YENİLENMESİ GEREKİR’ DEDİ! DAVAYI YENİDEN GÖREN İSTANBUL 9. AĞIR CEZA MAHKEMESİ, “ÖNCEKİ HÜKMÜN ONAYLANMASINA” KARAR VERDİ VE İNFAZI DURDURMADI!
DAVANIN TEMYİZ İNCELEMESİ YARGITAY 9. CEZA DAİRESİ TARAFINDAN 9 TEMMUZ 2014 GÜNÜ GÖRÜLECEK:
AİHM İHLAL KARARI IŞIĞINDA KARARIN BOZULMASINI,
MÜVEKKİLİMİZ HAKKINDA İNFAZ DURDURMA KARARI VERİLMESİNİ İSTİYORUZ
Kırıklar 2 Nolu F Tipi Hapishanesi'nde havalandırmalara kamera takılmasına karşı çıkan 17 tutsağa 10'a gün hücre cezası verildi, 7 tutsak hakkında ise ayrıca adli soruşturma başlatıldı.
Etkin Haber Ajansı / 04 Temmuz 2014 Cuma, 15:33
İZMİR- İnsan Hakları Derneği İzmir Şubesi, Kırıklar 2 Nolu F Tipi Hapishanesi'nde tutsakların itirazlarına rağmen havalandırmalara takılan kameralarla ilgili basın toplantısı düzenlendi.
Hatay E Tipi Cezaevi'nde bulunan yakınlarının açık görüşüne giden aileler, tutsaklara 40 gün elektriğin verilmediğini, haftada bir 15 dakika su verildiğini ve kelepçe ile muayenede ısrar edildiğini belirterek, İHD'ye başvurdu. Türkiye cezaevleri hak ihlalleri ile gündemden düşmüyor.
2002 yılından bu yana hapishanelerle ilgili sadece Adalet Bakanlığı'na yaklaşık 14 bin şikayet başvurusu yapıldı. Bu süre zarfında hapishanelerdeki hak ihlalleriyle ilgili yapılan soruşturmalar sonucu ise 9 bin 842'si hakkında disiplin cezası verilmesine yer olmadığına, 10 bin 836'sı hakkında kovuşturmaya yer olmadığına karar verildi.
Etkin Haber Ajansı / 03 Temmuz 2014 Perşembe, 18:11
Sevgili Adil;
Öncelikle biz devrimci tutsaklar için yeni bir 'yaşam', 'özgürlük' penceresi olarak değerlendirdiğim 'Görülmüştür' İnternet gazetesi çalışmanız için sizleri kutluyorum ve tüm 'Görülmüştür' ekibine sevgilerimi gönderiyor, başarılar diliyorum.
ADANA (DİHA) - Antep Cezaevi'nden tedavi için Adana'ya getirilen siyasi tutsak Mahmut Özdemir'in akıl sağlığı yerinde olmasına rağmen akli dengesi bozuk hastalar ile aynı koğuşta tutulduğu ve deli gömleği giydirildiği belirtildi. HDP Grup Başkan Vekili İdris Baluken, Epilepsi olan bir hastanın akli dengesi bozuk ve şizofreni hastalar ile aynı ortamda kalmasının başka sıkıntıları da beraberinde getireceğini, bu nedenle konuyu Adalet Bakanlığı yetkilileri ile görüştüklerini belirtti.
Sincan 2 nolu F Tipi Cezaevi’nde bulunan Veli Taşkıran’ın, aldığı ceza ve yattığı süre olarak, 8 Haziran 2014 günü tahliye olması gerekiyordu. Ancak cezaevi idaresi ve Gözlem Kurulu’nun “Örgütten ayrılmadığı”, “örgütün kararlarına uyduğu”, “disiplin cezaları aldığı” gibi uyduruk gerekçe ve hukuksuzlukla, okurumuzu tahliye etmediler. Okurumuza kendisinin ancak 1 Ocak 2015 günü tahliye olabileceği söylenmiş. Gözlem Kurulu’nda yer alan ve bu hukuksuzluğa imza atanların, bir gün yargılanıp, cezaevinde yatabileceklerini bilip bilmediklerini merak ediyorum doğrusu!
HASAN YOLDAŞ
DİYARBAKIR (DİHA) - Hepatit C ve yüksek tansiyon hastası olması nedeniyle kullandığı ilaçların 2 hafta geciktirilmesi sonucu beyin kanaması geçirerek bedeninin sağ tarafı felç kalan hasta tutsak Ekrem Çiçek, 35 gündür yoğun bakımda ölümle pençeleşiyor. Çiçek'in doktorları hayati tehlikesinin yüksek olduğunu belirtirken, hastanede başından biran olsun ayrılmayan ailesinin tek korkusu ise yeniden cezaevine veya mahkum koğuşuna götürülmesi.
İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Cezaevi Komisyonu 119. F oturması Galatasaray lisesi önünde gerçekleştirildi.
Oturma eyleminde ilk olarak Ümit Efe konuşma yaptı. Ümit Efe gerçekleştirdiği konuşmada hasta tutsaklar hakkında kısa bilgi vererek, Bakırköy’den başlatılarak Ankara’ da sonlandırılan yürüyüşe değindi.
Tecrite Karşı Mücadele Platformu (TKMP) üyeleri “Tecrite son!” pankartı açarak Galatasaray Lisesi önünde eylem gerçekleştirdi.
“Tecriti kaldırın, ölümleri durdurun!”, “İçerde dışarıda hücreleri parçala!”, “Tecrit öldürüyor, insanlık direniyor!” , “Devrimci tutsaklar onurumuzdur!” ve “İnsanlık onuru işkenceyi yenecek!” sloganları atılarak başlayan eylem Berivan Güler’in basın metnini okuması ile devam etti.
“KAÇIŞ PLANI” SORUŞTURMASI SADECE PARANOYA MI?
On yıllardır gönderdiğimiz ve bize gönderilen mektuplar ya “cezaevi mektup komisyon”u ya da “cezaevi disiplin kurulu” tarafından hiç değişmeyen “sakıncalı” ibaresiyle ya el konulmakta ya da disiplin soruşturması vesilesi yapılarak verilmemekte ve gönderilmemektedir.
Hasta Mahpusların Canına Kast Ediliyor!
Hasta Mahpus Şehmus Yetek Tahliye Edilmeli, Teşhis ve Tedavide İhmali Olanlar Yargılanmalıdır…
Dün postahanede başıma gelen bir olayı anlatacağım. Ama önce biraz geriye gideyim. Sanırım geçen yıldı. Elimde 100 kadar kartpostal, postanede sıraya girmiştim. Sıra derken izdihamdan söz ediyorum. Bir de memlekette sıraya girme, başkasının sırasına saygı gösterme kültürü olmadığı için her defasında geriliyorum. “Hanfendi sıra benim, kardeş sen sonra geldin.”, “Ha öyle mi pardon.” falan. Aynı soruna dolmuş kuyruklarında da tanık oluyorum.
Sevgili Adil hewal,
Dilerim iyisin. Kartını, gazete fotokopisiyle birlikte aldım. Yaşanan soruşturma olayını Gündemde de okumuş, epey gülmüştük. Ama şaşırmamıştık. Memleketteki garipliklere o kadar alıştık ki artık normal şeylere şaşırır olduk. Ama sen ve Öykü adına güzel bir anı oldu bence. Salyangoz için de.
HASTA TUTSAKLAR ONURUMUZDUR
HASTA TUTSAKLARA YAPILAN SALDIRILARA SON VERİN!
Uşak E Tipi Hapishanesi'nden Şakran Kapalı Kadın Hapishanesine sevk edilen hasta tutsak Türkan Özen derhal serbest bırakılmalıdır!
Cezaevinde teşhisi ve tedavisi aylarca geciktirilen ve son olarak 4. evre akciğer teşhisi konulan hasta mahpus Murat Ekin, Adli Tıp’ın “infazın ertelenmesi” kararının ardından Ankara İnfaz Savcılığı’nca tahliye edildi.
Hapishanede tedavisi geciktirilen ve 4. evre akciğer kanseri teşhisi konulan Murat Ekin tahliye edildi.
DİHA’nın haberine göre, tedavisi için Bolu’dan Ankara Sincan Cezaevi'nde sevk edilen Ekin için Ankara İnfaz Savcılığı tahliye kararı verdi.
26 Mayıs 2014
Merhaba Adil Abi
Nasılsınız umuyorum ki iyisiniz. Gönderdiğin kartı ve Öykü’nün haberini (küpürü) aldım.
“Kabuktaki kaçış planı” konulu haber tam bir mizahlık olmuş. Elime kalemi aldım ve bir şeyler çiziktirdim. Bir kopyasını yanımızda tuttum Golikin 8.sayısında yayınlayacağız.
YİTİK ZAMAN
Yitik bir zamanın çocuklarıyız biz
Annelerinden ninni dinlememiş
Hayat veren sütünden içememiş çocuklar
Postal korkuları
Ve ömrün karabasanı siren sesleri
Sokaklarda çocuklar ölürdü
Biz büyümeye çalışırken
Yüzlerinde yarının umutları olan
Elleri hep vermeye alışık açık halde öldüler
Biz vermeyi bilen ama hep bizden çalınan
Çocukluk anılarımızın peşindeyiz
Hasta Mahpusların Canına Kast Ediliyor!
İHD İstanbul Şubesi Cezaevi Komisyonu üyeleri, hapishanelerdeki hak ihlallerine dikkat çekmek ve hasta mahpusların serbest bırakılması için Ankara'ya yürüyecek, hapishanelerin önünde basın açıklaması yapacak.
İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Cezaevi Komisyonu, cezaevlerindeki hak ihlallerinin giderilmesi ve hasta mahpusların serbest bırakılması talepleriyle Ankara'ya yürüyor.
Dernek eylem öncesi yaptığı açıklamada, Adalet Bakanlığı verilerine göre F Tipi cezaevleri açıldığından bu yana 2 bin 641 mahpusun yaşamını yitirdiğini belirtti.
Kırıkkale Cezaevi’nde siyasi hükümlü Erkin Kocaman’ın gardiyanlar tarafından dövülmesi olayı ilginç bir senaryo yazılarak kapatıldı. Savcılığa göre Erkin cama kafa, kapıya yumruk atarak kendisini yaraladı, masadan düştü. Karşılığında ise savcılık, Kocaman’ı cama kafa atarak kamu malına zarar vermekle suçladı.
İSTANBUL (DİHA) - Daha önce kronik (rezidule) şizofreni hastası olduğu tanısı konulan ve ATK tarafından 4 kez "Cezaevi koşullarında kalamaz. Cumhurbaşkanlığı affına uygundur" şeklinde rapor hazırlanan hasta tutsak Kemal Gömi'ye, Adli Tıp Kurumu bu kez de "yüksek güvenlikli hastanede tedavi altında kalabileceği" şeklinde daha önceki raporlarının tersi yönünde bir rapor verdi.
Etkin Haber Ajansı / 21 Haziran 2014 Cumartesi, 09:59
İSTANBUL- Kandıra 1 No'lu F Tipi Cezaevi'nde tutulan hükümlü Sami Özbil'in, mücadele ederek kazandığı bilgisayar kullanma hakkı engellendi. Gerekçe; Özbil'in 2012 yılında Kürt siyasi tutuklulara destek olmak için yaptığı açlık grevi. Bilgisayar engeli nedeniyle, Özbil son romanını elde yazmak zorunda.
Çocukların cezaevlerine konulmasının başlı başına temel bir sorun olduğunu ve yarattığı etkilerin hayati boyutlara vardığına dikkat çeken Çocuk Cezaevleri Kapatılsın Girişimi'nden Sosyal Hizmet Uzmanı Yaşar Çavdar, "Yıllardır hem araştırma sonuçları hem girişim olarak yaptığımız rapor bize gösteriyor ki, çocukların iyileştirilmesine, rehabilite edilmesine katkı sunmuyor cezaevleri. Kapalılık zaten başlı başına olumsuz etki yaratıyor. İhlaller, damgalamalar, şiddet buradan başlıyor.
Daha önce aldığı diyet yemeklerin ücretini ödemesi istenen hasta tutsak Nesimi Kalkan şimdi de hastalığı nedeniyle yiyemediği karavana yemeğini almadığı için soruşturmaya uğradı. Ayrıca Kalkan'a defalarca götürüldüğü ATK muayene etmeden ''cezaevinde kalabilir'' raporu verdi.
Kandıra 1 nolu F Tipi Cezaevi’nde hücreleri görecek şekilde kamera takılmasına karşı çıktıklarını okurlarımız defalarca idareye bildirmelerine karşın, 28 Mayıs 2014 günü kameralar takılmaya başlamış. Ancak okurlarımız “Kameralı tacize izin vermeyeceğiz!” sloganlarıyla protesto etmişler. Bir gün sonra da, kameralar ya üstü örtülerek ya yakılarak ya da kırılarak işlevsiz hale getirilmiş. Bu durum karşısında idare, 32 kişiye 1 ila 10 gün arasında hücre cezası istemiyle soruşturma başlatmış. Dahası idare, yeniden kameralar takmaya çalışmış; ancak bu kameraların akıbeti de eskileri gibi olmuş.
Şırnak hapishanesinde yaşanan baskılara ve hak ihlallerine karşı tutsaklar açlık grevine başladılar.
Şırnak T Tipi Kapalı Cezaevi'ndeki siyasi tutsaklar tarafından hapishanede yaşanan baskılara, keyfi uygulamalara ve baskılara karşı açlık grevi başlatıldı.
Tutsakların açlık grevine 3 gün önce başladığı, tutsakların dışarıya ulaştırdıkları mektup sonucu öğrenildi. Açlık grevine başlama gerekçelerini ve yaşadıkları baskıları anlatan tutsaklar, açlık grevinde olmaları nedeniyle telefon ve görüşlere de çıkmayacaklarını ileterek duyarlılık çağrısı yaptılar.
HDP heyeti hasta tutsaklarla ilgili olarak hazırlanan raporu Bakan Bozdağ’a sundu. Heyet, hasta tutsaklarla ilgili Adli Tıp Kurumu’nun rapor vermediği, verilen kimi tahliye raporlarının da emniyet müdürlükleri engeline takıldığı bilgisini paylaştı, ağır koşullarda olan hasta tutukluların son durumunu anlattı.
Hapishanelerde Bir Ölüm Daha İstemiyoruz
Teşhis ve Tedavi Önündeki Engeller Zinciri ve Kanser Hastası Murat Ekin’in Durumu
Celil Keskin
2 Nolu T Tipi Cezaevi B-9 Şakran/Aliağa
İZMİR
Çocuk saflığında damlayan gözyaşlarıyla tutuldu sele nice yürekler, yaldız karası bakışlarında baba sevgisini kazıdın bir kez daha körpecik fidanların ruhuna. O kadar masumane bir ağlayış ki onunki, tarifi imkansız adeta, tutmuş ellerine kocaman testiyi alır götürür baba kabrine. Elindekini bir oyuncak sanmak ve düşünmek bile onun o minnacık ciğerine en büyük darbeyi vurmak olur.
SOMA VE KATLİAM
Soma’daki işçi katliamı, aslında bir kere daha ülkemizde insan hayatına verilen değerin ne kadar az olduğunun göstergesidir. Bir kez daha şahit olduk ki: Bu ülkede yönetim düzeyinde sorumluluk kültürü ve hukuku oluşmamıştır. Bu işçi katliamı ilk değil ülkemizde, onlarca örneği var. İktidarın bu tür cinayet ve katliamlara kaza, kader veya terör diyor ve işin içinden çıkıyor. Uludere’de sivil ve kürt çocuklara yönelik katliam sonuçları ortada.
Adil Okay. Hapis yatmış, işkence görmüş bir sanatçı. Bacağının biri sakatlanınca hastaneye girmiş. Hasta yatağından tekrar cezaevine alınmış. Tekrar çıkmış. Yine girmiş. Bu kez işkenceden kolu sakat kalmış. Dayanamamış cezaevinden kaçmış.
Darbe yılları. Aydınlar ve sanatçılar için bütün ülke açık cezaevi. İllegal yollardan yurt dışına kaçmış. Arkadaşları için dönmüş. Bu kez onlarla birlikte yine kaçmış.
Lübnan, Beyrut ve Kana’daki Filistin kamplarından İsrail’e karşı savaşmış.
Babam, vaktiyle askerde okuma-yazma öğrenmiş. Ondan sonra da kendini kitap okumaya vermiş. Annem "oğlum baban düven üstünde bile kitap okurdu. Ben de hayranlıkla bakardım ona" diye anlatır, şimdi toprak olmuş babamı.
Şimdi her ziyarete gelip gidişlerinde ailem kitap getirip götürüyor. Yazdıklarımı da görünce annem telaşlanıyor: “oğlum hep oku hep yaz ne olacak bunun sonu? Ara ara bırakın onları da yeşile, çiçeklere bakın, yoksa gözleriniz bozulur” diye tavsiyelerde bulunuyor.
"Anne burası hapishane burada yeşillik olmaz ki"
T.C. Anayasa’sının 5.maddesinde, devletin temel amaç ve görevleri bölümünde şöyle yazar. “…kişilerin ve toplumun refah, huzur ve mutluluğunu sağlamak; kişinin temel hak ve hürriyetlerini, sosyal hukuk devleti ve adalet ilkeleriyle bağdaşmayacak surette sınırlayan siyasal, ekonomik ve sosyal engelleri kaldırmaya, insanın maddi ve manevi varlığının gelişmesi için gerekli şartları hazırlamaya çalışmaktır.”
Şırnak’ta KCK adı altında Eylül 2011’de pek çok kişi tutuklandı. Sayı çok fazla olduğundan olsa gerek, dosya Şırnak, Cizre ve Silopi adı altında üçe ayrıldı. Siirt E Tipi Cezaevi’nde bulunan Harika Peker’in de bulunduğu kişiler, Diyarbakır 7 nolu Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanıyordu. Özel Yetkili Mahkemeler’in kaldırılmasıyla, dosya, Şırnak’a gönderildi. Ancak Şırnak Ağır Ceza Mahkemesi kendisini yetkisiz görerek, dosyayı Cizre’ye gönderdi. Cizre Ağır Ceza Mahkemesi, Mayıs ayında “sanıkların tutukluluk halinin devamına” kararını verdikten sonra dosyayı, Diyarbakır’a geri göndermiş.
İHD, hasta mahpuslar için için başlatılan imza kampanyası için Diyarbakır'da imza standları kurulacağını ve 27 Haziran’da iki günlük ‘Yaşam Nöbeti’ eylemi yapılacağını duyurdu.
İHD Diyarbakır Şubesi, cezaevlerinde bulunan hasta mahpusların serbest bırakılması ve tedavileri önündeki engellerin kaldırılması talebiyle Diyarbakır E Tipi Kapalı Cezaevi önündeydi.
Eylemde, hasta mahpuslar için başlatılan imza kampanyası için kentin değişik noktalarında imza standları kurulacağı ve 27 Haziran’da iki günlük ‘Yaşam Nöbeti’ eylemi yapılacağı duyuruldu.
“Salyangoz davasıyla” ilgili yaptığım basın açıklamasına bizzat gelip dayanışma gösteren İHD Şube başkanı Ali Tanrıverdi’ye, Akdeniz Belediyesi Eş Başkanları Yüksel Mutlu ve Fazıl Türk’e, siyasi parti, örgüt ve demokratik kitle örgüt temsilcilerine, yazar, şair, sanatçı dostlarıma, konuyu gazetelerinde – dergilerinde - web sitelerinde paylaşan gazetecilere, telefonla ve mesajla destek sunan tanıdığım-tanımadığım tüm arkadaşlara, ayrıca davamı hiçbir karşılık beklemeden üstlenen İHD yöneticisi Av.
Politik Tutsak Leyla Atabay'ın araştırma kitabı: "Konjonktürel Kimlik" Sitav yayınlarından çıkmıştır. Atabay'ın mektup adresi aşağıdadır:
LEYLA ATABAY
M TİPİ CEZAEVİ
BAYBURT
HALİL GÜNDOĞAN
1 NOLU F TİPİ CEZAEVİ A−8-24
SİNCAN/ ANKARA
AYHAN KAVAK
D TİPİ CEZAEVİ I-4
DİYARBAKIR
Burhan Ekinci-Al Jazeera Türk
Hakkârili Ertunç ailesinin beş çocuğu var; beşi de PKK’ya destek suçundan cezaevinde. Baba Ahmet Ertunç, oğullarını görebilmek için Hakkâri, Van, Ankara ve Tekirdağ arasında mekik dokumak zorunda. Aljazeera, Baba Ertunç'un görüş günü yolculuğuna tanıklık etti.
Tepemde güneş, bulut birden var. Bir güneş, bir gölge yer değiştiriyor. 12 adımlık havalandırmada duvarlar çok yüksek. Altı merdiven aşağı inerek havalandırmaya çıkabiliyorsun. Onun için burada duvarlar her yerden daha yüksek. Havalandırma çok derin. Bide tel örgüler var dört tarafta. Bir yetmemiş iki kez sarmışlar etrafımızı. O tellere takılan çok kez yaralanıyorlar. Kan damlıyor havalandırmaya. Bütün tel örgüler kan damlatır. Bütün sınırlar öyle. Rojava gibi… yan koğuşta küçücük bir çocuğun ağlayış hatta çığlık sesi geliyor. O çocuk ne arar bu derin duvarların ardında.
“Burada bize hiçbir şey vermiyorlar, ne içecek su ne sabun ne diş macunu, şeker… 27 ay aynı çarşafta yattım… Şu an iç çamaşırım dahi yok, sadece iki tane yırtık tişörtüm ve pantolonum var… İnanın her şeye hasret kaldık…”
Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği (CİSST) ile Kadınlarla Dayanışma Vakfı (KADAV), hapishanede kendi temel ihtiyaçlarını karşılamaktan uzak, geliri olmayan mahpuslarla ilgili bir rapor hazırladı.
Raporda, “muhtaç mahpus” şöyle açıklanıyor:
Dava Diyarbakır 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Duruşmaya polis, asker, infaz koruma memuru ve cezaevi doktorlarının da bulunduğu tutuksuz 89 sanık katılmadı. Esas hakkındaki görüşünü açıklayarak 20 sanığın beraatine karar verilmesini isteyen savcı, 62 sanığın ise eyleme doğrudan katıldıklarını söyleyerek cezalandırılmasını istedi.
Tutsaklara yönelik tecritin bir ayağı olan destekçilerine baskılar açlık grevindeki eylemcilere ilaç sağlayan Feleknas Uca’ya verilen cezayla sürüyor
Dicle Haber Ajansı’ndan Çağdaş Kaplan’ın haberine göre 68 gün süren açlık grevi eylemleri sırasında Almanya’dan Türkiye’ye geldiğinde PKK'li ve PAJK'lı tutsaklara verilmek üzere B12 vitamini getiren Feleknas Uca’ya 10 ay hapis cezası ile 1000 TL para cezası verildi. Verilen hükümde Avrupa Parlamentosu eski Milletvekili olan Feleknas Uca’nın vitaminleri “ticari amaçla” getirdiği iddia edildi.
21 Mayıs 2014
Sevgili Adil Abi,
Gündem’de göndermiş olduğun bir kart ve fotoğraf yüzünden savcılık tarafından ifadeye çağrıldığını duydum/okudum. Tam, “Güler misin ağlar mısın” denilecek bir durum. Ama doğrusu şaşırdığımı da söyleyemem. Asıl kötü olan da bu. Ülkeyi öyle bir hale getirdiler ki, artık, örnekte olduğu gibi en akıldışı, en imkansız görünen işler bile bize şaşırtıcı gelmiyor. Aksine olağan şeyleri, olması gerekenleri gördüğümüzde şaşırıyoruz.
Tecrite Karşı Mücadele Platformu Galatasaray Lisesi önündeki basın açıklamasında bu ay itibariyle 233’ü ağır olmak üzere 641 hasta mahpusun olduğunu söyledi.
Tecrite Karşı Mücadele Platformu (TKMP) Galatasaray Lisesi önündeki basın açıklamalarında F tipi hapishanelerinde yaşanan hak ihlallerine ve buradaki hasta mahpuslara dikkat çekti.
“Tecrite Son” pankartı arkasında bir araya gelen insanlar hükümetin adım atmamasına tepki göstererek hasta mahpusların serbest kalmasını istedi.
Hasta tutsakların serbest bırakılması talebiyle her hafta Galatasaray Meydanı’nda F oturması eyleminin 116.'sı gerçekleştirildi.
Saat 13.30’da eylem F şeklinde oturulması ve pankartların açılmasının ardından başladı.
Bingöl’de yaklaşık 3 yıl önce bir polis aracına yapılan saldırıya karıştığı iddia edilen ve hakkındaki tek delil gizli tanık ifadesi olan lise öğrencisi Gülsüm Koç’un aldığı 26 yıl 8 ay hapis cezasının Yargıtay tarafından onanmasına ailesi isyan etti. Gülsüm Koç’un Bingöl’de yaşayan annesi Derdiye Koç, gözyaşları içinde, “O gizli tanığın vicdanı varsa çıksın ortaya, ‘Ben bu kızı orada gördüm’ desin” diye isyan ediyor.
Ailenin avukatı Rehşan Bataray, Anayasa Mahkemesi’ne başvurmak için hazırlanırken Gülsüm Koç’un Bingöl’deki evinde ise hüzün hakim.
İnşaatı tam olarak tamamlanmadan açılan Şırnak T Tipi Cezaevi’ne sevk edilenler arasında kadın tutsaklar da bulunuyor. Mardin E Tipi Cezaevi’nden, 13 Mayıs 2014 günü Sarya Ölmez, Raziye Eren ve Behice Tanrıverdi; Diyarbakır E Tipi Cezaevi’nden, 23 Mayıs 2014 günü Ayfer Ekin, Asiye Atılgan, Azime İke ve Vahide Erdem Şırnak T Tipi Cezaevi’ne getirilmiş bulunuyor. Diyarbakır D Tipi Cezaevi’nden buraya sevk edilen 48 kişi arasında Salih Gülenç de bulunuyor. Arkadaşlarının dikkatine...
“Şiir hayatın özetidir.”[1]
Bejdar Ro Amed…
Kürt şiirselliğiyle yüklü bu adı ilkin -olasılıkla Amed’de, Kürtleri “te’dip”te kararlı, rejimin sadık bekçisi, dediğim dedikçi, işgüzar bir nüfus memurunun dayatmasıyla kayda geçilmiş Türkçe bir adın yanına parantez içinde çiziktirilmiş olarak gördük, Kürt coğrafyasındaki cezaevlerden birinden gelen zarfın üzerinde…
5 Haziran 2014
Yargıtay 9. Ceza Dairesi, yerel mahkemenin gizli tanık ifadesiyle lise öğrencisi Gülsüm Koç’a verdiği ömür boyu hapis cezasını onadı. Koç’un avukatı Yargıtay’a temyiz başvurusunda bulundu.
Yargıtay, liseli Gülsüm Koç’a gizli tanık ifadesi ile verilen müebbet ve 26 yıl hapis cezasını onadı. 22 yaşındaki Koç cezaevinden 53 yaşında çıkacak.
Dev Yol davasında ağırlaştırılmış müebbet Çevirmen Tonguç Ok 17 yıldır cezaevinden Türkçe ve Kürtçe'ye 14 eser çevirdi. TYB Türkiye yayıncılığına katkılarından ötürü Ok'a Özel Ödül’ünü layık gördü.
Türkiye Yazarlar Birliği’nin (TYB) cezaevinde ürettiği eserler ve Türkiye yayıncılığına katkıları sebebiyle Düşünce ve İfade Özgürlüğü Ödülleri’nde Özel Ödül’ü çevirmen Tonguç Ok'a verildi. Ok 17 yıldır cezaevinden yaptığı çevirilerle Türkçe ve Kürtçe'ye 14 eser kazandırdı.
Türkiye’de avukat olmak için hukuk fakültesi mezunu olmak, yasada belirtilen koşulları taşımak, altı ay mahkemelerde, altı ay da avukat yanında bir baroya kayıtlı olarak, staj yapmak gerekir. Ardından yemin edilir, cüppe giyilir. Tören sonunda size duvarınıza asmak için "Avukatlık ruhsatı" ve "Avukatlık Kimliği" verilir.
Burada meslekte dönüşüm adı altında sermaye sahibi avukatların bürolarında ücret karşılığı çalıştırdıkları yoksul avukatları sömürmesini hedefleyen projelerden bahsedilmeyecektir. Meslekte dönüşüm, farklı bir sununun konusu olacaktır.
Esirlere 'zorla yemek' planı
İsrail merkezli Haaretz gazeteside 3 Haziran Salı günü yer alan habere göre, 2 Haziran Pazartesi günü olağanüstü güvenlik toplantısında konuşan Netanyahu, İsrail hapishanelerindeki Filistinli esirlerin açlık grevlerinin sonlandırılması için hapishane görevlilerine esirleri zorla besleme hakkı veren yasa tasarısının acilen onaylanması gerektiğini söyledi.
ANF-Türkiye için 1 Haziran’ın Anlamı: Utanç! Bugün 1 Haziran Dünya Çocuk Günü. Bugün, devlet eliyle katledilen yüzlerce çocuğun katillerinin ellerini kollarını sallayarak dolaştığı, çocukların “taş attı” diye onlarca yıla mahkum edilmeleri yetmezmiş gibi bir de cezaevlerinde yaşadıkları işkence, hukuksuzluk ve baskıya maruz kaldığı bir ülke için utanç günü. Bu utancın sona ermesi için, adalet için mücadele eden Çocuk Cezaevleri Kapatılsın Girişimi’nin Sözcüsü Av.
Şakran 3 nolu T Tipi Cezaevi’nde bulunan Şehmus Çingü’nün babası Ahmet Çingü, 16 Mayıs 2014 günü vefat etti. Okurumuz babasının cenazesine katılmak için gerekli belgeleri sunarak başvurdu. Ancak cezaevi idaresi, yasalarda yer alan, söz konusu son derece insani talebi, güvenlik gerekçesiyle reddetti. Yasalarda bulunan haklar, Kürtler söz konusu olduğunda, genellikle kullanılmıyor maalesef. Bu arada, Çingü ailesine başsağlığı; geride kalanlara ise sabır diliyoruz.
20.05.2014
Sevgili Kekê ADİL, Değerli OKAY Ailesi Ve tabi ki Tatlı ÖYKÜ CAN!
Sizleri Mayıs’ın Kürdi gülleri tadında selamlıyorum, baharınız “Gülan” tadında geçsin diyorum. En son göndermiş olduğunuz kartı aldım ekte bir boş kartla birlikte teşekkür ediyor, dost sıcaklığıyla kucaklıyorum.
05.05.2014
Merhaba Sevgili Adil Okay;
Şuan iki farklı tarihte göndermiş olduğun kart duruyor önümde gecikmeli cevap veriyorum onun için kusura bakmayın.
Şu göndermiş olduğum sağlık rapor sonuçlarıyla ilgili, öncelikle alakan ve duyarlılığın için sana teşekkür ediyorum ve telkinlerin içinde ayrıca sağol.
(İÇLERİNDE GÖRÜLMÜŞTÜR EKİBİNDEN SERDAR TÜRKMEN'İN DE OLDUĞU) PRAKSİS GRUBU MÜZİSYENLERİ ANTAKYA'DA SOMA KATLİAMI İÇİN ÇALARKEN GÖZ ALTINA ALINDILAR. FOTOĞRAFTA SERDAR TÜRKMEN İKİ POLİSİN ARASINDA GÖTÜRÜLÜRKEN GÖRÜLÜYOR. SUÇ ALETİ SAKSAFONU İLE.
Praksis'e gözaltı
Gündem Haberi - 28 Mayıs 2014 Çarşamba - 19:05
13.05.2014
YENİDEN MERHABA…
Esasında kısa bir mektup yazıp 12.05.2014 tarihinde postaya vermiştim fakat gel gör ki, ülkenin yönetiminde bulunan AKP’nin tüccar kafası, her şeye her an zam yaparak mevcut konumunu sağlamlaştıran geleceğini, T.C’nin askeri Levazım ihtiyacının övünüsünün bir sayfalık kaynağı olmuştur. Velhasılkelam 110 kuruşluk PTT Pul 125 kuruşa çıkmasıyla gönderdiğim bir sayfalık mektup geri gelmiştir. Her şer’rin bir hayrı misali!! Gelen postanda 12.05.2014 geldiği için bu mektubu kaleme almak farz oldu’
Yapımı uzun bir süredir devam eden Şırnak T Tipi Cezaevi açıldı ve buranın ilk ‘sakinleri’ Mardin E Tipi Cezaevi’nden sevk edildi. Yargılamaları Şırnak’ta olduğu için yeni cezaevine sevk edilenlerin isimleri şöyle: A. Cebbar İğdi, A. Aziz Uygur, Ramazan Toğurlu, Haci Üzen, Ağit Sakman, İbrahim Deyer, Ahmet Ayan, İbrahim Belge, Hiriş Menberi, M. Emin Seyrek, Cahit Sevim, Mehmet Behem, Serbest Ekeren, Hamza Bayar, Şerif Güngen, Tahir Batak, Reşet Uyar, Rıdvan Tanış, Kadir Aydemir, Kahraman Aktay, Tevfik Tunç, Abdurrahman Yanık, A.
10.3.2014
Saygıdeğer Dost HASAN MANTICI, Merhaba,
Sizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum.
“Filistin Güncesi” için eline yüreğine sağlık demekle, söylenecekleri karşılayacağını düşünüyorum. Tarihin bu kesitinden bizleri mahrum bırakmadığın için minnettarlığımı iletiyorum. Deyim yerinde ise bir solukta okuyup-bitirdim.
Adana Kürkçüler F Tipi Cezaevi’nde tutulan ve doktorların 10 aylık ömür biçtiği hasta tutsak Mehmet Beşir Alto, bu sabah tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirdi.
DİHA’nın aktardığı bilgiye göre, Kürkçüler F Tipi Cezaevi’nde tutuklu bulunan akciğer kanseri hastası olan adli tutsak Mehmet Beşir Alto, sabah saatlerinde yaşamını yitirdi. Doktorların yaşadığı sağlık sorunları nedeniyle 10 aylık ömrü kaldığına dair kendisine verdiği raporu geçtiğimiz hafta servis ettiğimiz Alto, tahliye edilmek yerine Adana Yeni Numune Hastanesi’nde tedavi altına alınmıştı.
Ankara Kadın Kapalı Hapishanesi’nden tutsakların Soma’da yaşanan katliama dair gazetemize göndermiş olduğu açıklamayı okurlarımızla paylaşıyoruz.
Böyle demişti Orhan Veli madencileri anlatırken. Yalnız kömürün karası değil, ölümlerin en karası da hak sayılıyor madencilere. Güneşe hasret kalıp ölüm pahasına çıkardığı kömürle ayakkabı kutularını dolduranlar, yürütenler gemiciklerini, milyon dolarlık saat takanlar kollarına ‘kader’ diyorlar...
Adil Okay, Karabük T Tipi Cezaevi’ne yolladığı bir fotoğraftan ve kartpostaldan yola çıkarak, hakkında “cezaevinden firar örgütleme” anlamına gelecek bir suçlama ile soruşturma açıldığını, savcılığın ifadesine başvurması sonucu öğrenmiş bulunuyor.
Reza Shahabi, İran'da Evin hapishanesinde devrimci bir tutuklu...
Somadaki maden kazası için başsağlığı mektubu yazmış ve kendisi bir sendikacı olarak tutuklu olduğu için, hasbelkader bizim sendikalara da taziyelerini iletmiş...
Bu mektubu hiç dokunmadan onların kendi çevirileri ile ekliyorum, imla düzeltmesi vs yapmadan, dokunmadan... (Nevin Koçoğlu)
Türkiye'de işçi arkadaşlarım
Çalışkan kardeşlerim
ADANA (DİHA) - Kürkçüler F Tipi Cezaevi’nde tutuklu bulunan ve akciğer kanseri hastası olan Mehmet Beşir Alto, doktorların “10 aylık ömrü kaldığı” yönündeki rapora rağmen tahliye edilmiyor. Alto’nun kızı Elif Ünal, babasının hastanede battaniyeye sarılı bir şekilde yaşadığını belirterek “Babam ölüyor, yeter artık duyun sesimizi, devlet iki defa bizi öldürmek istiyor” dedi. Alto’nun ise tek talebi var o da hiç değilse evinde ölmek.
Freedom House’un raporu açıklanır açıklanmaz hükümetten açıklamalar sıraya dizildi. “Türkiye’de tutuklu gazeteci yok” tekerlemesi ağızdan ağza dolaştı. Ancak ne yaparlarsa yapsınlar, ortada bir tutuklu gazeteciler sorunu var!
* Bu mektup yazarımız Füsun Erdoğan'ın Gebze Kadın Kapalı Hapishanesi'nde kaleme aldığı son mektup. Erdoğan 8 Mayıs Perşembe günü tahliye edilirken son "Görülmüştür" mektubu yanındaydı.
Önceki gün Freedom House, 2014 raporunu açıkladı.
Rapora göre Türkiye, 42 ülkenin yer aldığı Avrupa’da basın özgürlüğü olmayan tek ülke!
Çocuklara yönelik devlet şiddeti; iktidarların rejimlerinin devamlılığı için en sık başvurdukları zor kullanma yöntemlerinden birisi. Biyopolitikanın, gözetim ve denetimin en iyi işlediği mekanizma olarak cezaevleri, kendi başına bir şiddet aracı işlevi görüyor.
Çocuk Cezaevleri Kapatılsın Girişimi tarafından 10 – 11 Mayıs 2014 tarihlerinde, Mersin’de düzenlenen 2014 Türkiye’sinde Çocuk Cezaevleri Gerçeği Paneli’nin kapanış cümlesiydi “Çocuk Cezaevlerini Kapatacağız!”
Tutsaklara uygulanan kötü muamele ve hak ihlalleriyle gündeme gelen Kırıkkale F Tipi Cezaevi’nde yönetim, Gezi şehitleri için adalet talebiyle 3 günlük açlık grevi yapan 9 mahkuma, 45 gün bütün sportif faaliyetlerden men cezası verdi.
BASINA VE KAMUOYUNA
Çocuk Cezaevleri Kapatılsın Girişimi’nin Mersin’deki çalıştayında çeşitli kentlerde çocuklardan oluşan komisyonlarının hayata geçirilmesi kararlaştırıldı.
Çocuk Cezaevleri Kapatılsın Girişimi’nin 10-11 Mayıs’ta Mersin’de yaptığı çalıştayın sonuç bildirgesi açıklandı.
Bildirgede 18 yaş altında hangi suçu işlemiş olduğu iddia edilirse edilsin çocuk tutukluluğuna son verilerek, tutukluluk kurumunun çocuk ceza yargılamasında uygulanırlığına derhal son verilmesi istendi, bu konudaki ortak tavır vurgulandı.
“Bir yandan mekanın getirdiği zorluklar öte yandan 22 yıl boyunca, insanlara, dağlara, taşlara, çiçek ve ormanlara duyulan özlemin ruhumun derinliklerinde yarattığı acı. Otuz yıl böylece bedende, ruhta ve tinde derinde yakıcı acılarla geçecek. 22 yılın zindan çilesi o kadar ağır ve çekilmez ki! Buna sözcükler kifayetsiz kalır. Hani çokça söylenir ya, yaşayan bilir ancak…”
SADIK ALMAKÇA
F Tipi kapalı cezaevi B-23
Hacılar/KIRIKKALE
Merhaba Değerli Adil Abi
Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nin “örgüt propagandası yapmak” suçundan verdği hapis cezası onaylanan 27 yaşındaki anne Nazan Dikici, iki çocuğuyla birlikte Anneler Günü'nde cezaevine girdi. Ailenin avukatı Mehdi Özdemir, 4. Yargı Paketi'nin demokrasiyi sınırlandırdığını belirterek, hukuksuzluğun sona ermesi için ilgili yerlere başvuracağını söyledi.
Adı Kamil Şen, 22 aydır siyasi tutuklu. 13 Şubat 2012 günü, tam 15 yıl hapis cezası aldı. Tutuklu bulunduğu dönemde dört cezaevi gördü. En son olarak Ankara’daki Sincan Çocuk Cezaevi’nden, İstanbul’daki Maltepe Çocuk Cezaevi’ne sürgün edildi. Bulunduğu yerde, sadece kendisi siyasi olduğu için tek başına bir odada kalıyor. 4 ay sonra 18 yaşını dolduracak ve o zaman da büyüklerin kaldığı cezaevlerinden birine sürgün edilecek. Dahası her sürgün edilişinde, askerlerin tartaklamasına maruz kalıyor. Diyeceksiniz, ‘güvenlik’ güçleri, içeridekiler kötü davranıyor da, dışarılara iyi davranıyor?
Görülmüştür ekibinden yazar-şair Adil Okay'a "HAPİSHANELERE YOLLADIĞI MEKTUPLARDAN DOLAYI" soruşturma açıldı.
İddialar komplo düzeyinde. yeni bir Ahmet Şık vakası sayılabilir. Savcılık dosyasındaki iddialar, belgeler ve Adil Okay'ın yanıtı, İHD desteğiyle yapılacak basın açıklamasıyla kamuoyuna duyurulacaktır. Mersin ve civarındaki tüm dostları, Adil Okay arkadaşımıza destek için düzenlenecek basın açıklanmasına bekliyoruz.
Basın açıklaması
Füsun Erdoğan'a Tahliye Kararı
"görülmüştür" web sitemizde köşe yazılarına yer verdiğimiz Gazeteci Füsun Erdoğan için sekiz yıl sonra tahliye kararı verildi.
Erdoğan ile birlikte gazeteciler Arif Çelebi ve Bayram Namaz ile Turaç Solak, Mehmet Ali Polat, Naci Güner, Seyfi Polat, Erkan Özdemir de tahliye edilecek.
FÜSUN ERDOĞAN'IN SON "GÖRÜLMÜŞTÜR" MEKTUBUNU YAYINLIYORUZ.
HDP Milletvekilleri Kemal Aktaş, Gülser Yıldırım, Selma Irmak, İbrahim Ayhan ve Faysal Sarıyıldız tarafından "HASTA MAHPUSLAR VE GENEL CEZAEVİ SORUNLARINA DÖNÜK RAPOR" başlıklı rapor hazırlandı. Raporun "TÜRKİYE HAPİSHANELERİNDEKİ HASTA MAHPUSLAR LİSTESİ VE SAĞLIK DURUMLARI BİLGİLENDİRMESİ" eki de var.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Gürcistan gezisine eşlik eden HDP Şırnak Milletvekili Faysal Sarıyıldız, cezaevlerindeki hasta tutsaklarla ilgili olarak kapsamlı bir rapor sundu.
Hülya KARABAĞLI
“Biz devrimci kadın tutsaklar olarak başı dik analarımızın kokusundan, sesinden, yüreğinden öpüyoruz. Emek –bereket kokan ellerinden öpüyoruz.
En çokta onlara layık olmak için direneceğiz…”
Özel olarak aransaydı Mayıs kadar, anneler gününe yakışan başka bir ay bulanamazdı. En narin-nazenin, en mağrur aydır mayıs… Gelincik mevsimi mayıs…
Biz tutsaklar çok şeye hasretiz ama en dokunaklı yanımızda gelincik tarlaların ve annelerin hasreti var.
Mülkiye Demir Kılınç (31), teknik takibe takılan bir inşaat işçisine 3 yıl önce sattığı kitaplar nedeniyle örgüte yardım ve yataklık etmek iddiasıyla suçlandı.
Yargıtay tarafından cezası onandığı zaman hamile olan Mülkiye 19 Mayıs'ta 5 aylık ikiz bebekleri Özgür ve Lorin ile cezaevine girmeye hazırlanıyor.
Mūlkiye'nin cezaevine girmemesi için imza kampanyası başlatılırken genç anne dūn çocuklarıyla gittiği Ankara'da Adalet Bakanlığı yetkilileriyle görüştü.
Avukat Tuncer, beyninde tümör bulunan ve vücudunun sol tarafı felçli olan, ATK’nin “cezaevinde kalamaz” raporu verdiği Ramazan Özalp’in cezasının infazının ertelenmesi için savcılığa dilekçe verdi.
Avukat Gülizar Tuncer, Bakırköy İnfaz Savcılığı’na verdiği dilekçede hasta mahpus Ramazan Özalp’in tahliye edilmesini talep etti.
Cezaevindeki bir çocuk daha cezaevinde uğradığı tecavüzü yetkilere anlattığı halde cezaevi yetkililerinin aldırmazlığı nedeniyle defalarca yaşamaya devam etmiş ve ancak tahliye olduktan sonra hem failler hem cezaevi yetkilileri hakkında şikayetçi olabilmiş ve ihtiyaç duyduğu tedaviye başlayabilmiştir.
Cezaevi yetkilileri, mahpus çocuk yaşadığı tecavüzü defalarca bildirmesine rağmen hiçbir şey yapmamıştır.
Tecavüzün gerçekleştiği tuvaletlerin camını kapatan gazeteleri kaldırtmayarak tecavüzün yapılmasına göz yummuştur.
Gündemin yoğun olduğu bir ülkede ardı sıra değişen gündemleri tartışmak, fikir alışverişinde bulunmak, ileriyi göre(meye)n demokrasinin olmazsa olmazıdır. Övünerek Avrupa ile yarıştırılan ve tanımları da buna göre yapılan zaman zaman sözde restlerin çekildiği bir ülke demokrasisi. Elbette demokrasiyi sadece başka ülkelerin gelişmişlik düzeyine göre şekillendirmek, yorumlamak kendi gerçekliğini gösterirken, ne yazık ki bu gerçeklik medyanın allayıp pullamasıyla iyiye güzele yorumlanmakta ve bu yarışta hakemlik, jürilik görevini üstlenmekte.
Resul Kocatürk’ün yaşamakta olduğu sağlık sorunları nedeniyle avukatı Gülizar Tuncer tarafından 12 Şubat 2013 tarihinde “ceza ertelenmesi” talebinde bulunuldu. Ondan sonra Kocatürk, birçok defa hastanelere götürüldü. Son olarak 21 Nisan 2014 günü İstanbul-Bakırköy hastanesine sevki çıkan Resul Kocatürk, 33 saatlik ring yolculuğu sonrasında doğru dürüst tedavi edilemediği gibi, bir sonraki randevu günü olarak kendisine verilen tarih, 26 Mart 2015 oldu. Ceza ertelemesi için, bir felaket mi bekleniyor acaba?