“Biz devrimci kadın tutsaklar olarak başı dik analarımızın kokusundan, sesinden, yüreğinden öpüyoruz. Emek –bereket kokan ellerinden öpüyoruz.
En çokta onlara layık olmak için direneceğiz…”
Özel olarak aransaydı Mayıs kadar, anneler gününe yakışan başka bir ay bulanamazdı. En narin-nazenin, en mağrur aydır mayıs… Gelincik mevsimi mayıs…
Biz tutsaklar çok şeye hasretiz ama en dokunaklı yanımızda gelincik tarlaların ve annelerin hasreti var.
Anneleri anımsayınca, ıstırabı düşer insanın, kıştan sıyrılır bahara akar usuldan. Ağrısı-acısı çıkar gider, güvende hisseder insan kendini. Anneleri anımsayınca, insan bir şey olur, onların gözündeki pırıl-pırıl kişi olur…
Annelerin gözünde nasılsa insan hep öyle olsa, öyle yaşasa, o zaman tüm çocuklar kahraman hayat bir başka olur, insan hep doğru düşünür, düzgün yapar, mutlu yaşar.
Dünya keşke hep annelerin gözündeki döngüde dönse…
Sonra dünya, annelerin yüreği gibi sıcak olsaydı, o zaman zülüm olmaz, kimse kimsenin lokmasına göz koymazdı.
Annelerin hayallerine benzeseydi dünya, kırıp dökülen hiçbir şey olmazdı. Savaşlar utanır uğramazdı bir daha, idam edilmezdi kimse. Hiçbir bir çocuk katledilmez, kaybolmazdı
Evsiz –yurtsuz kalmaz kimsenin uykusu bölünmezdi. Tadı kaçamazdı yaşamların.
Şimdi derdi-kederi bir kendisi olan biri için anneler gününde yalnız annesini anımsaması normaldir. Ama bizim gibi ülkenin-halkın acılarına tanıklık etmiş devrimci tutsaklar için bu imkânsızdır. Zira en büyük şansımız o kadar anneye sahip olmaktır. O anneler dünyanın en katmerli, en yoğun dertlerini sırtlarına alıp taşısa da, yüreklerini devrimci çocuklarına da açmayı hiç eksik etmezlerdi.
Çocuklarını dağ başlarında, zindan karanlığında, mücadele meydanlarında yitirseler de başı dik, mağrur analarımız… Bu savaşın ağır yükünü taşıyan ama aynı ağarıklıkta onuru da taşıyan o cennet yüzlü kadınlar… O kadınlar ki göz yaları dinmeyen acıyı-elemi durmadan içen ama cesaretleriyle zalimi çılgına çevirirler.
En kritik anlarda dağlara tırmanıp canlı kalkan olan, korku tanımayan yüreklerini avuçlarında taşıyan o barış yüzlü analarımız. Tüm kavruk zamanlarda, kara bulutlarda içimizi ısıtan, umut veren güçlü olmayı öğütleyen analar…
O dağ yürekli kulağımıza direnişi fısıldayan, başarıyı söyleyen analarımızın günü kutlu olsun
Bu devrimin en kutsal, en fedakâr, en öngörülü değerleri analardır, en çok zafere inanlar…
Girdiğimiz yolun haklılığına inanan ilk güçtür. Bizi tehlikelerden koruyan bütün haksızlıklıklara, devlet zulmüne en çok onlar tepki göstermişlerdir
Onun için bakışları içimize daima pınar gibi akmış, soluk aldırmıştır.
Biz devrimci kadın tutsaklar olarak başı dik analarımızın kokusundan, sesinden, yüreğinden öpüyoruz. Emek –bereket kokan ellerinden öpüyoruz.
En çokta onlara layık olmak için direneceğiz
ANNELER GÜNÜNÜZ KUTLU OLSUN
06.05.2014 GÜLAZER AKIN
Not: Ekteki fotoğraf Roboski anneleri sergisinden alınmıştır. Fotoğrafçının adını bulamadık.
GÜLAZER AKIN
KADIN KAPALI CEZAEVİ A-5
GEBZE - İZMİT
- 11 gösterim