Siteye Eklenen Tüm Yazılar

Tutsak yazar ve çizer Ahmet Bilge'den Sergi Davetimize Yanıt

“Gönül isterdi ki sergiye gelip içerideki tutsak arkadaşların eserlerini bizzat göreyim. Bu imkan olmadığından ancak göndereceğim bu mesajla katılım gösterebileceğim. Bu son projenizden dolayı siz her iki kolektifi de yürekten kutluyorum. Biz içerideki tutsakların çalışmalarını halkla buluşturmanız, bu bağlamda içeri ve dışarı arasında bir köprü oluşturmanız son derece anlamlı ve değerlidir.”

Ahmet BİLGE

E Tipi Kapalı Hapishane D-7

Elbistan/K. MARAŞ

Hasta Tutsak Erol Zavar'ın İçeride Dışarıda adlı sergimize yolladığı mesaj

18 Ağustos 2022

Sevgili Adil

Merhaba,

Nasılsın? Tülin, Öykü ve Arkadaşlar nasıl? Ben de iyiyim. 20 Temmuzda göndermiş olduğun davetiyeyi 12 Ağustos’ta aldım.

Davete icabet gerektir ancak malum sebeplerden dolayı Fiziki olarak yanınızda bulunamayacağım.

Sergiyi hazırlayan, emeği geçen herkesin eline emeğine sağlık.

(İçeride Dışarıda adlı) Sergiye ilişkin mesajım da şu şekilde;

Dostlar,

Bugün, dünya bir karanlık çağı yaşıyor. Bu karanlığa “İÇERİDE DIŞARIDA” direnenler de var.

Adı Saklı...

ADI SAKLI

düşler kitabında
bir eski fotoğraf gibi
unutulan sararan
içine düştüğüm sevda labirenti
yalnız, kör sokaklar
kim bilir hangi asi rüzgar dolanır saçlarında
ben, bu düşte sana deli, sana divane
sensizlik kıyılarında
kelamsızlık yemini etmiş bir dengbêj
uzam ve zaman
bana cellad, bana zindan
ateş mavisi gözlerini çevir gözlerime
yoksa bu düş kitabında
bir ağaç misali

dökülür tüm yapraklarım
 
***

Hayata ve Sanata Dair Aforizmalar

Acı: çokça acıyı, çok sık yaşayanlar için acı denilen şey somut, elle tutulur bir maddeye dönüşüyor. Gömlek gibi, hep üstümüze sanki.

Karamsarlık: Mahpus için çok tehlikeli, gereksiz bir kavram.

İrade: İşte bu çok gerekli, o olmadan olmuyor.

Hasret:  En çok bunu biriktiriyoruz, sonra nereye gidiyor bilmiyorum.

Özlem: Özlemek güzeldir, hayalleri diri tutar, mahpusun gıdasıdır.

Eziyet/zorluk: Hapishanenin diğer adıdır. Mesela F Tipi eziyet, T Tipi eziyet, tipsiz eziyet gibi.

Özgürlük: Mekansız olduğu burada daha iyi anlaşılıyor.

'Görülmüştür’ denilse bile, görülmemiş bir sergi deneyimi

Aznavur pasajında yer alan bağımsız sanat alanı Karşı Sanat’ta 10 Eylül’e kadar izlenen ‘İçerde/Dışarda’ sergisi, Türkiye’deki onlarca cezaevinden iletilen, hepsi ‘görülmüştür’ ibareli resimleri, çizgileri, dizeleri buluşturdu. Sergi, sosyal medyadaki Görülmüştür inisiyatifinin ‘içeriden’ ve Red fotoğraf grubunun ‘dışarıdan’ görsel desteğinde, gönüllü küratör Ezgi Bakçay tarafından, ‘imece usulü’ düzenlendi...

*** 

‘Görülmüştür’ denilse bile, görülmemiş bir sergi deneyimi

Hapishanede sanat...

Celalettin Can, Independent Türkçe için Görülmüştür Kolektifi'nin kurucularından Adil Okay ile konuştu....

29 Ağustos 2022

Takriben 11 yıl önce cezaevlerine karşı duyarlı olan tekil insanlar, siyasi tutsaklarla yazışma ve dayanışma çabası içindeyken, akıl almaz yasaklara karşı siyasi tutsakların ayakta kalma ve üretme mücadelesi içerisinde olduklarını, en çok da "dışarıdan" yeterince mektup alamadıklarından şikâyetçi olduklarını fark ediyorlar.

Tutsak yazar Resul Kocatürk'ten "İçeride dışarıda" adlı sergimiz için kutlama mesajı ve bir şiir

“Dışarıdan içeriye yeni bir “ışık köprüsü” daha inşa ederek tecrit karanlığını parçalayıp biz devrimci politik tutsakları hücrelerde çoğaltan ve direncimize direnç katan yüce gönüllü güzel insanlar; ne mutlu size. İyi ki varsınız!..”

Resul KOCATÜRK

F Tipi Cezaevi C-10

Hacılar/KIRIKKALE

***

21 Ağustos 2022

Merhaba Dostlar,

Tutsak yazar Zeynep Avcı'dan Sergi Davetimize deneme tadında cevap

"İçeride Dışarıda" adını verdiğiniz sergiye “Davet” mektubunuzu aldım. Çok teşekkür ederim. Üstelik üç haftadır Covid-19’ dan dolayı tek kişilik hücremde karantinadayım. Gönderdiğiniz “davet” le hayatın devam ettiğini yeniden gördüm. Durmayan bir suyun akışına kapıldım yeniden.

Kalabalıklarda buluşma dileğiyle, yüzünüzden tebessüm eksik olmasın, hayatla kalın, umutla, sevgiyle kalın her daim…

Zeynep AVCI. Kadın Cezaevi A-Tekliler. Tarsus/MERSİN

***

16 Ağustos 2022

Tekirdağ hapishanesi idaresi tutsaklara yolladığımız pullara el koymuş

“Kısıtlamalarda sınır yok. Artık dışardan gönderilen pulları bize vermiyorlar. Haliyle senin gönderdiğin pulları da bana vermediler.”

18 Temmuz 2022

Adil Abi,

Merhaba. Sevgi ve dostlukla kucaklıyorum. Dilerim sağlığın, moralin yerindedir. Ben, bizler iyiyiz.

Kartını aldım. Kısıtlamalarda sınır yok. Artık dışardan gönderilen pulları bize vermiyorlar. Haliyle senin gönderdiğin pulları da bana vermediler.

"Ömrünün otuz yılına yakınını mahpusta geçiren biri, dostların sergi davetiyesine ne tür bir mesaj ile katılabilir ki!"

"Davetiyenizi aldım çok isterdim katılmak. Maalesef bu mümkün değil. Yakınlarıma göndermeye çalışacağım. Olmasa da, sözcüklerin gücüne inanıyorum… Ben de sözcüklerimi-imgelerimi alır, gelir dostların arasında yerimi alırım. Ama siz dostların bana borcu olsun. Çıktığımda beni bir sergiye götürmeniz farz oldu artık değil mi?"

15 Ağustos 2022

Sevgili Adil Okay,

Değerli Dostlar MERHABA!..

Selam, sevgi ve hasretlerimi yolluyorum.

"İÇERİDE DIŞARIDA"...

"İÇERİDE DIŞARIDA…" HAKKINDA

“Ana rahmine şarkta düşmüş çocuklar / Lastik ayakkabılarıyla / ‘Korkma sönmez bu şafaklarda’ / 126 Elif / Pamukta öğretmenim / 127 Berivan / Tütünde / 128 Uğur / ‘Meçhul öğrenci anıtında’ / 129 Deniz / hapiste…/ 130 Roza / Göç yollarında / Ya sen niye geldin 131 / Ben üzümcüydüm öğretmenim…” (A.Okay)

Tutsak hekim Ayhan Kavak Tarsus Hapishanesindeki Hak ihlallerini yazıyor

"Sosyal haklar hak getire. Sadece oda olarak eğer açık görüş haftası değilse spora bir saatliğine çıkarılmaktayız. Kırtasiye malzemeleri, defterler vs. hak getire. Sanki bize gökten zembille inmiş gibi burada yassak deniyor. Oysa bir önceki zindan kantininden alınan malzemelerdi. En kötüsü de sağlık raporlarım olduğu halde ortopedik yastık-bel yastığı-korse-elyaf yorgan-bileklik vs. medikal malzemeleri vermediler."

2 Ağustos 2022

Kekê Adil Hocam’a,

Tarsus’tan selam, sevgi ve saygılarımla merhaba.

Tutsak karikatürist Mehmet Boğatekin'in çizimi "firar" krokisi diye yasaklandı...

“Uzun yıllardır karikatür dosyamda bulunan henüz tamamlamadığım bir karikatür taslağım, yapılar rutin bir aramada tünel krokisine benzetilerek el konuldu. Taslağın geri verilmesi için Müdürlüğe bugün dilekçe yazdım. Şunu da belirttim. Eğer kaçma-firar etme gibi bir düşüncem olsaydı 26 yıl hapis yattıktan ve son 3 yılım kaldıktan sonra gerçekleştirmezdim daha erken yapardım“

***

Merhaba Adil Abi

"GÖRÜLMÜŞTÜR" Mühürlü - İmdat İçerikli Mektuplar!

Cezaevlerinden gelen duyarlılık çağrılı mektuplar, içerdeki vahameti bizlere daha görünür kılmak açısından çok değerli. Son süreçte gelen birçok mektuplardan birkaçını kamuoyunda duyarlılık uyandırmak için mektubun özüne dokunmadan yayınlama gereği duydum. Ülke içinde veya dışında da olsak muhakkak hepimizin yapabileceği birşey vardır diyorum ve siz okurlarımızı özellikle hasta anne Muhlise Karagüzel ile dayanışmaya çağırıyorum. Ayrıca gönderilecek mektupların muhakkak takip edilmesi gerekmektedir.

Gül Güzel

Merhaba, Sevgili Sch.,

"İlgi ve duygularınız bana oldukça güç verdi, moral verdi"

“İlgi ve duygularınız bana oldukça güç verdi, moral verdi ve yazımsal alanlarda cesaretlendirdi; hatta topluma nasıl hizmet etme noktasında bile birçok şey öğretti. “

4 Temmuz 2022

Değerli Dostlar;

Adil ve Tülin hocam Merhaba,

Öncelikle Bayramınızı en içten dileklerimle kutlar, bayram vesilesiyle sizleri kucaklar; özlem dolu sevgilerimi belirtir, sonsuz selamlarımı yollar, yaşam ve çalışmalarınızda başarılar dilerim.

"İçerde mevsim hep sonbahar"

“Şarkıdaki gibi ‘Sana kutsal gelen çınar, fiske vuruşuyla yıkılır bir gün’ zaman güzelliklere, umuda ve sevgiye kapı aralıyor. Hepimizin doyasıya gülüp, halaylar çekeceği, kardeşçe sarılıp, barış içinde yaşayacağımız özgür günler uzak değil. Yeter ki içimizde yanan umut ışığı hiç sönmesin. Hepimiz kendi pandora kutumuzu içimizde taşıyorsak umudumuzu da koruyoruz demektir.”

18 Temmuz 2022

Merhaba Değerli Adil Hocam,

OHAL'e Pandemiye Tecrite Rağmen Sanat - Sanatçı ve Sancı

“Yıllarca korku tarafından sömürüldük biz. Sadece ve sadece korku tarafından. Zulüm, yalan, kuşku… Bunlar hep korkunun çocuklarıdır. Havayı nasıl bomba denemeleriyle zehirliyorsak, ruhlarımızı da korkuyla zehirliyoruz…”  John Steinbeck

Adil Okay

OHAL’E PANDEMİYE TECRİTE RAĞMEN SANAT - SANATÇI VE SANCI

Konuya başlamadan önce kısa bir özet vereyim: Koronavirüs yayılıp ülkemizde ve dünyada can almaya devam ederken siyasi iktidar felaketten bile istifade etmeye çalıştı. Örneğin;

DÜŞ-KIYAMET

DÜŞ-KIYAMET

Gözlerin düşüyor aklıma

Bir bahardır başlıyor yüreğimde

Kuşlar çoğalıyor

                        iklim başkalaşıyor

Düşler çoğalıyor

                        içim başkalaşıyor

Sonra

            Sonrası

Kemal Karataş yazdı: "Özgürlüğün Sesi: Hapishanelere doldurulan ateş böcekleri buradan da ışık saçıp karanlığı aydınlatmaya devam ediyor."

Adalet, özgürlük ve orta çağ zihniyetiyle, sömürünün olduğu her yerde bunlara itiraz edenlerde hep ola gelmiş.

Ateş böcekleri misali tek tek yada bir araya gelerek toplu halde karanlığa karşı durmaya çalışan vicdan ve onur timsali bu kişi ve örgütler ise her zaman ağır bedellere maruz bırakılmış.

Hain pusularda öldürülmeyip, hapishanelere doldurulan ateş böcekleri buradan da ışık saçıp karanlığı aydınlatmaya devam ediyor.

Özgürlüğün sesi sergisi işte bu çabanın içeriden dışarıyı, dışardan içeriyi aydınlatma çabasının bir ürünü.

KANLI LALE DEVRİ

KANLI LALE DEVRİ

 

Lanetli soluk bir çağ

kara peçelerin ardına saklanmış

tarih öncesi

kehanetlerden bir sahne

narsist ve ukala et yığınları

timsahlar besliyorlar göz çukurlarında

 

Lanetli soluk bir çağ

çığırtkan kara delikler gibi

yutuyor her şeyi

kendi döllerini bile

gözbebeklerinde yeşil kağıt parçaları

ve

kısır bırakılmış kadınlar

iğdiş edilmiş erkekler doğuruyor

tempo tutuyor alkışlar eşliğinde

kindar tanrılar soyu

 

Kelepçeli sağlık muayenesi

Gezi davasında 18 yıl hapis cezası alan ve Bakırköy Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda tutuklu bulunan Mücella Yapıcı cezaevinden götürüldüğü muayeneleri yazdı. Yapıcı, bütün muayenelere kelepçeli götürüldüğünü ve diş hekiminde bile kelepçenin çıkarılmadığını aktardı.

26 Haziran 2022

Kadın örgütleri Bakırköy Cezaevi önünde Gezi tutklularıyla dayanışma eylemi düzenlemişti.

Mücella Yapıcı - Bakırköy Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’ndan yazdı (Hücre G-37)

Hasta tutsak şair Erol Zavar'dan gelen mektup ve şiirler...

ROTA

Bilmelisin ki

Düşlerimizi çoğalta çoğalta varacağız

                                   Güzel günlere

ve yine bilmelisin ki

   Düşü olanın

            düşmanı da olur elbette

Vuruşa dövüşe

Ulaşacağız düşler ülkesine

Mart 2017 Tekirdağ

Erol Zavar

4 Haziran 2022

Mesafeler, sanatsal üretim ve siyaset

Peki! Ya üç etkinlik arasındaki mesafe! Her biri kendi çeperiyle sınırlı ve diğerinden habersiz olduğuna göre, ayrıca bir söz etmeye, vurgu koymaya gerek var mı?

“Yazmak bana iyi geliyor. Sanatın sağaltıcı bir gücü olduğuna inanıyorum.”

Geçtiğimiz günlerde bir söyleşide rastladım söz konusu ifadeye. Daha önce de çok kereler buna benzer ifadelerle karşılaşmıştım.

Tutsak yazar Hasan Şahingöz'den mektup var: "Mahpus kitapları sergisi ilgi görüyormuş...Size bir kez daha, sonsuz takdirlerimi gönderiyorum.”

“Bizimkiler söyledi Mahpus Kitapları sergisi, iyi gidiyor, ilgi görüyormuş. Sevindim ve tabi, hepimiz adına, sana ve emeği geçen bütün arkadaşlara; bilginiz, beceriniz, emeğiniz, çabanız ve fedakarlığınız için çok, ama çok teşekkür ediyorum. Bir kez daha, sonsuz takdirlerimi gönderiyorum.”

6 Haziran 2022

Adil Abi,

Sevgi ve dostlukla kucaklıyorum.

Tutsak karikatürist Melih Gürler kitap istiyor

“Kendimi yağlıboya tablo konusunda daha fazla geliştirmek için arkadaşlardan yağlıboya resimle ilgili kitaplar beklemekteyim. Bir de Akrilik boya çalışmaları kitapları.”

Sevgili Adil abi;

Buradan hepinize kucak dolusu selamlar, sevgiler gönderiyorum. Sizlere sevindirici bir haberim var. Resim atölyemiz açıldı. Kurumun yöneticileri birçok tuval ve yağlıboya verdiler. Bilge Arkadaşın gönderdiği malzemeleri de kullanıyoruz. Çizim yapmaya başladık. Şu sıralar yoğun bir çalışma içindeyim büyük bir mutlulukla.

Tokat hapishanesinde yazılan bir öykü: EKMEK KUTSALDIR

 

                Henüz küçük bir çocukken Annem Cennet’ten öğrendiğim ilk derslerden biri: “Eğer yerde bir parça veya kırıntı olsa dahi ekmek görürsen mutlaka kaldır, öp, başının üstüne koy, sonra da yüksek bir yere bırak”tı. İkinci ders ise: “Asla üstüne basıp ezme ekmeği günahtır, öyle yaparsan ekmek ağlar. ” Böylece benim için ilk kutsallıklardan biri ekmek oldu.

İnfazı yakılan tutsaklardan Fecriye Benek'ten yeni bir öykü: "ÖYLE ÇOCUK SİLÜETLİ OLDUĞUMA BAKMAYIN!"

ÖYLE ÇOCUK SİLÜETLİ OLDUĞUMA BAKMAYIN!

Belki kayda alınmamış bir adres gibi, hafızanızdan silinmiştir yaşadıklarımız!.. Ama yakıcı bir dirilikte bende duran o gerçeğin arşivinden sesleniyorum sesimi duyurmak için.

Bunun için yaşımdan büyük sözler söyleyeceğim!..

"Üç hücre cezası aldıkları için, yandı infazları Cahit Cadiroğlu ile Aydın Değirmenci"

"Bu kadar kötülüğün, bencilliğin, bireyciliğin, çıkarcılığın velhasıl toptan modernite etkisinin her türlü yansıması ve olumsuzluklarına karşı dostların yüreklerinden oluşan bahçe çölde vaha, denizde ada gibi.  (…)Tabi, aşka da zaman ayırmak gerek tıpkı senin de bir çalışmanda dile getirdiğin gibi"

30 Mayıs 2022

Merhaba Adil Hocam

MEHMUDO DEZAWO

 

Koi Spi’de (Akdağ) minnacık bulut görünse, aralarında Murat Nehri’nin aktığı karşı yakadaki Metan Dağları’nın zirvelerinde yağmur yağardı. Kaç zamandır, bulutların yoğunluğu arttığından, adeta gök yarılmış Metan’ın üzerine yağmur boşaltıyordu, olanca şiddetiyle. Gök gürlemelerine bir de ürkütücü sesler çıkarıp yatağından taşmış Murat’ın hırçın akışı karışıyordu.

Tahliyesi engellenen infazı yakılan kadın tutsaktan mektup var: "Kötü şeyler oldu can hocam. Artık 2031’dedir sözde çıkışım. Sağ kalırsam!.""

"Bayburt’ta bulunan 17 kadın tutsaktan 12 kadın tutsağın infazı yandı, yaktılar. 2018’de bize askeri sayım dayattılar. Kabul etmedik. Sabah akşam bize tutanak tutup soruşturma açtılar. Hücre cezaları vs. her türden. Hepsinin infazı yapıldı sorun olmadı. Şimdi de canları sıkıldı kalktı infazlarımızı yaktılar hücre cezalarına dayanarak. On arkadaşın içinde tabii ki Fecriye Xan da var! ‘Onsuz’ olmazdı tabii. Ben 2026’da çıkacaktım. Artık 2031’dedir sözde çıkışım. Sağ kalırsam!.."

Fecriye BENEK

M Tipi Hapishane A-7