Siteye Eklenen Tüm Yazılar

Ölüm Oruçları Tiyatro Sahnesinde

Ölüm orucunda hayatını kaybeden Zehra ve Canan Kulaksız kardeşlerin hikayesinden esinlenerek yazılan “Kim Yaşadı Gerçekte?" oyunu, yarın Ziya Gökalp Kültür Merkezi’nde.

 

F Tipi cezaevlerine ve 2001 yılında Küçükarmutlu’da tecride karşı sürdürdüklerini ölüm orucunda hayatını kaybeden Canan ve Zehra Kulaksız’ın mücadelesinden esinlenerek yazılan "Kim Yaşadı Gerçekte?" adlı oyun 1 Ekim Çarşamba 20:00’da Ziya Gökalp Kültür Merkezi'nde ücretsiz olarak sahnelenecek.

Ağırlaştırılmış müebbet cezalıların dikkatine!

Ağırlaştırılmış müebbet cezalı Metin Güven (Sincan 2 nolu F Tipi Cezaevi); Ramazan Tanrıverdi (Kalkandere L Tipi Cezaevi); Basri Kılınç (Şakran 2 nolu T Tipi Cezaevi) ve Hamit Orbay (Şakran 2 nolu T Tipi Cezaevi). Bu okurlarımız, ilgili belgelerini, söz konusu kurumlara gönderdikleri halde, 12 Eylül 2014 günü yayınladığımız listede adlarını bulamamışlar. Bu durumda, bilgi ve belgelerini, ilgili kurumlara yeniden göndermek zorundalar.



Adalet Bakanı’nı cezaevine kapatmalı…

Bu yazıyı koyulduğum cezaevinin üstündeki ranzanın demir parmaklıklarla gölgelenmiş solgun ışığında yazıyorum. Yattığım ranzanın alaca karanlığında ne bir yazı yazılabilir, ne de bir şey okunabilir. Adeta ağız ağıza yattığımız otuz iki kişilik koğuşta ya da cezaevinin herhangi bir yerinde üstünde yazı yazılabilecek bir masa veya sehpa  yok. Dert değil, imkansızlıklarla boğuşmaya alışkınız. F tipinde olduğu gibi dizimizde de yazarız yazılarımızı. Mesele, buradaki bir mahpusun dahice bir tanımlamayla ; ‘ Azrail bile çaresiz kalır ’ dediği Türkiye Cezaevlerinin genel panoramasıdır.

Sürgün ve sevk mevsimi

Mehmet Başçı, 2005 yılında bir patlama sonucu ağır şekilde yaralandı ve bir bacağı kesildi. Ardından tutuksuz olarak yargılanmaya başlandı; ancak 2012 yılında tutuklanarak cezaevine konuldu. Ardından altı cezaevi gördü: Metris T Tipi Cezaevi, İnebolu M Tipi Cezaevi, Tekirdağ T Tipi Cezaevi, Tekirdağ F Tipi Cezaevi ve 2013 yılında Metris R Tipi Cezaevi. Tedavi amaçlı olarak gönderildiği Metris R Tipi Cezaevi’nden, yeniden Tekirdağ 1 nolu F Tipi Cezaevi’ne geri gönderilen okurumuz, “Ben sevk talebinde bulunmadım. Beni, Tekirdağ’a sürgün ettiler. Arkadaşlarımın dikkatine!..” diyor.

Hasta Tutsak Abdullah Kalay' ın Ailesinin Basın Açıklaması‏

ABDULLAH KALAY VE TÜM HASTA TUTSAKLAR TAHLİYE EDİLMELİDİR!

Üniversite heyetlerince ciddi derecede hayati tehlikesinin bulunduğu raporlanan Abdullah Kalay ısrarla Adli Tıp Kurumu tarafından oyalanıyor. Ocak 2014’ ten bu yana Adli Tıp Kurumu Üst Kurulu’ na yapılan itiraz ile Anayasa Mahkemesi ve Cumhurbaşkanlığına yapılan başvurular hâlâ neticelenmedi.

%30 Oranında Çalışan Kalp Hastalığına Kardiyologun Bulunmadığı Heyet İle Red Faciası

Hasta Tutsaklardan Zeliha Bulut hastanede yaşadıklarını anlatıyor

"Son çıkan yasa kapsamında hasta tutsaklar listesinde olduğumdan numuneye sağlık raporu için birçok bölümün kuruluna çıkarılmak için gidişlerim oldu. Resmen burnumuzdan getirmek için her şeyi yaptılar. Sabah buradan çıktık. Evrim’le, evrim varis ameliyatı olmuş bir ay geçmişti. Evrim gitti. Giriş katında muayene yerinde asker çıkmadığı için dördüncü kattı sanırım oraya çıkarmışlar. Doktor oraya çıkmamış. Hemşire dikişlerini almış o kadar. Halbuki evrimin ağrıları-hissizlik sorunu vardı.  Bense saat 9 da oradaydık 4 de kadar ringde bekletildim. Asker kelepçeyi açmadı."

Erol Engin Hücre Cezalarını ve Kamera sorununu yazıyor

"Hücre ceza"m vardı. Bu seferlik 2 günlüktü. Daha sırada bekleyen çok arkadaşımız var, hücreye götürülmeyi bekleyenler. Burada son dönemlerde "hücre cezası" furyası başlattılar. Biz siyasi tutsaklarda da neredeyse hücre cezası verilmeyen kalmadı. Duymuşsunuzdur. Havalandırmalara kamera takıyorlar. Bizler de bunu kabul etmeyince kırıp yakma yönünde etkisizleştirme yönünde tavrımız var ve bunu da kamera takılınca hayata geçirdik."

Erol Engin

F Tipi Hapishane

C-102 Edirne

***

"İhsan Dönmüş serbest bırakılsın!"

İHD İstanbul Şubesi Cezaevi Komisyonu, kanser teşhisi konan İhsan Dönmüş'ün serbest bırakılmasını istedi.

İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi, bu haftaki F Oturması eyleminde hasta mahpus İhsan Dönmüş'ün sağlık durumunu gündeme getirdi ve Dönmüş'ün serbest bırakılmasını istedi.

Galatasaray Lisesi önünde gerçekleştirilen eylemde, “Tedavi haktır engellenemez!”, “İnsanlık onuru işkenceyi yenecek!” ve “ATK / TMŞ elini mahpuslardan çek” sloganları atıldı.

Şengal ve Rojava’ya büyük ilgi

Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’nde bulunan PAJK, PKK, TKP-ML, MLKP ve TKEP-L’li siyasi kadın tutsaklar, battaniye, giysi, ayakkabı, nevresim ve 500 lira nakit para ve kendi üretimleri olan el işlerinin dışarıda satılması üzerine, elde edilecek geliri Silopi’deki Êzidî halkımıza gönderdiler.



Karataş Kadın Cezaevi’ndeki siyasi kadın tutsaklar, aralarında topladıkları 500 lira ve battaniye ve giyeceklerin bulunduğu 10 çuval eşyayı, Adana Tuhad-Der aracılığıyla Êzidî halkımıza ulaştırdılar.



Anne Çocuk Hapisteyiz

2013 yılında, Türkiye’de annesine verilen hapis cezasından dolayı onunla birlikte hapishanede bulunan çocukların sayısı 400’ün üzerindeydi.

Dünyaya geleli daha bir yıl olmadı ama sadece adlarını duymak yetiyor artık onları tanımamıza: ikiz kardeşler Özgür ve Lorin, bir de Zeynep bebek. Annelerine verilen hapis cezaları onları da hapishaneye sokacağı için meşhur olarak, taptaze bir başlangıç yaptılar hayata.

BİZ MEKTUP KAMPANYASI BAŞLATTIK. SENDE YÜREĞİNİ KOY

Her ay 3 cezaevine misafir olacağımız, bir mektup kampanyası başlatıyoruz. Bizler tutsak düşen yoldaşlarımızı unutmadığımızı göstermek için böyle bir çalışma başlatıyoruz. Mazeretiniz ne olursa olsun iki satırla onları unutmadığınızı göstermeniz bir çok şeyden değerli. Unutmayın ki tutsak düşen yoldaşlarımıza vefa borcumuz vardır. UNUTMAK, KENDİMİZE İHANET ETMEK DEMEKTİR.

Hasta Tutsaklara Özgürlük Facebook Grubu

414 günlük haksız tutukluğun bedeli 33 liraymış

Diyarbakır’da 1994 yılında terör örgütüne üye olduğu iddiasıyla 414 gün hapis yatan ve suçsuz bulunarak beraat eden Faik Öz, 2012 yılında Maliye Hazinesi’ne 300 bin lira değerinde maddi ve manevi tazminat davası açtı. Dosyayı inceleyen bilirkişi, Faik Öz’ün 414 gün hapiste kalmasının karşılığında 33 lira 84 kuruş maddi kazanç kaybına uğradığını belirtti. Davayı zaman aşımı nedeniyle reddeden mahkemenin kararı temyiz için Yargıtay’a götürüldü.

Sincan F Fipi Hapishanesi'nde saldırılar sürüyor!

Sincan 1 No'lu F Tipi Hapishanesi'nde tutsaklara yönelik saldırılar sürüyor.

Devrimci tutsakları teslim alabileceğini sanan sermaye devleti, faşist politikalarına devam ediyor. Sincan F Tipi Hapishanesi yönetimi, daha önce de başlatmış olduğu havalandırmalara kamera takılması politikasını yeniden gündeme getirdi. Bundan önceki saldırılar devrimci tutsakların direnişiyle karşılanmıştı.

Geçtiğimiz günlerde kameralar yeniden takılmaya başlandı. Devrimci tutsaklar ise bu saldırıya kameraları kırarak direnişle karşılık veriyorlar.

Kolu koparılan Veli Saçılık 725 bin TL ödeyecek

Danıştay, devletin cezaevi operasyonunda kolunu kopardığı Veli Saçılık’a ödediği tazminatın faiziyle geri ödenmesi karar verdi.

(İleri - Haber Merkezi) Danıştay 10. Dairesi, 5 Temmuz 2000 günü Burdur Cezaevi’ne yapılan operasyon sırasında kolu kopan Veli Saçılık’ın kusurlu bulunduğu ve devlete 725 bin TL tazminat ödemesine ilişkin kararı onadı.

Diyarbakır Cezaevi davası gerekçeli kararı: Sanıkların kastı öldürmek değildi

Diyarbakır E Tipi Cezaevi'nde 1996 yılında çıkan olaylarda 10 kişinin ölümü, 24 kişinin yaralanmasına ilişkin 62 kamu görevlisine 5'er yıl hapis cezası veren mahkeme gerekçeli kararını açıkladı. Kararda güvenlik güçlerinin aşırı güç kullandığı, ancak kasıtlarının öldürmek olmadığı belirtildi.

Sesimizi duyun ölmeyelim!

' Tanrım bir gün daha, diye düşündüm. Hiç de hoş bir düşünce değildi bu. Çıplaktım. Öldüresiye bir soğuk vardı. Kötü koku bana durumumu hatırlatırcasına yükseldi. Döşeme nemli ve yer yer yapışkandı. Çöp kümeleri hücrenin her yanına dağılmıştı. Ve zifiri karanlıkta çevremdeki kirli, eğri büğrü duvarlardan korkunç şekiller bağırıyorlardı bana. Bok ve sidik kokusu ağırdı ve kolay kolay geçmiyordu. Küçük su kabını çöpler arasından aldım ve boğazımdaki kirli tadı boş yere yok etmek çabasıyla sabahın bu erken saatinde su içmeye çalıştım. Tanrım soğuktu.'

 

"Hasta mahkumun dışarı çıkması için ölmesi mi gerekiyor?"

CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün, hasta mahkumların şikayetlerini Meclis’e taşıdı.

Aygün, çok sayıda hastalığı raporla belgelenen Kandıra 2 Nolu F Tipi Hapishanesi’ndeki mahpus Abdullah Kalay için soru önergesi verdi. Soru önergesinin Adalet Bakanı Bekir Bozdağ tarafından cevaplanmasını isteyen Aygün, “Abdullah Kalay’ın hapishaneden çıkması için ölmesi mi gerekiyor?” diye sordu.

Aygün’ün TBMM Başkanlığı’na sunduğu soru önergesi şöyle:

Şakran Cezaevi'nde bir tutsak yaşamını yitirdi

İZMİR (DİHA) - Şakran Cezaevi'nde kalmakta olan Yaşar Dere isimli PKK'li tutsak kalp krizi geçirerek hayatını kaybetti.



Bingöl'de 17 yıl önce çıkan bir çatışmada yaralı yakalanan ve ömür boyu hapis cezasına çaptırılan PKK'li tutsak Yaşar Dere, tutsak olarak tutulduğu Şakran Cezaevi'nde geçirdiği kalp krizi sonucu yaşamını yitirdi.



Abdullah Kalay: Kalp Krizi Geçirdiğimde Hapishanede Doktor Yoktu

Abdullah Kalay’a doktorlar, eğer bir daha kalp krizi geçirirse kurtulamayacağını söylemişler. O, cezaevinde, cezaevinin olağanüstü sağlık şartlarında, bunu bilerek yaşıyor.

Kocaeli 2 Nolu F Tipi Cezaevi’nde bulunan Abdullah Kalay’a iki sene önce ilk mektubumuzu gönderdiğimizde, hapishanelerdeki çeşitli hastaların durumuyla ilgili bilgi almak istiyorduk, o da Wernicke-Korsakoff’tan dolayı İnsan Hakları Derneği’nin hasta mahpuslar listesinde yer alan, uzun zamandır hapishanede bulunan bir kişiydi.

Hapishanede hastalandı, hala bırakılmıyor!

İnsan Hakları Derneği Cezaevi Komisyonu F eyleminin 128.’sini gerçekleştirdi. Bu haftaki eylem, hapishane koşullarında kalbinden rahatsızlanan Aynur Doğanay için yapıldı.

Galatasaray Meydanı'nda toplanan İHD'liler “Tecrit öldürüyor! F Tipi hapishaneler kapatılsın!” ve “Hapishanelerde ölüm istemiyoruz! Hasta tutuklular serbest bırakılsın!” pankartlarını açtı. Eylemde “Tecriti kaldırın ölümleri durdurun!”, “Tecrit öldürür, dayanışma yaşatır!” sloganları sık sık atıldı.

İçerideki duyarlılık çok yüksek!

On aydır cezaevinde bulunan Serbest Ekeren’in bir ayağında protez var. Bu protezin her ay kontrol edilmesi ve 6 ya da 12 ayda bir değiştirilmesi gerekiyor. Ancak okurumuzun tedavi için Diyarbakır’a sevki olduğu halde, iki aydır gönderilmiyor. Cezaevi idaresi ve savcısı, her hafta göndereceklerine dair söz veriyorlar; ancak sonra da “asker yok, güvenlik sorunları var,” diyerek göndermiyorlar. Böylesi bir vicdansızlık olur mu?



TKİP dava tutsağı Erdoğdu'nun tedavisi engelleniyor

Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu (BDSP), bugün İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şube binasında düzenlediği basın toplantısıyla Şakran Kadın Kapalı Hapishanesi'nde bulunan hasta tutsak Evrim Erdoğdu'nun sağlık durumuna dikkat çekti.

TKİP dava tutsağı Erdoğdu'nun, 2 Temmuz günü İzmir’de yapılan polis operasyonuyla gözaltına alınarak tutuklandığının belirtildiği açıklamada kronik bronşit astım hastası olan Erdoğdu'nun hapishanede yaşadığı sağlık sorunları ve karşılaştığı keyfi uygulamalar hakkında bilgilendirme bulunuldu.

TAYAD'lı Ailelerden Hasta Tutsaklar İçin Toplantı

HASTA TUTSAKLAR SERBEST BIRAKILSIN!

DEVRİMCİ TUTSAK SÜLEYMAN ACAR DERHAL SERBEST BIRAKILSIN!

Hapishanelerde tecrit politikasıyla gün gün sessizce ölüme terkedilen hasta tutsakların sayısı artıyor. Bu ölümleri yaratan katil devlet ise yalanlarıyla katliamını meşrulaştırıyor, görmezden geliyor.

Soruyoruz size…

Siz görmezden gelseniz bile TAYAD’lı Aileler var bu ülkede. Evlatlarının sesi soluğu olan TAYAD’lı Aileler.

Tuhaf şeyler!

Ömer Utan, aldığı 17 yıl hapis cezası nedeniyle Kandıra 1 No’lu F Tipi Cezaevi’nde, 4 yıldır yatıyordu. Ancak Yargıtay, okurumuzun aldığı cezanın örgüt üyeliği kısmını bozup, diğerlerini onaylayınca, cezaevi yönetimi, “Sen örgüt üyesi değilmişsin; o nedenle seni burada tutamayız” deyip, kendisini Kandıra 1 No’lu T Tipi Cezaevi’ne sürgün etmişler. Okurumuzun itirazı üzerine, yeniden kaldığı F Tipi Cezaevi’ne geri gelemese de, orada konulduğu adlilerin bulunduğu ilk koğuştan, yurtseverlerin bulunduğu bir koğuşa geçebilmiş.

127. F Oturması Gıyaseddin Sevinç ve Hasta Mahpuslar Serbest Bırakılsın

BASINA VE KAMUOYUNA

23.08.2014

23-27 Haziran 2014 tarihlerini kapsayan İstanbul'dan Ankara'ya yaptığımız yürüyüşle, yetkililerden özellikle ağır hasta mahpusların acilen serbest bırakılmasını talep etmiş durumun acili yetini dile getirmiştik.

Hapishanelerde bulunan hasta mahpusların durumu her geçen gün ağırlaşırken tahliyelerine yönelik herhangi bir gelişmenin olmadığı gibi, hapishanelerde mahpuslar birer birer aramızdan ayrılıyor.Yaşam hakları ellerinden alınıyor.

‘Dışarıyla temas artmalı’

0-6 yaş arası 334 çocuk, anneleriyle birlikte cezaevinde kalıyor. Çocukların gelişiminin akranlarından geride kaldığı belirtiliyor.

Onlar, “masum mahkûm”lar. Anneleri cezalarını çekene kadar demir parmaklıklar arasında yaşamak zorundalar. “Dışarıda” ve özgür olsalar annelerinden ayrı kalacaklar. “İçeride” ve annelerinin yanındalar ama o kadar yoksunluk içindeler ki, gelişimleri

özgür akranlarına göre daha yavaş gerçekleşiyor.

Bebeğiyle bütün gün polisleri bekledi

Biberonlar, çocuk bezi, mama ve üst üste konulmuş bebek kıyafetleri… Polisler kapıyı çalarsa hepsi annenin eşyalarıyla birlikte alelacale bir bavula yerleştirilecek. Endişeli bir bekleyiş var. Hakkında yakalama kararı çıkarılan Arzu Ceylan Oral, belki de birazdan 6 aylık kızı Zeynep Simay’la birlikte hiç istemediği halde evinden ayrılmak zorunda kalacak; parka değil, cezaevine doğru yola çıkacak. Suçu, iki yasal basın açıklamasında bulunmak!

Hastalar ve doktorlar

Tekirdağ 1 No’lu F Tipi Cezaevi’nde bulunan ve şimdiye kadar 22 yıldır hapis tutulan A. Vahap Yılmaz, kalp-astım ve bel fıtığı hastası. Kendisinin talebi üzerine, çok zor olsa da cezaevi yönetimi, okurumuzu hastaneye sevk ediyor. Orada da bir doktor, “Niye buraya geliyorsunuz. Yaptığınız, sizi buraya getiren güvenlik güçlerini yormak” diyebiliyor. Kaldı ki, aynı doktor, okurumuzun kabul etmesi halinde, kendisini ameliyat edebileceğini söylemiş.

“4 kez kalp krizi geçiren 76 yaşındaki Özkan neden hala cezaevinde?”

CHP’li Veli Ağbaba, Diyarbakır Cezaevi’nde bulunan ve 4 kez kalp krizi geçiren 76 yaşındaki ağır kalp hastası Mehmet Emin Özkan’ın durumunu Meclis gündemine taşıyarak; ”Özkan’ın, tüm bu durumuna rağmen cezaevinde tutulma sebebi nedir?” diye sordu.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde, 76 yaşındaki hükümlü Özkan için hastanenin ‘cezaevinde kalması risklidir’ raporu verdiğini dile getirerek “Hayatını kaybetmesi durumunda sorumluluk kime ait olacaktır?” dedi.

Mahpus sayısı 151 bini geçti

Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel raporuna göre, Haziran 2014 itibariyle hapishanelerdeki tutuklu ve hükümlülerin sayısı 151 bin 47 kişi.

Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü'nün son rakamlarına göre hapishanelerdeki tutuklu ve hükümlülerin sayısı 151 bin 47'ye çıktı. Bunlardan 131 bin 80'i hükümlü, 19 bin 967'si ise tutuklu.

Tekirdağ F Tipi'ndeki ölümler için suç duyurusu

İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi Cezaevi Komisyonu, Nihat Yılmaz'ın geçtiğimiz günlerde Tekirdağ 1 No’lu F Tipi Hapishanesi'nde öldürülmesiyle ilgili basın açıklaması yaptı ve suç duyurusunda bulundu.

Çağlayan Adliyesi önünde yapılan basın açıklamasında “Can güvenliğinden sorumlu olduğunuz mahpuslar hapishanelerde birer birer ölüyor... Suçlusunuz” yazılı pankart açılarak, “Hapishanelerde ölüm istemiyoruz!” ve “İnsanlık onuru işkenceyi yenecek!” sloganları atıldı.

"Bebekler Beşikte Olmalı, Cezaevinde Değil"

Ailelerin aldığı hapis cezası nedeniyle cezaevine girecek bebeklere dikkat çekmek için, CHP İstanbul milletvekili Melda Onur Meclis’te basın toplantısı düzenledi.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Milletvekili Melda Onur, kesinleşen hapis cezası nedeniyle sekiz buçuk aylık ikiz bebekleri Özgür ve Lorin'le cezaevine girecek Mülkiye Demir Kılınç ve altı aylık bebeği Zeynep Simay'la cezaevine girecek Arzu Ceylan Oral ile birlikte Meclis'te basın toplantısı düzenledi.

20 Yıldır Tutsak Olan Sinan Bülbül'den deneme tadında mektup

Temmuz 2014

Sevgili Öykü

Yaz mevsimini yavaş yavaş ardımıza bırakıp sonbahara girmeye hazırlanırken, bölünen hayatlar, ardından da birbirinden ayrılanların hikayesi, bugünlerde sıkça duymaya başladık. Anlatılan hikayeler bizlere hiç yabancı gelmiyor, sanki binlerce insanın yaşadıklarıyla aynı rengi, aynı tadı, aynı havayı taşıyor.

Tamamlanamamış, yarım ve hatta eksik hikayeler.

Sorunlar çözülmüyor

Oltu T Tipi Cezaevi’ndeki kadın tutsakların tedavi hakları engelleniyor. Son 9 aydır, bu cezaevinde bulunan kadın tutsaklar, sevk edilerek gittikleri hastanede doktorlar, hastaların kelepçelerinin çıkarılmadan tedavi etmeye çalışıyorlar. Kelepçeli tedaviyi kabul etmeyen kadın tutsaklara doktorlar şöyle diyormuş: “Ağzın çok laf yapıyor; Kime şikayet edersen et, Kim yaparsa yapsın, ben tedavi etmem!” Oysa kelepçeyi çıkarmadan tedavi etmek isteyen doktorlar görevi kötüye kullanma suçu işlemektedir!



23 Yıldır Tutsak Olan Vahap Narin Buca Hapishanesinden Yazmış

“Acı, zulüm ve cefa çeken insanlarımız için her geçen gün yaşam daha da güzelleşeceğine her zamankinden daha çok inanıyorum. Belki bizim gibiler o günleri görmeyebilir. Nicelerimizin görmedikleri gibi. Zaten bu yola başvuran canlar da kendisinin bir gün güzel bir yaşam yaşaması için görmemiştir. Halklara yapılan acımasız zulümlere son verebilmesi için baş kaldırmıştır. Her an başına neler gelebileceği bilinciyle vicdanına kulak verip bu yola baş koymuştur.

Çocuk Mahpusa Tecavüzde Devlete Takipsizlik Kararı

Ceyhan M Tipi Kapalı Hapishanesi’nde Şubat 2014 tarihinde gerçekleştiği belirlenen tecavüz vakasına dair soruşturma tamamlanmış. Basında yer alan 29 Temmuz 2014 tarihli haberlere göre savcılık sadece tecavüzü gerçekleştiren fail hakkında dava açmakla yetinmiş, çocuk mahpusların kendilerini dövdüklerini söyleyen infaz koruma memurları (gardiyanlar) hakkında ise takipsizlik kararı vermiştir.

“Hasta tutsak Mürteza Dağ'a özgürlük!”

ESP üyeleri, ATK önünde yaptıklanı eylemle, hasta tutsak Mürteza Dağ'ın serbest bırakılmasını istediler.

Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) İstanbul İl Örgütü hasta tutsak Mürteza Dağ'ın hapishanede tutulmasını protesto etmek için Adi Tıp Kurumu (ATK) önünde eylem yaptı.

“Zindanlar yıkılsın tutsaklara özgürlük!”, “Devrimci tutsaklar onurumuzdur!”, “ATK elini tutsaklardan çek!” ve “Hasta tutsaklar serbest bırakılsın!” sloganları atan kitle “Hasta tutsak Mürteza Dağ serbest bırakılsın!” ozaliti açtı.

Acı bir bayram anısı!

“Ramazan ayının son günleri, bayrama iki gün var. Ben yedi yaşında bir çocuğum. Sabah saat 07.00 civarı. Babam dışarı çıkacak. Kardeşlerimle birlikte etrafında bekleşiyoruz. Hani belki bayram için öncesinde harçlık falan verir, diye. Nitekim, babam bize biraz harçlık veriyor ve dışarı çıkıyor. Kısa bir süre sonra kapımız, adeta kırılırcasına çalınıyor. Ben kapıyı açıyorum.



TAYAD’lı Ailelerden Hasta Tutsaklar Açıklaması

HASTA TUTSAKLARI ZÜLMÜN HÜCRELERİNDE ÖLDÜRTMEYECEĞİZ!

HASTA TUTSAKLAR SERBEST BIRAKILSIN!

HASTA TUTSAK SÜLEYMAN ACAR SERBEST BIRAKILSIN!

Aylardır hasta tutsakların serbest bırakılması için Taksim Tünel’den Galatasaray Lisesine kadar yürüyor, oturma eylemi yapıyoruz. Devlet ise bizim bu mücadelemizi görmedim- duymadım- bilmiyorum diyerek üç maymunları oynuyor, tecrit ediyor, medyayı duyarsızlaştırıyor.

Anayasa Mahkemesi Engel Olmazsa Cezaevine 6 Aylık Bebeğiyle Girecek

İHD üyeleri Yargıtay'ca 6 yıl 3 aylık hapis cezası onanan ve 18 Ağustos'ta 6 aylık bebeği Simay ile birlikte cezaevine girecek olan Arzu Ceylan Oral için eylem yaptı.

Katıldığı bir gösteri nedeniyle yargılandığı davada "örgüt üyeliği" suçundan aldığı 6 yıl 3 aylık hapis cezası Yargıtay tarafından onanan Arzu Ceylan Oral, 2 hafta sonra 6 aylık bebeği Simay ile birlikte cezaevine girecek.

Oral'ın hapishaneye girmemesi için, İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi üyeleri Galatasaray Meydanı'nda eylem yaptı.

Bolu hapishanesinden yeni mektup var

Sevgili dostlar, Merhaba!

Uzun bir aradan sonra senden, sizlerden haber almak, iyi olduğunuzu bilmek, sevindirdi beni. Uzun zaman senden haber gelmeyince, biraz da merak etmiştim.

Bu ülkede Aziz Nesin’lik davalarla karşılaşmak, normal bir hal aldı neredeyse. Ancak senin de bildiğin gibi, böylesi ucube dava, “genelge” “yönetmelik” ve uygulamalarla karşı karşıya kalan hapishanedekiler oluyor. Hele şu F Tipi genelgeleri baştan sona kadar insan mantığıyla bağdaşmayan şeylerle dolu. Neyse, uzun hikaye ve tüm bunlara vakıf olan birisin.

Adana Karataş Kadın Cezaevi'nde Kadınların Çiçek Yetiştirmesi Yasaklandı

Kreşi kullanılmayan, koğuşunda yemek yapılmayan, kantini pahalı, suları da neredeyse hep kesik olan Adana Karataş Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu, çiçek yetiştirmeyi yasakladı. Durum CHP milletvekillerinin ziyareti üzerine ortaya çıktı. Mahkûmların koğuşta çiçek yetiştirmesine izin verilmedi. Bunun üzerine kurutulmuş çay, meyve ve yumurta kabuklarına çiçek ektiler, cezaevi yönetimi buna da izin vermedi.



Hasta Tutsak Abdullah Kalay İçin Açlık Grevi 1. Gün

İsviçre’nin Zürich şehrinde, Hasta tutsak Abdullah Kalay için açlık grevi eylemi yapıldı. Abdullah Kalay’ın ailesinin İsviçre TAYAD Komitesi ile gerçekleştirmek istediği eylem, ailenin isteğinden bir hafta sonra, Zürich’in merkezi yerlerinden biri olan Staufacher’daSt. Jacob Kilisesi önünde çadır kurularak yapılmaya başlandı.

Zindanlardaki hak ihlallerine karşı tutsaklarla dayanışmaya!

Sınıflar mücadelesi tüm mevzilerde olduğu gibi hapishaneler üzerinden de sürüyor. Fakat kendine özgü yanlarıyla zindanlar üzerinden gerçekleşen mücadele daha keskin ve çetin bir hal alıyor. Sermaye iktidarı ve onun adına bugüne kadar ülkeyi yöneten her hükümet, sınıflar mücadelesinin bu zorlu mevzisinde “esir düşmüş” tutsaklara karşı ya teslim almaya ya da öldürmeye dayalı bir politika izleyegelmiştir.

ATK hasta tutsağı iyileştirdi!

Adli Tıp Kurumu birkaç ay önce "Cezaevinde kalamaz. Tahliye edilmeli" dediği ağır hasta tutsak Salih Tuğrul'u bu kez iyileştirerek "Cezaevinde kalsın" dedi. 

58 yaşındaki Salih Tuğrul, yaklaşık 12 yıldır cezaevinde. 2007 yılında iki kez kalp krizi geçiren Tuğrul, kısmi felç oldu. 2012 yılının Aralık ayında cezaevinde dengesini kaybederek düştü. Ardından bütün reflekslerini ve hafızasını yitirdi, en temel kişisel ihtiyaçlarını bile tek başına karşılayamayacak duruma geldi.

HDP’li Sarıyıldız, Edirne Cezaevi ring aracındaki şiddeti Meclis’e taşıdı

HDP Şırnak Milletvekili Faysal Sarıyıldız, Edirne F Tipi Cezaevi’nde kalan Edip Tarhan’ın aynı cezaevindeki kardeşi Canip Tarhan ile aynı ring aracına binmek istemesi üzerine askerler tarafından şiddete maruz kalmasını Meclis gündemine taşıdı.

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’a yazılı soru önergesi veren Sarıyıldız, Türkiye’deki cezaevlerinde yaşanan hak ihlalleri ve tutsaklara yönelik işkencenin boyut ve şiddetinin her geçen gün artması giderek tehlikeli bir merhaleye ulaştığını söyledi.

Sarıyıldız, Bakan Bozdağ’a yanıtlaması talebi ile şu soruları sordu:

Cezaevinden çıktı ama…

Devlet, bugün 61 yaşında olan İsmail Arslan'ın ömründen neredeyse çeyrek asır çaldı. Sonra O'nu ölümün sınırında tahliye etti. 14 Nisan'dan bu yana ailesinin yanında. Midesine açılan bir delikten besleniyor, konuşamıyor, yutkunamıyor, boyun ve çene kaslarını kullanamıyor. Şimdi, köyüne dönme umudu ile yaşıyor. Ancak devlet köye dönüş koşullarını yaratmazsa, belki de toprağına hasret, İstanbul'un yoksul bir semtinde hayata veda edecek!

Israrla gözaltına alındığı tarihi söylemeye çalışıyor belli belirsiz; 27 Mart 1992. 

Yazar Muzaffer Tansu hapishanede üniversiteyi bitirdi

Sevgili Hocam

Nasılsınız? Gönderdiğiniz kartı aldım teşekkür ederim. Her zamanki gibi çok düşüncelisiniz.

Zarftan bir de gazete haberi çıktı! Karabük’e gönderdiğiniz salyangoz kartıyla ilgili! İlk okuyuşumda bu haberi anlamlandırmakta güçlük çektim açıkçası. Bunun bir şaka ya da ironi yüklü bir anlam taşıdığını sandım. Daha doğrusu aklım-mantığım beni böyle düşünmeye yönlendirdi. Daha sonra bunun gerçek bir durum olduğunu anlayabildim.

Deniz Güzel'in Öyküsü: Zamana Yayılmış Cinayet

Beni en çok sarsan şey Deniz'in 23 yıl sonra Amed'e ancak babasının vefatı nedeniyle 4-5 saatliğine gelebilmesiydi. Hele de onun daha 18'inde cezaevine girdiğini ve şu an saçları ağarmış 40 yaşında biri olduğunu düşündüğümde...
 

1992 ya da 93 yılıydı; mahallenin 'yurtsever' abileriyle Diyarbakır E Tipi Cezaevi'ndeki PKK'li tutukluları ziyarete giderdik. 7-8 yaşlarındaydım o zaman. Cezaevi ziyareti sırasında gerilla kıyafeti giymiş tutuklulara hayretle bakardım. 'Niye silahları yok?' diye merak ederdim çünkü.

Mahkemeler dosyaları istemiyor

Özel Yetkili Mahkemeler kaldırılınca, Van’da yargılanmakta olan Rojhat Özkan ve arkadaşlarının dosyası Hakkari’ye gönderildi. Hakkari Ağır Ceza Mahkemesi ise, suç yeri Yüksekova, diyerek dosyayı Yüksekova’ya yolladı. Onlar kabul etmeyip, Hakkari’ye geri gönderilince, dosyaya kim bakacağına karar vermek üzere, konu Yargıtay 5. Ceza Dairesi’ne iletildi. Bu arada, sanıkların tahliye istemlerine de cevap olunmuyor. Zaten iki yıldan fazla bir süredir cezaevinde bulunan kişiler, son 7 aydır fazladan yatıyorlar.

Üniversiteli ‘Erkin’ Hapiste Üçüncü Yılını Doldurdu

Bir ‘İleri Demokrasi’ Hikâyesi

Bugün bayram. Tüm okurlarımıza sağlık ve mutluluk dolu bir bayram dileriz.

Son yıllarda her bayramda, başta kendi meslektaşlarımız olmak üzere Ergenekon, Balyoz, KCK, Odatv gibi özel yetkili mahkemeler eliyle yürütülen davalarda, haksız ve hukuksuz yere cezaevinde yatan yüzlerce kişinin bir an önce özgürlüklerine kavuşmaları dileğinde bulunduk.

123. F Oturması: Mehmet Emin Özkan ve Hasta Mahpuslar Serbest Bırakılsın

İHD (İnsan Hakları Derneği)-İstanbul Şubesi Cezaevi Komisyonu, 123.F oturmasını 26 Temmuz günü hasta tutsak Mehmet Emin Özkan ve tüm hasta tutsaklar için gerçekleştirdi.

İHD  her hafta olduğu gibi bu hafta da, hasta mahpusların sorunlarını duyurmak için Galatasaray Lisesi önünde 123. F oturumunu gerçekleştirdi. Devletin yetkili kurum ve kişilerinin hukuk ve adaletin gereklerini yerine getirmesi, toplumunda bunun takipçisi olması için seferber ve itici güç olunması gerektiği vurgusu yapıldı.

Hapishanede Yangın Önlemi: Kitaba Sınırlama

HDP’den Sarıyıldız, Nevşehir E Tipi Kapalı Cezaevi’nde cezaevi idaresinin, “yangın çıkabilir” gerekçesiyle mahpuslara altı kitap bulundurma sınırlaması getirmesini Meclis’e taşıdı.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Şırnak Milletvekili Faysal Sarıyıldız, Nevşehir E Tipi Kapalı Cezaevi’nde cezaevi idaresinin “cezaevinde yangın çıkabilir” gerekçesiyle mahpuslara getirdiği altı kitap sınırlaması hakkında Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’a yazılı soru önergesi verdi.

18 Yıldır Tutsak Olan BAKİ YAŞ'tan sorgulatan bir mektup

Yaşadığınız hak ihlallerini anlatın” diyorlar. Ben de onlara “özgürlüğümüz zorla elimizden alınmış, gerisinin ne önemi var? “ diyorum. Örneğin, tecritle ilgili “ceza içinde ceza olmaz” sözü. Bu fikir, onu öne sürenlerin niyeti iyi de olsa, gelir şuna dayanır. “Size verilen mahkumiyetler meşrudur ama tecrit olmasın.” Hayır. Bizi içerde bıraktığı her saat, burjuva egemen sınıf suç işliyor; şimdilerde “kampüs” adını verdiği zulüm kalelerini, dışarıdakilerin gözüne kanlı bir gürz gibi sokmaya devam ettiği için suç işliyor.”   

Baki YAŞ

Cezaevi: Mektup Haberleşme İçerir, Sakıncalıdır

Kandıra’daki bir tutuklunun, bianet’in de içinde bulunduğu basın kuruluşlarına gönderdiği mektup “basın yolu ile dayanışmaya ve haberleşmeye yönelik ibareler içerdiğinden” cezaevi idaresince sakıncalı bulundu.

 

Kandıra 1 Nolu F Tipi Cezaevi’nde tutuklu bulunan Zafer Hakur’un gazetecilere gönderdiği mektup, içinde “basın yolu ile dayanışmaya ve haberleşmeye yönelik ibareler bulunduğundan” adreslerine gönderilmedi.

Cezaevi idaresinin 10 Temmuz’da aldığı kararla mektup “sakıncalı” bulundu.

TİHK: ‘Sincan’da çocuklara işkence uygulandı’

Bu yılbaşında Sincan’da tutuklu ve hükümlü çocuklara işkence uygulandığına ilişkin haberler üzerine Türkiye İnsan Hakları Kurumu araştırma başlattı. Araştırma sonucunda, işkencenin varlığı doğrulanırken, bütün sorumluların tespit edilmesinin önemi vurgulandı, tutukluluk süresinin en aza indirilmesinin ön şart olduğu belirtildi

Faysal Yacan ve Hasta Tutsaklar Serbest Bırakılsın!

İHD ( İnsan Hakları Derneği)-İstanbul Şubesi Cezaevi Komisyonu, 122.F oturmasını 19 Temmuz günü hasta tutsak Faysal Yacan ve tüm hasta tutsaklar için gerçekleştirdi.

İHD  her hafta olduğu gibi bu hafta da, hasta mahpusların sorunlarını duyurmak için Galatasaray Lisesi önünde 122. F oturmunu gerçekleştirdi. Devletin yetkili kurum ve kişilerinin hukuk ve adaletin gereklerini yerine getirmesi, toplumunda bunun takipçisi olması için seferber ve itici güç olunması gerektiğ vurgusu yapıldı.

İnsan Hakları Derneği’nin yaptığı basın açıklaması şu şekilde:

Trajik ama komik değil!

Batman’da 1995 yılında bir eylem gerçekleştiriliyor. Bu olayda tutuklanan biri, Hüseyin Özer’in üzerine ifade veriyor. Özer, 11 yıl sonra, yani 2006’da gözaltına alınıp, tutuklanıyor. Diyarbakır 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanan Hüseyin Özer, ilk duruşmada tahliye ediliyor, ikinci duruşmada ise beraat kararı alıyor.



Mahpusların Şikayetleri Sonuçsuz Kalıyor

ÇHD’nin cezaevlerindeki durumu incelediği raporu mahpusların yaşamsal ihtiyaçlarının yeterli düzeyde karşılanmadığını, sağlık haklarına erişimdeki sorunları, çocukların karşı karşıya kaldığı ihlalleri ortaya koyuyor.

Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) İstanbul Şubesi Cezaevi İzleme Komisyonu cezaevlerindeki durumu incelediği Temmuz 2014 raporunu yayınladı.

Kadın Tutsakların Dergisi "Roperî"nin Önsözü

5. SAYIYA ÖNSÖZ

ŞAKRAN HAPİSHANESİNDE KADIN TUTSAKLARIN ELLE HAZIRLAYIP YAYINLADIĞI “ROPERİ” DERGİSİ 4. SAYI YAYINLANDI. GÖRÜLMÜŞTÜR EKİBİ TARAFINDAN E-DERGİ YAPILDI. DERGİNİN ÖNSÖZ’ÜNÜ YAYINLIYOR VE BÜTÜNÜNÜ OKUYABİLECEĞİNİZ BAĞLANTIYI VERİYORUZ. AYRICA DERGİ VE YAZILAR HAKKINDA GÖRÜŞLERİNİZİ AŞAĞIDAKİ ADRESE İLETEBİLİRSİNİZ:

EBRU GÜDEN

ŞAKRAN KADIN KAPALI HAPİSHANESİ  A 2

ALİAĞA / İZMİR

VEYA

SİBEL MUSTAFAOĞLU

Mülkiye Demir Kılınç'a Hastaneden Olumsuz Rapor: 'Cezaevine Girmesine Bir Engel Yok'

Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi, ikiz bebekleri ile cezaevine girecek olan Mülkiye Demir Kılınç için "Panik atak, görme bozukluğu ve kalça çıkığı var ancak cezaevine girmesine bir engel yok" raporunu verdi. Bu raporun ardından ATK da bir rapor hazırlayacak. İnfaz Savcılığı rapora göre kararını verecek.



"PKK'ye yardım ettiği" iddiasıyla hakkında verilen 2 yıl 1 ay hapis cezası Yargıtay tarafından onanan ikiz bebek annesi Mülkiye Demir Kılınç, hapis cezasının infazının ertelenmesi için savcılığa başvuruda bulundu.



“Evinde Ölsün” Diye Tahliye Edildi, Öldü

Doktorların “10 günlük ömrü var” demesinin ardından tahliye edilen 61 yaşındaki mahpus Şehmus Yetek, hapisten çıktıktan 2,5 gün sonra hayatını kaybetti. HDP'den Aydoğan, “Kanser teşhisi konulduğunda bırakılmalıydı” dedi.

Şehmus Yetek, 61 yaşındaydı, 18 yıldır cezaevindeydi. Tahliye edildikten 2,5 gün sonra hayatını kaybetti. Üç yıldır süren rahatsızlığıyla ilgili son olarak acil servisine kaldırıldığı hastanede kanser teşhisi konulmuştu.

Bir garip anlayış!

KCK adı altından Kürdistan’ın hemen hemen her yerinde operasyonlar yapıldı ve binlerce seçilmiş insan gözaltına alındıktan sonra tutuklandı. Bu dosyalardan biri de Silopi’ye ait. Bu dosyada 31 kişi var. Aralarında Silopi Belediye Başkanı Emin Toğurlu, BDP Silopi İlçe Başkanı Bahattin Alkış, Şırnak İl Genel Meclisi üyesi Hasan Atak’ın da bulunduğu kişilerin dosyası, özel yetkili mahkemeler kaldırıldıktan sonra Şırnak Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildi.



HASTA TUTUKLU NECMAN ÖNER'İN ÇOCUKLARININ FERYADI

Necman Öner; Hakkari'de ikamet etmekte 6 çocuk babası. ayrıca anne babasına ve sakat kardeşine bakmakla yükümlü. En büyük çocuğu 16 yaşında ve bütün çocukları okumakta okul masraflarını ev masraflarını 3 ayda bir verilen maaşla eşi karşılamakta. Çocukları ve ailesi mağdur Necman cezaevine düşmeden önce sürekli kalp rahatsızlığı mide rahatsızlığından dolayı hastanelerdeydi.

Çocuklar hapishanede, suçlular nerede?

Yaklaşık iki bin çocuğun çeşitli nedenlerle hapishanelerde tutulduğu bir ülkede, bu hapishanelerin gardiyanlarının çocuklara işkence yaptığı, onlara tecavüz ettiği bir ülkede, çocukların “hırçın” yetişmesi doğaldır.

“Ürkek bir serçe gibi eğme başını/ Kaldır başını ve dimdik dur/ Bu senin değil ülkemin ayıbı/ Hırpalanmış yerlerinden öperim çocuk...” Nazım Hikmet

TAYAD’lı Ailelerin Hasta Tutsaklar İçin Başlattıkları İmza Kampanyası

ADALET BAKANLIĞI’NA

ANKARA

Ülkemizde 400'ü aşkın hapishanede Şubat 2014 tarihli verilere göre 150 bin tutuklu ve hükümlü bulunmaktadır. Hapishanelerde yaşanan insanlık dışı sağlık ve yaşam koşulları ve devletin hücre tipi uygulamalarının getirdiği ağır TECRİT koşulları sonucu 600'ü aşkın insanımız geri dönüşü olmayan hastalıklara yakalanmış olup, 200' ü aşkın insan, ölüm sınırında ağır hastadır.

Tekstil İşçisi Mahpusun Aylığı 354 TL

Bakan Bozdağ, Ümraniye’deki hapishanelerde işyurtlarında çalışan tutuklu ve hükümlülerden usta olanlara 7, kalfalara 6,50, çıraklara da 6,25 TL günlük yevmiye verildiğini, ortalama aylığın da 354 TL olduğunu açıkladı.

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın açıklamasına göre, Ümraniye T ve E tipi cezaevlerinde özel sektörle işbirliği kapsamında tekstil ürünleri üretiliyor ve bu atölyelerde 102 hükümlü çalışıyor.

Şuurunu Yitirince Tahliye Edildi

Midyat'ta hükümlü bulunan 65 yaşındaki Şehmus Yetek’e üç yıl gecikmeli kanser teşhisi konulmuştu. Önceki gün şuurunu yitiren Yetek, Adli Tıp Kurumu’nun “cezaevinde kalamaz” kararıyla tahliye edildi.

Midyat E Tipi Kapalı Hapishanesi'ndeki 65 yaşındaki hasta mahpus Şehmus Yetek Adli Tıp Kurumu raporu sonucunda tahliye edildi.

Yetek’in kardeşi Sıdık Yetek, önceki gün Dicle Haber Ajansı'na yaptığı açıklamada, ağabeyinin şuurunu kaybettiğini söylemişti.

11 çocuk babası Yetek’e üç yıldır yaşadığı rahatsızlıklar sonucunda kan kanseri teşhisi konuldu.