Cezaevleri yine dolup taşıyor!
Son dönemde hiç durmayan operasyonlarla cezaevlerindeki kapasite fazlası insan sayısı yeniden 20 bini buldu. Seçimlere kadar bu sayının çok daha fazlalaşmasını beklemek falcılık olmayacak maalesef
Hüseyin Aykol
Son dönemde hiç durmayan operasyonlarla cezaevlerindeki kapasite fazlası insan sayısı yeniden 20 bini buldu. Seçimlere kadar bu sayının çok daha fazlalaşmasını beklemek falcılık olmayacak maalesef
Hüseyin Aykol
Elâzığ 2 No’lu Yüksek Güvenlikli Hapishane'de tutulan ağır hasta mahpus Mehdi Boz, İHD Hapishaneler Komisyonu’na gönderdiği mektupta, sağlık sorunlarına dair güncel bilgileri paylaştı: "Keyfi uygulamalar bitmiyor, sağlığım da iyi değil."
FELSEFİ ŞÖLEN
Leyla ATABAY’ın Yeni Kitabı ‘Ben Kendim Öteki’ Üzerine Bir Deneme Yazısı
İnsan sosyal varlıktır. Birileriyle konuşmadan, sohbet etmeden, hatta tartışmadan yaşayamaz. Yeni tip cezaevleri, öncelikle bunu önlemeyi amaçlıyor. Bir koridorda sadece 5 hücre var ve siz sadece o koridordaki 4 kişiyle birlikte -sizin hücrenizden bile göremediğiniz- küçücük bir havalandırmaya götürülüyorsunuz
Hüseyin Aykol
Gezi, tutsaklık ve özgürleşme
Tutsaklık, çeşitli ve görelidir.
Gazze denilen hapishaneye baktığımda;
Hakimin süt içtiğini görünce
Tahliye olacağını zanneden çocuğun
Masumiyetinde, bilinmezlerinde, şaşkınlığında
Ve çaresizliğinde irkiliyorum.
Ringteymişim gibi kokuyor üzerim.
HÜCRELER HER ŞEYİMİZİ BİZDEN ALABİLİR AMA DÜŞ KURMA GÜCÜMÜZÜ ASLA…”[i]
Av. Eren CAN - 6 Şubat Depremi’nde Hatay’da kaybettiğimiz avukat ve insan hakları savunucusu Hatice ve Mithat Can’ın oğlu
Sevgili arkadaşlarım,
yoldaşlarım;
Bu hafta, annem Hatice Can ve babam Mithat Can ile birlikte binlerce komşumuzu, kentimiz Antakya’yı kaybettiğimiz depremin, birinci yıldönümü olduğundan benim için zor bir hafta.
Bir de vekilimiz Can Atalay’ın vekilliğinin düşürülmesi ile deprem mağduru Hatay halkının iradesinin yok sayılması olan biteni daha da dayanılmaz kılıyor.
İnsanlık tarihine tertemiz-pırıl pırıl damlalar bırakarak gidenlerin anıları önünde saygıyla: Onlar gibi, ömrümüzün sonuna kadar sürekli-temizlenmekten korkmadan üretebilmek umuduyla...
Bu saatlerdi işte Nergiz’in çığlıklarıyla uyanışımız. Yatakhanemizin camlarına kurşunlar değişi...
Umut Tohumdur
Nasıl ki tohum, yalancı baharlara aldanarak çiçek açabiliyor ve açtığı çiçekler ayazda kırılıp dökülebiliyorsa, umut da yalancı baharlara aldanabilir ve insanda kırılıp dökülmeye sebep olabilir.
***
Nasıl ki tohum, bir taş çatlağında ya da taşı çatlattırarak filizlenip kendine yaşam alanı yaratabiliyorsa, umut da en zorlu koşullarda bile insanın kendine yaşam alanı yaratmasını sağlar.
PULUN SIRRI / DÜNYANIN SIRRI
Mehmet Akkaya