Yazar Zeki Kayar'dan yeni şiirler
IS(Ş)I(K)
güneş yüzünün ısısını alınca
gülüyor
Ben yüzünün gülüşünü görünce
IS(Ş)I(K)
güneş yüzünün ısısını alınca
gülüyor
Ben yüzünün gülüşünü görünce
ÇABA
“Yüzünüzü güneşe döndürdüğünüzde
Gölgeler hep arkada kalır” (H. Keller)
Ne güzel bir manzaradır ama…
Yüzümüzü güneşe dönmek
Işınlarında aydınlanmak
Isısında arınmak…
Müthiş bir duygudur bu
sevgi gibi
aşk gibi…
“Annem her fırsatta, çocuklarına
güneşe doğru zıplamayı öğütlerdi
güneşe ulaşamazdık elbette
ama hiç olmazsa
ayaklarımız yerden kesilirdi” (Z.N. Huiston)
O çabayı harcamak
TUTSAK ŞAİR A.RAHİM AKALP KOLEKTİFİMİZE YENİ ŞİİR KİTABINI YOLLADI.
KİTAPTAN SEÇTİĞİMİZ İKİ ŞİİRİNİ PAYLAŞIYORUZ.
AKALP'IN İLETİŞİM ADRESİ DE AŞAĞIDADIR:
A.RAHİM AKALP
1 NO’LU YÜKSEK GÜVENLİKLİ HAPİSHANE B.2.3 SİNCAN ANKARA
***
TENİN
tenin yosun kokuyor
munzur yosunu memleketim gibi
bakma bana öyle kırgın
dayanmaz sıska yüreğim
yıkılırım
dokunabilsem
yeşil tenine, sarı saçlarına
ölüm uzak durur uzak durur ölüm!
o zaman benden
25.05.2024
Cumartesi Annelerine ve Tüm Kayıp Yakınlarına
GÖZYAŞIMLA GÖMMEYİN BENİ
1)
Düğümlendi nefesimde bin dakika
Bin saat takıldı yüreğime
Bin gün ezdi ruhumu
Dokundu iç dünyama
Tamı tamına bin hafta
Ey oğul,
baba,
eş,
Sevgili
Bir bilsen nasıl geçirdim
Bunca beklemenin ızdırabını
Her nefes soluyuşuna
Her ayak sesine
Her kapı gıcırtısına
Her gelen sese kulak kabarttım
ANAHİTA'ya ÖNSÖZ
Yıllardır hapishanelerde yazmış olduğum şiirlerimin önemli bir kısmı 19 Aralık 2000 Hapishaneler operasyonlarında kayboldu. Bu kitapta yer alan şiirlerim F tipleri süreçlerinde değişik dönemlerde yazmış olduğum “Hapishaneden demli Şiirler” imdir.
Fatima AKTAŞ
Kadın Kapalı Hapishanesi C-Tekli-4 Tarsus/MERSİN
HÜKÜM GİYDİ GENÇLİĞİM
Ecel gelir Bir gün
Kaçıp saklansan da her gün
Ölüm var gelir bir gün
Dedin ne yapsam kardır
Dünya malına sarılıp aldandın
Sanma ki ecel yalandır
Ölüm var gelir bir gün
Çok güvenme dünya malına
Ektiğin günahlar senin zararına
Ölüm var gelir bir gün
Mevki makamına güvendin
Güç para benimdir dedin
“Başka Düşler”
her dağ doruğunda
soluk soluğa yeni rüzgarlar bekledim
çünkü her yeni rüzgar seni müjdelerdi
biz ilk kelam olan aşkın mevsiminden doğduk
savaşsız geçmez hiçbir çağım
buğday teninde nasırlı ellerim
cevahirine mânâ olan ses benim
binlerce yıldır açlığıma çare,
susuzluğuma su asi memelerin
özlemim, kavlim, sevdam
zamanın başlangıç terazisinde
dağ gibi durur
gözlerim senden gayrısına âmâ
dilim kendi masalımızdan gayrısına lâl
ÇOCUK ÇIĞLIĞI
Geceyi bir çocuk çığlığı yırtar
Sokaklar sessiz, ışıklar kapalı, gece sağır
Canevimde kopar fırtına
Kanlar saçılmış etrafa
Bir çocuk bağırır sokağa gecenin karanlığında
Gece hayın bir sessizliğe bürünmüş
Duyan yok çocuğun sesini
Gece,
korkunç bir sessizliğe bürünmüş
Bütün sokaklar suskun
Yok oluyor çocuğun çığlığı
Kimse duymadığı için
...
Taner TİP
İKİ KADIN
Bir düşten uyanmıştı iki kadın
Kalabalık iki şehir gibiydi saçları
Bohçalara hüzünlerini doldurup ertelemişlerdi zamanı
Suskunluk düşmüşlerdi aynadaki yüzlerine
Gölgeleri birlerini izlerdi yorgun sokaklarda
Kolları yorgun bekliyordu gelecekleri
Güneş vururken ısısını dağlara
Her sabah bir ağacın dallarından aşk toplardı elleri
Elleri aşk kokardı
Mevsimden mevsime göç etmiyordu artık kuşlar
Bir şehir iki kadın kalbi taşırdı sokaklarıyla
Süleyman YILDIRIM
Tutsak şair Hüseyin Ilbeyci'den yeni bir kitap:
"Sana Gidiyorum"
Kandıra F Tipi hapishanesinde 9 yıldır tutsak olan Hüseyin Ilbeyci'nin yeni şiir kitabı yayınlandı.