Siteye Eklenen Tüm Yazılar

ÖLÜM ORUCUNUN 320. GÜNÜNDE İBRAHİM GÖKÇEK İÇİN

“Sözler değil. Eylem!”

(Cesare Pavese.)

İnsanın içini doldurup düşündüren, umutlandıran, ısıtan anlam dolu kelimeler vardır:

Devrim, aşk veya özgürlük gibi…

Ya da çocukların, çiçeklerin adları…

Sonra yoldaşlık, cesaret ve emek gibi…

Helin, Mustafa benzeri; türküler gibi ölümsüzleşenlerin isimleri…

Ölüm orucunun 320. Günündeki bizim İbrahim Gökçek de onlardandır…

Gücümüzün nelere yetebileceğini hepimize öğretenlerdendir o:

TGC 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü dolayısıyla bir açıklama yaptı: “Gazeteciler bedel ödeseler de halkı aydınlatmaya devam edecekler”

2 Mayıs 2020

3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü için bir açıklama yapan Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu “Haberin özgürce dolaşabildiği bir toplum olmalıyız. Ülke barışının sağlanabilmesi adına cezaevinde tutuklu bulunan gazetecilerin bir an önce serbest bırakılması gereğine inanıyoruz” dedi. Açıklamada şu görüşler yer aldı.

Press in Arrest: Nisan'da 23 Gazeteci 408 Yıla Kadar Hapisle Yargılandı

Press in Arrest tarafından hazırlanan raporda, "Nisan ayında; haberler ‘terör’ ile ilişkilendirildi. Muhabirler ‘terör suçlaması’ karşısında ifade vermeye zorlandı. Gazeteciler, iddianamesi olmadan hapiste tutularak peşinen cezalandırıldı" denildi.

1 Mayıs 2020

Fotoğraf: Twitter

Haberin İngilizcesi için tıklayın

MÜSLÜM ELMA SERBEST BIRAKILSIN!

29 Nisan 2020

Müslüm Elma 5 yıldır Almanya’da gözaltında tutulmaktadır. Birlikte tutuklandığı 9 arkadaşının tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmalarına rağmen, Müslüm Elma halen Münih hapishanesinde tutuklu olarak yargılanmaktadır. Dünyayı etkisi altına alan ve her gün binlerce insanın hayatını kaybettiği korona epidemisinin hızlıca bulaşacağı riskli grupta yer almasına rağmen, Müslüm Elma’nın halen cezaevinde tutulması, mahkeme heyetinin düşman hukukunun yaklaşımıdır.

1 Mayıs 2020

HAPİSHANELERDE RENKLERİN ÇOĞALMASINA,
UMUDUN ARTMASINA KÜÇÜK BİR KATKI...

“Bu umut özgür olmanın kapısı; / Mutlu günlere insanca aralık.
Bu sevinç mutlu günlerin ışığı; / Vurur üstümüze usulca ürkek.
Gel yurdumun insanı görün artık, / Özgürlüğün kapısında dal gibi; Ardında gökyüzü kardeşçe mavi…” Oktay Rifat

***
Bu gün Görülmüştür Kolektifi gönüllüleri olarak tutsaklara yüzlerce kart yolladık.

Kendi çektiğimiz fotoğraflarla hazırladığımız özgün
kartpostalları yollayıp 1 Mayıs Bayramlarını kutladık.

Bandırma hapishanesinde 8 kişilik odada 20 kişi

Bandırma 1 No'lu T Tipi kapalı cezaevinde kalan hasta tutsaklardan Nurettin Adamış, ailesiyle yaptığı telefon görüşmesinde 8 kişilik odaya 20 mahpusun konulduğunu, nefes almakta zorlandıklarını bildirmiş.

30 Yıldır içeride olan Adamış'ta böbrek yetmezliği ve mide hastalığı bulunuyor.

Nurettin Adamış ailesi aracılığıyla ortak alana çıkarılmadıklarını ve hiçbir gazete alamadıklarını,  Hastaneye giden tutukluların dönüşte 15 karantinada tutulduğunu anlattı.

Anne ve çocuklar risk altında

İnfaz paketiyle birlikte cezaevlerinden 90 bin kişinin tahliye edilmesinin yolu açılırken, açıklanan son verilere göre Türkiye’de anneleriyle birlikte 0-6 yaş arası 780 çocuk ise hala cezaevinde bulunuyor. Koronavirüsten dolayı cezaevinde ölümlerin yaşandığını anımsatan insan hakları örgütleri, infaz paketinde, anneleriyle cezaevinde kalan çocuklar arasında bile ayrımcılık yapıldığını vurgulayarak, çocuklarıyla birlikte cezaevinde olan kadınların bir an önce tahliye edilmesi yönünde çağrıda bulundu.

28 Nisan 2012

Çakıcı Affı

Yasaya karşı toplumsal itiraz tahliyeler ve acı sonuçları ile büyürken, AYM’nin vereceği karar bekleniyor. AYM hâlâ var mı, geçmiş içtihatlarına bağlı mı, hep birlikte göreceğiz.

Bütün muhalefetin itirazına, tutuklu-hükümlü ailelerinin feryatlarına, toplumsal kaynaşmaya rağmen, inat ettiler, ısrar ettiler, dayattılar.

Düşünceler özgürdür… Ama Türkiye’de değil!

Vakit daralıyor. Korona virüsü yayılmaya devam ediyor. Hapishanelerde tutulan meslektaşlarımızın salgından korunabilmesi için çabalarımızın hızla ve acilen devam etmesi gerekiyor. Dünyanın en büyük gazeteci, yazar, akademisyen, aktivistler hapishanesine dönen Türkiye’de, sadece fikirlerini ifade ettikleri, siyasi iktidarı eleştirdikleri için veya doğru haber yaptıkları için yıllardır insanlar cezalandırılıyorlar, cezaevlerinde tutuluyorlar…

Neler olmuştu…

Urfa Cezaevi’nde salgına karşı önlem alınmıyor...

Urfa Cezaevi’ndeki hasta tutuklu Halit Yıldıztekin, salgına karşı önlem adı altında tutukluların “tek koğuşta” toplatıldığını iddia etti. Aynı cezaevinde tutulan Serhat Bulut ise, salgına karşı hiçbir önlem alınmadığını paylaştı.  

Urfa 2 No’lu T Tipi Kapalı Cezaevi’nde kalan tutuklular, aileleriyle yaptıkları telefon görüşmelerinde koronavirüs (Kovid-19) salgınına ilişkin cezaevinde herhangi bir tedbir alınmadığını bir kez daha yineledi. 

Mustafa Koçak'ın Anısına...

‘’Bugün de öldüm, / hiç yaşamamışken. / Yeni acılar yüklendim, / Acılarım hiç dinmemişken!..‘’

Bu gece yarısı ölümü kucaklayan Mustafa Koçak’ın ölüm haberini, sabah öğrendim. Bir iki paylaşımdan sonra, sitenin bahçesinde kendimi voltaya vurdum. Cezaevlerini dolaştı benliğim, acılarına ortak oldum adalet için, türkü söylemek için bedenlerini ortaya koyan kardeşlerimin. Düşündükçe voltam hızlandı, voltam hızlandıkça öfkem arttı. ‘’Öfke kontrolümü’’ kaybeder miyim diye düşünmedim bile… Öyle acılarla yoğrulmuştum ki, bu defa da naçarlığa düşmedim. Nasıl düşeyim ki…

***

Hapishanelerde Renklerin Çoğalmasına, Umudun Artmasına Küçük Bir Katkı

"Kalkın kardeşler ışıklar görünmeye başladı  / Eski duvarlar değil bu duvarlar  / Bir ak kuş gelip kondu kara çatıya / Dünyayı böylesine sardı mı kollar  / Ne etsin kelepçe neylesin zincir  / Kaç kez gösterdi tarih aldatmayacak bizi  / (…) Ekmek de özgürlük de barışın gülleridir  / Yumuk elli bebekler pencerelerde bekliyor  / Dünyayı çepeçevre kuşatan barış kervanlarını  / Çelik canavarlar gibi tanklar değil  / Caddelere yakışan özgürlük ekmek türküleridir…"

Vedat Türkali

***

Mustafa Koçak hayatını kaybetti

Çağdaş Hukukçular Derneği yaptığı açıklamada Mustafa Koçak'ın hayatını kaybettiğini duyurdu. yalancı tanık" ifadesiyle, hiç bir delil olmadan müebbet hapse mahkum edilmişti. Tanık sonra ifadesini değiştirmiş, kendini kurtarmak için yalan ifade verdiğini beyan etmişti. Buna rağmen Mustafa'nın yeniden yargılanma isteği gerçekleşmedi.

ÇHD'nin açıklamasını yayınlıyoruz:

Türkiye basın özgürlüğünde yine son sıralarda

Sınır Tanımayan Gazeteciler örgütünün yayınladığı son rapora göre Türkiye Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi’nde bu yıl 180 ülke arasında 154’üncü sırada yer aldı

Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) örgütü, dünyadaki 180 ülkede basın özgürlüğünün durumunu mercek altına aldığı 2020 Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi’ni kamuoyuna açıkladı. Türkiye listede 154’üncü sırada yer aldı. Geçen yıl 157’nci sırada yer alan Türkiye, bu yıl üç sıra yükselmiş oldu.

Grup Yorum’a sahip çıkmak mihenk taşı olabilir!

Atatürk Havalimanı’na inşa edilen hastane projesindeki ısrar, kendileri iktidardan düşse bile 3. Havalimanı’nın kalıcı olmasını sağlamak ve Atatürk Havalimanı arazilerini de inşaat yağmasına açmak olarak görülmelidir. Birçok alan ve yapının önerilmesine karşın iktidarın Atatürk Havalimanı’na hem de pistleri yok ederek giriştiği inşaat rant anlayışından başkaca bir şey değil. İktidara geldiklerinden bu yana attıkları her adım, aldıkları her karar, çıkardıkları her yasa ve yönetmelikler aynı anlayış ile ortaya kondu.