Ergin Doğru

Tutsak yazar Ergin Dogru'dan mektup var: "Göndermiş olduğunuz bir koli kitabı aldım"

22.04.2024

Merhaba Köksal dost,

İyi olmanızı diliyorum. Göndermiş olduğunuz bir koli kitabı aldım, çok teşekkür ederim.

Köksal dost her ne kadar tanış olmasak da yüreği güzelliğe, paylaşıma çarpan her canın tanış olduğuna inananlardanım. Özellikle mahpuslar açısından en önemli iletişim aracı olan mektuptan dolayı tüm zindanlar hep tanıştır. Dolayısıyla mahpusu yüreğinin kıyısında duyumsayan ve onun yüreğinin derinliğinden gelen sesi oluşturan herkes de tanıştır.

"Pahalılık zindanda da dert, ama bizi en çok etkileyen kitap oluyor. Duyarlı insanlarımız kitap gönderebilir."

Sevgili hocam pahalılık zindanda da dert, ama bizi en çok etkileyen kitap oluyor. Yiyeceği insan bir şekilde idare ediyor, ama kitap olmadan zindan çekilmez oluyor. Eskiden en azından bu konuda dayanışma vardı, şimdiyse en azından kendi açımdan belirtirsem yakın dostların dışında çok azaldı. Sizden ricamız bu konuda bir çağrı yapmanızdır. Sizin sayenizde duyarlı insanlarımız kitap gönderebilir. Hani artık yeni kitap da beklemiyoruz. İnsanlar okumadıkları kitapları da gönderse buradaki en büyük sorunumuz hal olacak. Her şeyi aileye yıkmak zorlayıcı oluyor.

İçerden Bakan Gözler

"Mahpus yalnızlığında çoğalırken dışardaki çoğunluğun kendine gönlünü açıp meyman edeceği zamanı bekliyor ve bunun hiç de uzak zamanda olmayacağını biliyor. Gün gelir devran döner yürek atımları bir olup kendine ait olmayan elbiseleri parçalar ve o anda içeriyle dışarısı arasındaki duvarları da yıkar."

İÇERDEN BAKAN GÖZLER

Ergin Doğru

Siyasi Mahpuslardan Gelen Başsağlığı Mesajları Depremzedelere Mektuplar

“6 Şubat günü yaşanan trajedi büyük canlar aldı, can yaktı. Biz geride kalanları yarım yamalak bıraktı... Biliyoruz; ölenler, canlarımız kötü, çirkin bir zihniyetin enkazı altında öldüler... Bu daha fazla acı veriyor, öfkelendiriyor. Acının paylaşarak hafiflemediğini bilsem de acınızı yürekten paylaşıyorum. Bir kardeşiniz, arkadaşınız olarak yanınızdayım.

Aynur EPLİ. Kadın Kapalı Hapishanesi A-8 . Aliağa/İZMİR

***

Elazığ hapishanesinden gelen deneme: "Yol Uzun Bir Koşudur"

YOL UZUN BİR KOŞUDUR

Aydınlığa kavuşup, yüreğinin sesiyle hakikate yol alan yolcu; uzun bir koşunun başlangıcında olduğunu unutma. Anlamanın yürekteki kıpırtısı coşkun nehre dönüp akmaya başladığında yerinde durulamaz. Anlamak söze, söz eyleme dönüştüğünde karar verilmiştir. Bahardaki nehirler gibi coşmak, anlamak ve anladığını yaşamak, insanlaşmadır.

Elazığ hapishanesinden mektup var: "aynı vefasızlık, vicdansızlığın tekerrür ettiğini görmek çok üzücü. "

“Yaşadığımız acının üstüne gelen seçimler hesap sorma açısından önemli bir fırsat olabilirdi, lakin demokratik güçler bu imkanı yeterince kullanamıyor. Kıt imkanlarla zindandan görebildiğimiz kadarıyla. Oysa rantiyeci, betoncu, insan ve doğa düşmanı zihniyeti teşhir etmek yaşanan acının sorumlularından hesap sormanın güçlü zemini vardı.”

Ergin DOĞRU

8 Nolu Yüksek Güvenlikli Hapishane C-21

ELAZIĞ

***

Merhaba Hocam,

İyi olmanızı diliyorum.

Tutsak Yazar Ergin Doğru Elazığ Hapishanesi'nden Yazıyor

Değerli hocam bizler için çok anlamlı olan çalışmalarınızdan dolayı mahpusluk yaşamı ve zindanların durumunu biliyorsunuz. Koşullarımız zor olsa da yaşama anlam katmak için umudumuz ve emeğimiz her zamankinden güçlüdür.

Sevgili hocam buradan duvarların ötesini pürdikkat takip ediyoruz. Yaşama bütünlüklü bakmadan bu soğuk betonlar arasında sıcak kalmanın mümkünü yok. Yaşanılan zorluklar, giderek artan karanlığa karşı yaşamı aydınlatan ve gecelerin kabusu olan güneşe inanmak gerekiyor. Var olan ışığı büyük umut kaynağına çevirmeden karanlıklara son vermek yaşamı aydınlatmak mümkün değil. Her ne kadar bugün yalnızlığı daha fazla hissetsek de yeniden tomurcuklanan yaşamın maviliğinin buralardan varacağına inanıyoruz.

Tutsak yazar Ergin Doğru'dan mektup var:

“Kantinden aldığımız hiçbir ürünü ikinci ay aynı fiyata bulmak mümkün olmuyor. En basitinden mektup pulu dahi 7,5 oldu. (görülmüştür notu: bu gün itibariyle 10 tl oldu) Mektup yazarken bile bunu düşünmek zorunda kalıyoruz:)

Düşünün Birgün, Cumhuriyet, Sözcü almak bile çok zorlayıcı oluyor, buralara yazıp bir formül bulun önerisi götürdük, ama ses çıkmadı. O yüzden çoğunlukla Karar Gazetesi okuyoruz. Zaten Evrensel verilmiyor. O kadar çok sorun var ki yazmakla bitmiyor. Tutsaklık süresi uzayınca dışarıda var olan bazı duyarlılıklar bile zayıflıyor. “