Siteye Eklenen Tüm Yazılar

İşkencede “Şilan’ın memelerini sıktılar. Cinsel organına vurdular. "

“işkenceciler vücudunda iki kurşun olan Şilan Çetiner’i elleri bağlı ve oturur vaziyette beklettiler. Şilan’ın gömleğinin düğmelerini açarak memelerini sıktılar. Cinsel organına vurarak 'üreyemeyeceksiniz' türü sözler eşliğinde küfürlere ve işkenceye devam ettiler.”

21.10.2015

Merhaba Sevgili Arkadaşlar,

Özlem Aydın Gebze Kadın hapishanesinden yazdı

02.09.2015

Sevgili Adil Okay;

Sana ve senin gibi tüm dostlara sıcacık selam, sevgilerimi iletiyorum. Epeydir yazmak istiyordum da bir türlü gerçekleşmedi bu isteğim. Zira serde mektup tembelliği var! Eskiden çok yazardım da, aradan yıllar geçtikçe böyle bir tembellik baş gösterdi. Ama mektup almak şahane bak; bu konuda gayet iyi, güzel duygulara sahibim :) Eminim kafa sallayarak gülümseyeceksindir. Bu zamanda kafa sallayarak gülümsemek güzeldir.

Tutuklu Öğrencilerle Dayanışma Ağı Kuruldu

Tutuklu Öğrencilerle Dayanışma Ağı, tutuklu öğrencilerin sayısının giderek arttığına dikkat çekerken, dayanışma ağını büyütme çağrısı yapıyor.

Gençlik örgütlerinin öncülüğünde sendikalar, akademisyenler, avukatların da aralarında olduğu 23 kurum* Tutuklu Öğrencilerle Dayanışma Ağı’nı (TÖDA) kurduklarını ilan etti.

TÖDA, 30 Ekim’de kuruluşunu ilan ettiği basın toplantısında öğrenci tutuklamalarının yoğunlaştığı 2011-2012 yıllarındaki oranlara yaklaştığına dikkat çekti.

Tek Kişilik Hücreden Merhaba

“Dışarıda yaşanan savaşın, baskının, sansürün etkileri de olacak. Ayrıca hepimize tüm Ankara’lı tutsaklara Vakıfbank'ta “hesaplar” açıldı ve ellerimize bir kart tutuşturuldu. Bundan böyle kantin alışverişlerimizi verdikleri kartla yapabileceğiz. Ziyarete gelen ailemizin kapıda yatıracağı bir kaç kuruşu da kabul etmeyeceklermiş bundan böyle, verdikleri banka hesap no’suna yatırılacakmış. Nerden rant sağlayacaklarına bakıyorlardı şimdiye kadar bundan sonra yeni versiyonları da yaşayacağız galiba.”

5 Ekim 2015

Sevgili Adil Hoca

Merhaba!

Hasta Tutsak hapishanede kaybettiği yoldaşı Hüseyin Dinç'i anlattı

“Sabah aynı yaşam sevinci, aynı ruhu ve mücadele coşkusunu (hapishanede beraber) yaşadığımız yoldaşımızın ölümünü akşam yaşamak, acıyı anlatılmaz kıldı. Uzun yıllar birlikte mücadele yürüttüğümüz Hüseyin Dinç yoldaşımızı 15.10.2015, saat 14:30 civarında kalp krizinden kaybettik.”

22.10.2015

Sevgili Adil Hocam Merhabalar...

Nasılsınız? Umarız ki iyisinizdir. Bizler elimizden geldiğince iyi olmaya çalışıyoruz.

Hapishaneler ve devrimci mücadele

Gündemi izlemek, işçi eylem-direnişlerine, etkinliklerine mesajlar göndermek, gündelik yaşamı politikleştirmek, eğitim çalışmaları yapmak, yazı yazmak vb. her biri devrimci kimliğin geliştirilmesi ile beraber, hapishanelerin mücadele mevzilerine dönüştürülmesinin parçalarıdır.

Dünyamız yüzlerce yıldır birbirine karşıt iki sınıfa bölünmüş durumda; işçi sınıfı ve burjuvazi... Ustaların da dediği gibi tarih, her daim bu sınıfların birbirleri ile mücadelesini yansıtıyor.

TUTSAKLARLA ORTAK PROJEMİZ HAKKINDA BİLGİ

Politik Tutsaklarla dayanışma amaçlı, redfotoğraf Grubu ve Görülmüştür Ekibi birlikte, birbirine bağlı iki proje tasarlamıştık. Proje “içeriden dışarı, dışarıdan içeri fotoğraf köprüsü” olarak özetlenebilir. Bunun için her gelenekten olmasına özen göstererek 55 Tutsak seçmiştik. (Tutsak Seçiminde Deli Dalgalar Grubunun ve İHD’den arkadaşların görüşlerini de almıştık.) Ve 55 Fotoğrafçı projeye katılmıştı.

Mustafa Yaşar'la Söyleşi: Wernicke Korsakoff'la Yaşamak

Wernicke Korsakofflular ve Eski Mahpuslarla Dayanışma Girişimi Kurucularından Mustafa Yaşar'la RÖPORTAJ

Selma Metin

Mustafa Yaşar, hapishanelerdeki ölüm orucu eylemlerinden sonra birçok kişinin uzun süreli açlığa bağlı hafıza kaybı ve vücudun hareket kabiliyetini kaybetmesi sonucu ortaya çıkan ‘Wernicke Korsakof’ hastası olan eski bir mahkum… ‘Dayanışma Ağı’ kuruluşunun başından beri içinde.

Hapishanelerde hasta tutsaklar katlediliyor!

"Hasta tutsakların serbest bırakılması, tedavilerinin engellenmemesi tutsaklar için atacağımız temel sloganlardan ikisidir. Beraberinde yalnız hasta tutsaklara değil, tüm tutsaklara mektup yazarak hem tecrit duvarlarına bir darbe indirmiş oluruz, hem de tutsaklara moral oluruz."

“Hapishanelerde hasta tutsaklar katlediliyor” derken, ajitasyon yüklü bir sloganı dillendirmiyor, yazık ki, gerçekliği ifade ediyoruz. Katliamın son örneği MKP davasından tutsak olan Hüseyin Dinç. Hasta tutsaklar için oluşturulan sosyal medya sayfasından Dinç için bir yazı var:

Tutsak Ressam Aynur Epli'nin yeni çalışmaları

Aynur Epli, Ekibimize 10 adet orjinal resim çalışması göndermiş. Arşivimizde Epli'nin "sergi" bütünlüğünde 30 kadar orjinal resmi birikmiştir. bu konuda çalışma yapacak, sergi açmak isteyen gruplarla -paylaşmaya hazır olduğumuzu- duyururuz.

Görülmüştür Ekibi

İletişim Adresi:

AYNUR EPLİ

KADIN KAPALI CEZAEVİ A-6

ŞAKRAN - ALİAĞA - İZMİR

Hasta Tutsak Resul Kocatürk Yazdı: Zindanda Açan "İsyan Çiçeği"

Sevgili Adil,

(…)

Hemen (mektubun üzerine) sağ tarafa iliştirdiğim "isyan çiçeği"ni paylaşmak istiyorum sizinle. Bu güzel çiçeğe 'isyan' ismini ben koydum. Havalandırma betonunun küçücük çatlağında büyük bir sabır ve inatla yaşama tutunarak boy verdi, uzun bir süre bir şekilde kamufle olmayı başardı.

Ne zaman ki, serpilip çiçeğe durdu ve güzelliği ile görünür olmaya başladı; işte o zaman bu güzelliğe tahammül edemeyen bir el, onu koparıp attı. O an çığlığı kulaklarımda yankılandı, adı İsyan oldu! Umarım size kadar ulaşmayı başarır.

Ağır hastalar serbest bırakılsın

Ülke gündemi ne olursa olsun bazı hayati konular vardır ki, mutlaka gündeme getirilip çözülmesi gerekmektedir. Ertelenmeye gelmez çünkü o konularda biri de hasta tutsak arkadaşlarımızın durumudur. Ne kadar zorlandıkları ve ne kadar acı çektiklerini görüyor, deyim yerindeyse iliklerimize kadar yaşıyoruz. İnsan hakları örgütlerinin açıkladıkları raporlara göre şu an cezaevlerinde 600 civarında ağır hasta tutsak kalmakta. 

Ölüm Orucu Gazisi "Mektup" Kampanyamıza Destek Sundu

"Tutsak yoldaşlarımıza mektup yazarak tecriti kıralım"

Mektup yazmak deyince kaçıyor insanlarımız ya da tam olarak oturtamıyor kafasında. İhtiyaç olarak (deneyim paylaşmak, tartışmak, sohbet etmek) yazılmıyor haliyle. İçeri düşüldüğünde yabancılığı atmak zaman alabiliyor.

Yani mektuplaşmaya da bir nevi devrimci eğitim olarak bakmak – baktırmak gerekiyor. Ki insanlarımız yazma alışkanlığı da edinsin. …

Mektup yazılmadı diye tutsak ölmez ama mektup hem içeriyi hem dışarıyı geliştirir.”

Eski hapishaneler yok...

"Yıllardır hapishanede bulunan çok sayıda insanın varlığı, hapishanelerle dışarıdakiler arasında farklı bir ilişki geliştirdi. www.gorulmustur.org gibi önemli işlev yerine getiren bir site bu farklı ilişkinin sonucudur. Şimdi kim nereye sürülmüş, kim kaç yıldır içerde, kim ne yazmış öğrenebiliyorsunuz.

Kim hastadır, kimin acilen tahliyesi için çaba gösterilmesi gerekir; biliniyor.

Eskiden kişinin örgütünün dışında bunu bilen olmazdı."

Eski hapishaneler yok...