Ölüm Orucu gazileri ve Wernicke Korsakoflular, yaptıkları açıklamayla Kobanê direnişi ile dayanışma çağrısında bulundular.
İHD İstanbul Şubesi’nde düzenlenen basın toplantısına, cezaevlerinde katıldıkları ölüm orucu eylemleri sebebiyle Wernicke Korsakof hastalığına yakalanan ölüm orucu gazisi Wernicke Korsakoflular ve eski mahpuslar katılım sağladı.
İzmit’in Kuruçeşme mevkiinde, D-100 karayolu kenarında bulunan C Tipi Cezaevi’nde dün akşam gerçekleştirilen isyanın, 50 kişilik koğuşlarda 90-100 kişinin kalma gerekçeli şikayetlerin yanıtsız bırakılması ve kötü koşulların iyileştirilmemesinden kaynaklandığı ifade edildi.
C Tipi cezaevinin 600 kişilik olmasına rağmen 900 tutuklu ve hükümlünün bulunduğu da anlaşılırken, tutuklu ve hükümlülerin yakınları da bugün cezaevine akın etti.
23 Ekim 2014
Giderken...
Hayat yolculuğu bugün beni alıp tekrar cezaevine götürürken, ümitleri yalan üzerine kurulmuş Ankara siyasetine bağlayanlarla bir veda sohbeti etmek ve kardeşçe bir uyarıda bulunmak istiyorum.
Belki de kendi kendimi tekrarlamış olacağım, ancak gönül yine de bir şeyler söyle diyor bana. Söyleyeceğim ilk şey: Ey ezilenler, dil, din, millet, mezhep ve cinsiyet ayrımı yapmadan ezenlere karşı birleşiniz. Kurtuluşunuzun tek yolu budur.
Ben hapishaneye girdiğim yıl doğan bir yeğenim var, ablamın kızı. Beni tanımıyor, ben de onu. Kaybettiğim kardeşimin de beş yaşında bir kızı var, bir kez olsun göremedim. Hükümlünün yanı sıra dışarıdaki yakınları da cezalandırılmış oluyor.
21 Ekim 2014
Ömür boyu hapis mahkumiyeti 12 yıl süren uzun bir yargılamanın sonucunda çıktı. Bekliyorduk; benim için de yakınlarım için de sürpriz olmadı.
“Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası kardeşime değil, hepimize verildi. Kardeşim bir daha ömrü boyunca iki yaşındaki yeğenini de arkadaşlarını da göremeyecek. Bayramlarda bütün aile birlikte onu ziyaret edemeyeceğiz.”
22 Ekim 2014
Ağırlaştırılmış müebbet hapis dosyamızın ardından, kardeşi ömür boyu hapse mahkum olan Mehtap Adıgüzel de bianet'e ulaşarak kendi yaşadıklarını da anlattı.
KCK sanığı gazeteci Çiftçi “Kadın ve Zindan-Kadın Bir Gazetecinin Esareti" kitabında kadınlar koğuşunu yazdı: “Hapiste anladım ki; hayat tam da bitti dediğin yerden başlıyormuş.”
İstanbul - BİA Haber Merkezi 22 Ekim 2014
KCK operasyonlarında tutuklanan ve yaklaşık iki yıllık tutukluluğun ardından tahliye edilen gazetecilerden, DİHA Hakkari muhabiri Hamdiye Çiftçi Öksüz’ün “Kadın ve Zindan-Kadın Bir Gazetecinin Esareti” adlı kitabı çıktı.
Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü’nün yayınladığı 'Ceza İnfaz Kurumlarının Yıllara Göre Mevcutları’na ilişkin rapor, cezaevlerinin son 12 yılda yüzde 300 dolma oranın daha da fazla dolduğunu gösterdi.
CHP İstanbul Milletvekili ve TBMM İnsan Hakları Komisyonu Üyesi Mahmut Tanal, söz konusu rapora ilişkin Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, İçişleri Bakanı Efkan Ala ve Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’nın cevaplaması talebiyle TBMM Başkanlığı’na soru önergeleri verdi.
Ağırlaştırılmış müebbet nedir, diğer mahkumiyetlerden ne farkı var, mahpuslar neler yaşıyor, uluslararası hukukta ömür boyu hapis uygulaması var mı, AİHM’in Öcalan kararı değişiklik yaratır mı? Avukatlar, akademisyenler ve mahpuslarla sorduk...
Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası, idamın kaldırılmasıyla ilgili 14 Temmuz 2004 tarihli 5218 sayılı kanunun ardından, 1 Haziran 2005 tarihinde yürürlüğe giren 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’la beraber uygulanmaya başladı.
Önce Mahmur’da, sonra Kerkûk’te şimdi de Adana’da bir gazeteci arkadaşımızı yitirdik. Son bir ayda üç şehit birden! Özgür Basın Geleneği, bedel ödemeye devam ediyor hâlâ. IŞİD çetesini durdurmayı başaran tek güç, Kürt Özgürlük Hareketi oldu. Ancak bunun birçok alanda bedeli de var. O şanlı şehitler kervanına üç gazeteci arkadaşımız da katılmış bulunuyor.
Tekirdağ F Tipi'nde Bir Hücrede, Tek Başına Ölüm
Ağırlaştırılmış müebbet demek; 8m²’lik bir hücrede ölene kadar tek başına kalmak, bir avuç toprağı bir tek çiçeği göremeyecek olmak, annenle babanı, kardeşlerini, aileni bir daha asla yan yana göremeyecek olmak, bir hücrede, tek başına ölüm demektir.
21 Ekim 2014