İnsan, nerede ve hangi koşullarda olursa olsun haklarıyla insandır. Bu haklar hiç kimse tarafından bahşedilmediği gibi hiç kimse tarafından da engellenemez, engellenmemelidir. Ancak ne yazık ki ülkemizi yönetenler ‘insan hakları’ noktasında adeta düşmanca bir tavır takınarak hareket etmekte ve bu hakların kullanılmasına engel olmaktadır. Özellikle OHAL ile birlikte ortaya çıkan manzaralar tüyler ürperticidir, Ve bu durumdan en çok hapisteki mahpuslar etkilenmektedir. Özellikle hasta mahpuslar adeta ölüme terkedilmiştir. Bu bağlamda hasta mahpuslara dikkat çekmek ve kamuoyuna bir kere daha duyarlılık çağrısında bulunmak için yine buradayız.
Bu hafta, 323. F Oturmamızda, İstanbul/ Silivri Kapalı (9 Nolu L Tipi) Hapishanesinde bulunan hasta mahpus Celalettin Can’ın durumunu sizlerle paylaşacağız.
Celalettin Can; 1956/Tunceli doğumludur. Ömrü insan hakları mücadelesiyle geçen Celalettin Can, 78’liler Vakfı’nın kurucularından olup, hükümetin bir dönem başlattığı çözüm sürecinde; İç Anadolu Bölgesinden seçilen 63 kişilik Akil İnsanlardan biridir.
Celalettin Can, 7 Şubat 2018 tarihinde gece yarısı evine yapılan bir baskınla gözaltına alınarak 14 gün gözaltında tutulmuştur. Gözaltı sürecinde, kullanması gereken ilaçlar verilmemiş, olmayan tansiyon sorunu baş göstermiş, zaten ameliyatlı olan kalbi daha da sorunlu hale gelmiştir. Tutuklandıktan sonra önce Silivri 5 Nolu L Tipi Hapishanesine götürülen ancak odanın aşırı kalabalık olması nedeniyle nefes darlığı ve bronşit hastalığı ortaya çıkan Celalettin Can ailesinin de uğraşları ile Silivri Kapalı bölüme alınmıştır. 12 Eylül sürecinde ömrünün 20 yılı hapishanelerde geçen Celalettin Can, hiç bir hukuki dayanak gösterilmeden gözaltına alınıp tutuklanarak; bu kez sadece özgürlüğü kısıtlanmakla kalmamış, aynı zamanda sağlık hakkı da engellenerek yaşamı risk altına girmiştir.
Nefes darlığı, bronşit gibi hastalıkları birkaç aydır tutulduğu hapishane koşulllarında ortaya çıkan Celallettin Can, 2011 yılında kalp ameliyatı geçirmiştir. Sürekli ve düzenli kontrol altında olması gerekmektedir. Ancak hapishanede olmasından dolayı bu kontroller yapılmamaktadır. Yine 2011 yılında Roboski Katliamı nedeniyle katıldığı bir televizyon programının dönüşünde ayak bileğini zedelemiş ve bunun neticesinde ayağına platin takılmıştır. Hapishanenin fiziksel koşullarından dolayı
rahat hareket edemediğinden ayağındaki sorun daha da ileri hale gelmiştir. 2013yılında mide kanaması da geçiren Celalettin Can, 2018’de kendisine prostat teşhisi konmuş, bunun için 3 Mart’ta biyopsi için verilen randevuya tutuklandığı için gidememiştir. Duyarlı çevrelerin girişimiyle 31 Mayıs 2018 günü için Cerrahpaşa Hastanesinden randevu alınmasına rağmen götürülmemiştir. Bu konuda, hapishane idaresi, “Biz gerekeni yaptık asker götürmedi’’diyerek sorumluluğu üzerinden atmıştır.
.
Celalettin Can’ın sağlık durumu hapishanede kalmasına uygun olmamasına ve gerekli tedavi ve kontrollerin yapılmaması nedeniyle sağlığının her gün biraz daha bozulmasına rağmen hukuksuz bir biçimde özgürlüğünden alıkonulmaktadır.
Celalettin Can’ın 26 Haziran 2018’de duruşması görülecektir.
Biz insan hakları savunucuları ve hapishane komisyonu olarak, Celalettin Can’ın bir an önce serbest bırakılmasını istiyor; tüm kamuoyunu bu konuda duyarlı olmaya çağırıyoruz.
CELALETTİN CAN SERBEST BIRAKILSIN!
HASTA MAHPUSLAR SERBEST BIRAKILSIN!
TEDAVİ HAKTIR ENGELLENEMEZ!
İHD İSTANBUL ŞUBESİ
HAPİSHANE KOMİSYONU
- 14 gösterim