Siteye Eklenen Tüm Yazılar

" 2025’de içeride (Kapalı Hapishane) ve dışarıda (Açık Hapishane) bu tür keyfilik ve zorbalık örnekleri çoğalacaktır. "

12.01.2025

İzmir’den  Mersin’e 

Selam ve Sevgilerimle

MERHABALAR

SEVGİLİ ADİL DÜŞDAŞ

Zemheri soğuklarını yaşadığımız demlerdeyiz. Gerçi sizin yaşadığınız Akdeniz ikliminde havanın soğukluğu farklıdır. Buna rağmen Mersin’in de kendine özgü kışı vardır. Yazına göre soğuktur. Ben de Nisan güneşi parçası partizan yüreğimden damıttığım sımsıcak komünar selam ve sevgilerimi gönderiyorum. 

Mahkûmlara keyfi engel dönemi!

Avrupa ülkeleri arasında en çok tutuklunun bulunduğu Türkiye’de hasta tutukluların yaşadığı hak ihlalleri gün geçtikçe derinleşirken İdare ve Gözlem Kurulu kararlarıyla tutukluların tahliyeleri de ertelenmeye devam ediyor. İnsan Hakları Derneği (İHD) Hapishane Komisyonu, hasta mahpusların sağlık hakkına dair ciddi ihlallerin yaşandığını belirterek, bu konuda adli ve idari uygulamalarda yaşanan hukuksuzluklara dikkat çekti.

Tutsak yazar Engin Bulut'tan Aforizmalar: "“SEVGİ ÖZGÜRLÜKTÜR. SEVGİ EGOYU YIKAN TEK EYLEMDİR.”

"ENGİN BİR DÜNYA AÇILIYOR ÖNÜMDE;

              SONRA YOLDA KAN KIZILI GELİNCİKLERLE

                            SONSUZLUKLA KESİŞECEK UFUK…

Engin BULUT F Tipi Hapishane C-102 Kürkçüler/ADANA

                           ***

40 yıldır hapiste olan "Ağır hasta mahpus Ali Osman Köse serbest bırakılsın”

İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu 669. F Oturması’nda Ali Osman Köse’nin durumunu paylaştı. İHD, Ali Osman Köse’nin tedavi imkanlarına ulaşamadığını vurgularken Köse’nin yaşamını tek başına idame ettirebilecek durumda olmadığını da aktardı. İHD, Ali Osman Köse ve tüm hasta mahpusların serbest bırakılmasını talep etti.

Adalet Bakanlığı’nın verilerin göre mahpus sayısının 2 Ocak 2025 tarihi itibari ile 384 bin 216 olduğunu aktaran İHD İstanbul Hapishane Komisyonu, hapishanelerin olumsuz koşullarının daha da ağırlaştığını hatırlattı.

Dışarıdan içeriye mektuplar: "Sakız ağacından selam var…"

Burundaki sakız ağacının selamları var. Köklerden haberleştiği Gezi’deki çınarların sevgilerini iletiyor. Bir yakadan bir yakaya yeraltından kurdukları ağlarla birbirlerine güç verdiklerini söyleyip beni teselli etti. “Hatırla” dedi, “Sus ve hatırla, çaresizlik dışarıya mahsus, içerlerde çare tükenmez.”

 

Davet alınca içerdekilere mektup yazmak üzere, ne yazsam, nerden başlasam bilemedim. Ben içerde miyim dışarda mı, içerisi neresi, dışarısı var mı?

Dışarıdan içeriye mektuplar: "Asıl suç ne biliyor musunuz?"

Mesela asıl suç senin, Osman Abi’nin, Mine’nin, Tayfun’un, Can’ın zamanını çalmak. Zamanı çalmak deyince, zamanı aşırmak geliyor ister istemez akla. Hani “zamanaşımı” diye bir laf tutturmuşlar ya, duble suç.

Asıl suç ne biliyor musun Çiğdem?

Unutmak.

Yüzümüzün her düşüşüne bir parantez açan gülüşünü, sonra her gülüşümüze bir parantez açan kaldırdığın kaşlarını, yakamızı bir rahat bırakmayan politik doğruculuğunu, sevmeyi değme kardeşten öte bilmiş tek çocukluğunu… Bir gün seni unutursam, bir gün seni özlemezsem affetme sakın.

Engin Bulut yazdı: "Yaşasın Türk Adaleti’nin Bağımsızlığı, Tarafsızlığı:)"

“Sonra hemen hemen ayda en az iki arama, hücre dağıtılması-yerle bir edilmesi, foto albümünden fotoları “başka mahkumların fotosu yasak” deyip el koymak, yıl dolmadan bloklararası yolculuk. 2022 Ocak ayında buraya sürgün edildim, 6 kez hücre değişikliği yaptırdılar… Malum tasarruf çağındayız, bütün eski kameralar sökülüp yeni mobese tipi kameralar takıldı, tamirat, boyası vs. vs.

Narin için

SENİNKİSİ, AYNASIZ BİR GÜZELLİK, 

ÜZERİNE DÖKÜLEN TEBEŞİR 

TOZLARIYLA, 

DERS ARALARINDA SÖYLEDİĞİN

TÜRKÜLERE KARIŞTIN

NARİN ÇOCUK

KARIŞTIN SONSUZLUĞA 

YARININDAN HABERSİZ

BİR NEHİR YATAĞINDA…

 

Engin BULUT

F Tipi Hapishane C-102

Kürkçüler/ADANA

HAPİSHANELERDE TECRİTE KARŞI UMUDU KORUMAK VE DÜŞÜNCE ÜRETMEK NASIL MÜMKÜN

HAPİSHANELERDE TECRİTE KARŞI UMUDU KORUMAK VE DÜŞÜNCE ÜRETMEK NASIL MÜMKÜN *

 

"Zaten cezaevlerinde zaman kılıç gibidir; ona karşı yarışmazsan seni keser... 

Yeni yılın tüm insanlığa, özgürlük için kalbi atanlara huzur getirmesi dileklerimle…”

Kenan Karavil. İzmir-Kırıklar Yüksek Güvenlikli Hapishane

 

Bir Dava Hikâyesi, Osman Kavala’nın Yedi Yılı

Bu kitap, siyasi görüşleri ve toplum anlayışları farklı olan pek çok insana, davanın bir aşamasında, “Burada tuhaf bir şey, kabul edilmesi zor bir şey oluyor” dedirten, bazen “Kafkaesk” diye tarif edilen bir dava sürecinin hikâyesi. Aynı zamanda, suç işlediğine dair kanıt olmadan tutuklanmış, hüküm giymiş ve kesintisiz yedi sene boyunca cezaevinde yaşamış bir insanın hayatının yedi senesinin hikâyesi.

26 yıldır tutsak olan Ayhan Kavak yazdı: "Ne yazık ki senin kitabını alamadım sakıncalıymış."

“. Bizim ellerde değişen bir şey yok. Tahliyesi gelen canların bir yıl uzatma almaları sürmekte. En son birlikte havalandırmaya çıktığımız M. Ali Taşlı arkadaşın da bir yılı uzatıldı. Hasılı otuza bir yıl daha eklendi. (...) Yolladığın üç kitaptan ikisini alabildim. Aslında yazdığın son kitabını da alır, tanıtımını yaparım diyordum. Ne yazık ki senin kitabını alamadım. (sakıncalıymış).…”

Ayhan KAVAK

Ereğli Yüksek Güvenlikli Hapishanesi B-1-18

Ereğli/KONYA

30.12.2024

Tutsak yazar Hasan Şeker'in yeni kitabı: Masumiyet Yitimi"

Hasan Şeker kimdir

Hasan ŞEVGER (ŞEKER);

1994 yılında Van’da dünyaya geldi. Daha sonra, ailesiyle birlikte Mersin’e göç etti…

Yazmış olduğu; öykü, şiir, anı, anlatı, makale ve denemeleri çeşitli dergi, gazete ve kültürel etkinliklerde yayınlandı. 

Yayınlanmış Eserleri

1)Halesinde Ay Gözlerin, Şiir, Ar Yayınları

2)İsyandır Her Gülüşün, Öykü, Ar Yayınları.

3)İki Acı Esinti, Şiir, Ar Yayınları

 

Hasan ŞEKER

Yüksek Güvenlikli Kapalı Hapishane C2-24

Kırıklar

Buca/İZMİR

759, 65.969… Bunlar yalnızca birer sayı değil, her biri, duvarların arkasında unutulmuş, görünmez kılınmış hayatlar...

Tarsus Cezaevi’nde bir kadın, Berfin. Yan koğuştan ağlayan bir çocuğun sesini duyuyor. Daha doğrusu bütün bir koğuş yan taraftaki adli mahpusların koğuşundan gelen bu çocuk sesini duyuyor.

Çocuk o kadar çok ağlıyor ki sonunda çocuğun açlıktan ağladığını ve süt istediğini öğreniyorlar. O gün kantin kapalı olduğu için annesi süt alamıyor, koğuşlarında da süt yok. Bunun üzerine Berfinlerin koğuşundaki kadınlar, “bizim kutu süt var onu gönderelim” diyorlar. Ancak ona da görevliler izin vermiyor.

Hasta Tutsak Erol Zavar'dan 2025 Dilekleri

 

Merhaba,

 Şu an her yerde gerici kapitalist rejimler dünyayı cayır cayır yakıp insanlığı ön görülebilir bir sona doğru sürüklüyorken; bu cehennemden en çok acı ve gözyaşı işçilere ve emekçi halklara düşüyor. 

 Ancak yine de umudumuz var, yarınlar adına 2025 umutların mutluluğa dönüştüğü bir yıl olsun; 

diyerek yeni yılınızı kutluyorum. 

 Dostça selamlar

Erol ZAVAR

"22.12.2024

F Tipi Hapishane A-Tek-7

BOLU

Hasta tutsak Metin Turan'dan 2025 Dilekleri

“Düşünmeden, acımadan, utanmadan

Kocaman yüksek

duvarlar ördüler dört yanıma

Ve şimdi oturuyorum böyle

yoksun her umuttan

Beynimi kemiriyor bu yazgı,

hep bu var aklımda;

Oysa yapacak onca şey vardı dışarıda.

Ah, önceden fark etmedim örülürken duvarlar

Ama ne duvarcının gürültüsü

ne başka ses,

Sezdirmeden

beni dünyanın dışında bıraktılar.”

Kocaeli 1 ve 2 Nolu F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Hapishanesi Hak İhlalleri raporu

BASINA VE KAMUOYUNA

29.11.2024 tarihinde Kocaeli 1 Nolu F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumu ile Kocaeli 2 Nolu F Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'na Özgürlük İçin Hukukçular Derneği İstanbul Şubesi, Çağdaş Hukukçular Derneği, İnsan Hakları Derneği ve Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği'nden birer temsilci ile heyet ziyareti gerçekleştirilmiştir. Toplamda 5 mahpusla yapılan görüşmede mahpuslar tarafından;

Antalya hapishanesinden mektup var: "Gökyüzüne, aya, yıldızlara bizler için de bakın!"

Merhaba

(...) İçeride ve özellikle tekli hücrelerde (ve şu anki S Tiplerinde) hafıza gidiyor. En son size burada yaşanan hangi durumları aktarabildim cidden emin değilim!

              Hafızamdan dolayı tekrara düşersem şimdiden anlayışına sığınırım, yazmak için en “uygun” dili seçmem gerekir. Nitekim yazdıklarımı süzgeçten elemeyince çıkışı olmuyor. 

Tutsak yazar Leyla Atabay'ın yeni romanı RABİA hakkında

"Şu an Alanya L Tipi’nde kalan yazar, 27 yılı içeride geçirmiştir ve geçirmeye devam etmektedir. Leyla Atabay’ın yayımlanmış diğer eserleri şöyledir: Konjonktürel Kimlik, Ben Kendim Öteki, Şikefta Filozofiya ve Kendini Unutan İnsan. Daha nice verimlerinin güneş görmesi dileklerimle yazarın yazımsal serüveninde başarılar dilerim."

Ayhan KAVAK. Yüksek Güvenlikli Hapishanesi B-1-18. Ereğli/KONYA

***

RABİA HAKKINDA

"Normal hastalıklarımız için revir yok! Hücreye götürülmek için revir var."

“Hasılı burada sıkıntılar çok. Kalem ve kağıt da yetmeyecek. Şimdi burada hiçbir sosyal aktivitemiz yok. Günde 1,5 saat havalandırma. Haftada 1 saat spor! Bu 1 saat spor 45 dakikaya indirildi! Ayrıca her hafta da uygulanmıyor! Yani ayda eskiden 4 saat bir yapay sahaya çıkartılıyorduk. Küçük, altı plastik çimden oluşan, kalesi bile olmayan bir saha! Şimdi ayda 3 keze indirildi. Süre de 45’er dakikaya indirildi. Yani ayda toplamda 2 saat 15 dakika spor yapabiliriz! Başka hiçbir aktivitemiz yok. Günün 22,5 saatini küçük ve dar bir hücrede geçiriyoruz!”

TUTSAKLARIN SESLERI ADANA'DA YANĶILANDI

 

Görülmüştür Kolektifi ve Sanatolia işbirliğinde hazırlanan, hapishane temalı  UZAKLARA BAKAMAMAK adlı tiyatro oyunu Adana'da Adana IHD şubesinin daveti üzerine Selman-ı Pak Kültür Merkezi'nde sahnelendi. Hem oyuna hem de fuayede açtığımız sergiye ilgi yoğundu.

Emeği geçenlere 

Oyunda yer alan Arif Adalı, Figen Kandemir, Gülhan Yağ ve Tülin Şahin Okay"a ve oyunun yazarı Adil Okay'a teşekkür ediyoruz.

Görülmüştür Kolektifi

***

OYUN HAKKINDA YAZARIN NOTU

Hak örgütlerinden cezaevleri raporu: Mahpusların sağlık hakkı ihlal ediliyor

Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD), Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), İnsan Hakları Derneği (İHD) ve Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği (CİSST), Kocaeli 1 Nolu F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumu ile Kocaeli 2 Nolu F Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumundaki mahpusların hak ihlallerine yönelik ortak bir rapor hazırladı.

Derneklerin cezaevlerindeki mahpuslarla yaptığı görüşmelere dayanan rapora göre, mahpusların sağlık hizmeti alma hakkı ve özel yaşama saygı hakkı sistematik olarak ihlal ediliyor.