Siteye Eklenen Tüm Yazılar

Zindanda Ağlayan Zaman

Lakin onlar Beş bin yıllık Eril tarihleriyle geldiler 

Çocukluğunun kutsallığından Masmavi masumiyetinden 

Yüzünün özgürlük atlasından Gözlerinin nehir ışığından 

Ve varlığının yaşam aydınlığından kopmuş Üstüne üstüne geldiler

 Beyinleri kanlı uygarlık haritasıydı Yürekleri iktidar tecavüzlü 

Ve hain ve çürüktü 

Yalancı Kurnaz 

Katildiler 

Sana düşman 

Yaşama düşman 

Özgürlüğe düşman 

Bize düşmandılar 

Bir tek paraya dost idiler 

Tutsak şair yazdı. "Mapusta üretmenin en büyük, en derin özgürlük olduğunu bilirsiniz..."

20.01.2025 Sevgili Mamoste, Merhaba… Yalnızlığın yoğunlaştıran, derinleştiren, çoğaltan ve oluşturan zamanın sevgi ve yakınlığıyla sana ve tüm emekçi arkadaşlara, dostlara selam, sevgi ve hürmetler. Bu yoğunlukla sağlıklı, sıhhatli, her anlamda gayet iyi olmanı-zı yürekten diliyorum. Mamoste, son iki gönderini aldım, erkenden haberdar etmek için öncesinden bir faksla misafirliğine gelmiştim. Umarım ulaşmıştır.

25 Yıldır tutsak olan yazar Haydar Demir'in yeni öykü Kitabı yayınlandı: "KOKULU RÜZGAR"

Haydar Demir; 1967 Ankara doğumludur. Hacettepe Üniversitesi Türkoloji Bölümü’nü bitirmeden ayrılıp metal sektöründe çeşitli fabrikalarda işçi olarak çalıştı. 1999 yılında İskenderun’da tutuklandı ve müebbet “ceza” aldı. 25 yıldır…

Fikret Karakoç yazdı: "Siz dostların, canların yürek büyüklüğü beni her defasında paklıyor"

27.01.2025

Sevgili Mamostem

Merhabalar;

              Bu zemheri kışın soğuğunda, yüreğimizi ve ruhumuzu ısıtan büyük dostluk, sevgi demeti ve soylu vefanın imbiğinde süzülen kutsal yoldaşlık sıcaklığıyla sizleri kucaklıyor selamlarımı, sevgilerimi ve saygılarımı sunuyorum.

İHD ve TİHV ocak ayı hak ihlalleri raporu: 2024 yılını mumla arayacağız

TİHV Dokümantasyon Merkezi’nin tespitlerine göre; 2025 Ocak ayı, özellikle basın özgürlüğüne ve gazetecilere yönelik baskıların ve ihlallerin çok yoğun yaşandığı bir ay oldu..

 

İnsan Hakları Derneği (İHD) ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV), ocak ayı  İfade, Toplanma ve Örgütlenme Özgürlükleri İhlal Raporu’nu açıkladı.

TİHV Dokümantasyon Merkezi’nin tespitlerine göre; 2025 Ocak, özellikle basın özgürlüğüne ve gazetecilere yönelik baskıların ve ihlallerin çok yoğun yaşandığı bir ay oldu.

Meral Remziye Turmuş yazdı: "Haftada iki kere aramaya geliyorlar, taş üstünde taş bırakmıyorlar."

"haftada iki kere aramaya geliyorlar, taş üstünde taş bırakmıyorlar. Tüm yaşamınızın bir odada olduğunu ve haftada iki kere hırsızın girip, odayı yerle bir ettiğini düşünün. (...) Son aylarda her geldiklerinde eşyalarımıza el koymaya da başladılar. Zaten az eşyamız var. Bir de iki günde bir gelip, bir şey almadan gitmiyorlar. (...) Son aylarda her geldiklerinde eşyalarımıza el koymaya da başladılar. Zaten az eşyamız var. Bir de iki günde bir gelip, bir şey almadan gitmiyorlar. (...)  Saldırılar çok fazla. Nefes bile alamaz hale geliyoruz.

Mahpusların Temizlik Maddelerine Erişim Sorunları

Hapishanelerdeki tutulma koşullarına dayalı olarak ortaya çıkan hak ihlalleri yaşanan ekonomik kriz ile birlikte gittikçe artmaktadır. Ceza sistemi içerisinde yeni bir ceza mekanizmasının işlendiği hapishanelerde mahpusların her insanın sahip olduğu en temel haklardan mahrum bırakılması ya da bu hakların elinden alınması sonucu yaşadığı hak ihlallerinin ortadan kaldırılması için insan haklarının önemi dikkate alınarak düzenlemelere gidilmesi gerekmektedir.

"Bakırköy hapishanesinde kadınların mahremiyeti sıfırlandı..."

Bu Bakırköy Kadın Kapalı Hapishanesi’nde tutulan mahpus (öykü yazarı) Remziye Meral Turmuş’un sesi. Sesleniyor Meral duvarların ardından: “Tüm yaşamınızın bir odada olduğunu ve haftada iki kere bir hırsızın girip odayı yerle bir ettiğini düşünün” diyor…

Bakırköy Kadın Kapalı Hapishanesi’nde neler oluyor? Hapishanelerdeki hak ihlallerine her gün bir yenisi eklenirken bir haber de Bakırköy Kadın Kapalı Hapishanesi’nden geldi.

Dışarıdan içeriye mektuplar: Soru bilmediğim yerden geldi, Çiğdem...

Ben arkadaşımı özledim. Gülmeyi, gözlerimin dolmasını, vasatlığa birlikte tahammül etmeyi özledim. Gıybetlerimizi, tüm saçmalıkların arasında hâlâ birlikte gülüp, “Ne münasebet” demeyi özledim. Ben arkadaşımı özledim. 2022’den beri sorular hep bilmediğim yerden geliyor...

 

Bêhrûz ŞÛCAYÎ YAZDI: KÖPEKLİ ARAMA TACİZİ

Bêhrûz ŞÛCAYÎ YAZDI: KÖPEKLİ ARAMA TACİZİ

“fax’ı gönderemeyince de başımız “köpekli arama” diye yeni icat edilen bir icatla belaya girmişken, bu marifetin şikayet, mahkeme ve soruşturma sonuçlarını da bekleyip beraber göndereyim diye düşündüm. Bunca gecikmeye bu nedenle katlanmak zorunda kaldık. Zaten fax’ın amacı da bu onur kırıcı saldırı ve taciz uygulaması için olduğundan, belki de göndermeme manevra-bahanesi bunun için olmuş olabilir diye de düşünmedik değil.

Vazgeçilmez ve Kısıtlanamaz Bir Temel İnsan Hakkı Olarak “Uzaklara Bakabilme” Hürriyeti!

 

"Bir gün herkesin doya doya, kana kana, içine çeke çeke “UZAKLARA BAKABİLMESİ” umuduyla..."

                                                            ***

Vazgeçilmez ve Kısıtlanamaz Bir Temel İnsan Hakkı Olarak “Uzaklara Bakabilme” Hürriyeti!

"Uzaklara Bakamamak" adlı oyunumuz Mersin'de sahnelendi: "Bir daha yaşanmaması ve yazılmaması dileğiyle..."

Kolektifimizden yazar Adil Okay'ın yazdığı, Sanatolia Kültür  Merkezi ile Görülmüştür kolektifi'nin hazırladığı  hapishane temalı  "Uzaklara Bakamamak" adlı tiyatro oyunu Mersin'de talep üzerine 2. Kez sahnelendi.

Başta seslendirenler Figen Kandemir ve Tülin Şahin ile müzisyenler Arif Adalı ve Gülhan Yağ olmak üzere emeği geçenlere, 

oyunda bizi yalnız bırakmayan dostlara, 

tutsak yakınlarına 

hasta tutuklu Çetin Tutkun’un, çıplak aramaya karşı çıktığı için şiddet gördüğü iddia edildi.

Tekirdağ F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi'ndeki hasta tutuklu Çetin Tutkun’un, çıplak aramaya karşı çıktığı için şiddet gördüğü iddia edildi.

MA’nın haberine göre, Tutkun’un oğlu Bırusk Tutkun, babasının cezaevinde baskı, kötü muamele ve ölüm tehdidiyle karşı karşıya olduğunu söyledi.

6 ŞUBAT DEPREMLERİNİN İKİNCİ YILI Cezaevinde 6 Şubat depremi: Belirsizliğin gölgesinde ağır ihlaller

6 Şubat depremlerinin ikinci yılında deprem bölgesindeki mahpusların yaşadığı hak ihlalleri hala yargılanmadı.

Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği’nin (CİSST) raporuna göre, 6 Şubat depremlerinde en az 17.600 mahpus etkilendi.

Deprem bölgesindeki mahpusların deprem öncesinde cezaevi koşulları ve infaz rejiminden kaynaklı yaşadığı ağır hak ihlalleri, deprem sonrasında temel ihtiyaçlara erişim hakkı ihlali ve şiddet nedeniyle farklı boyutlara erişti.

"2015 için ‘özgürlük’ diliyorum. Mahpuslar başta olmak üzere bütün memlekete. "

“2024 son aylarına doğru üç kitabınızı göndermiştiniz. ‘Zaman’ ve ‘sayı sınırlaması’ nedeniyle kitapları gecikerek aldım. Kitaplar için bir kez daha teşekkürler. 

Kitapların ismi ‘Arkası Yarın’, ‘Korona Günlerinde Mahpusluk’, ‘Tekel İşçisi Bir Kadının Uyanışı’. Üçünü de okudum. Emeğinize sağlık. Aklınız ve duygularınız çok güzel. Vefalı bir insansınız.”

Bülent PARMAKSIZ

2 No’lu F Tipi Hapishane

Sincan/ANKARA

Yazar İbrahim Şahin'in romanının başına gelenler: "Ağır Ceza Mahkemesi’ne itiraz ettim, değişen bir şey olmadı. ”

“Yani benim yazdığım roman sırf “bilgisayar çıktısı olup ISBN bandrolü taşımayıp yayın niteliğinde olmadığı” gerekçesi ile tarafıma verilmedi. Oysa zaten buradan Mektup Okuma Komisyonu tarafından denetlenerek “Görülmüştür” damgasıyla dışarıya gönderilmişti ve gene denetlenerek “Görülmüştür” damgasıyla tarafıma verilecekti. Ben vaziyeti aktarmak için müdürle görüştüm, sonuç değişmedi. Bunun üzerine İnfaz Hakimliği’ne yazdım, aynı sonuç. Devamında Ağır Ceza Mahkemesi’ne itiraz ettim, değişen bir şey olmadı. ”

İbrahim ŞAHİN

Mehdi Boz annesini kaybettiğini cenazeye katılmasına izin verilmediğini yazıyor

“24 Ağustos’ta annem vefat etti, cenazesine katılmak için girişimde bulundum. Elazığ Cumhuriyet Başsavcılığı beni “tehlikeli mahkum”, güvenlik açısından sakıncalıymış diye ret etti. Aile de benim cenazeye katılmam için Varto Savcılığı’na başvurmuş. Onlar da Erdoğan’ın Bitlis Mitingi varmış, güvenlik nedeniyle sakıncalı diye ret etmiş.”

Mehdi BOZ

2 Nolu Yüksek Güvenlikli Hapishane C-66 ELAZIĞ

 

22.12.2024

Merhaba

“Translar için mahpusluk şartları bütün hapishanelerde doğrudan insan hakları ihlalleri anlamına geliyor”

22 Ocak Uluslararası Trans Mahpuslarla Dayanışma Günü’nde Türkiye’deki trans mahpusların mevcut hapishane şartlarında yaşadıklarını ve yapılabilecekleri CİSST Hapiste LGBTİ+ Tematik Alan Temsilcisine sorduk.

2016 yılından bu yana 22 Ocak’ta trans mahpusların maruz bırakıldığı ihlallere karşı daha güçlü ses çıkarmak ve farkındalık yaratmak amacıyla Uluslararası Trans Mahpuslarla Dayanışma Günü adıyla çalışmalar düzenleniyor.
 

Sergi Konuşmaları: Adil Okay, Özcan Yaman, Ergül Çiçekler, Moderatör: Özlem Altunok

Adil Okay, Özcan Yaman, Ergül Çiçekler

Moderatör: Özlem Altunok

Sergi Konuşmaları

Görülmüştür Kolektifi, Redfotoğraf Grubu ve Susma Platformu işbirliğiyle hayata geçen,“Sus-ma: İçeride, Dışarıda Sansür ve Otosansür” başlıklı sergi vesilesiyle hapishanedeki politik mahpusların “içeride” yaşadığı sansürü, “dışarıdaki” ifade özgürlüğü ihlallerini Görülmüştür Kolektifi’nden Adil Okay, Redfotoğraf Grubu’ndan Özcan Yaman ve 28 yılın ardından tahliye olan yazar Ergül Çiçekler ile Özlem Altunok eşliğinde konuşmalarını aşağıdaki bağlantıdan dinleyebilirsiniz

30 yıllık mahpus Sait Zambak tahliye oldu: 'Başım dik ve onurluyum'

 

1995 yılında Balıkesir’de gözaltına alındıktan sonra Erzurum'a götürülen ve orada tutuklanan Sait Zambak, Devlet Güvenlik Mahkemesi (DGM) tarafından “Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak" iddiasıyla müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Zambak, 30 yıllık mahpusluğun ardından tahliye edildi.

İzmir Şakran T Tipi Kapalı Cezaevi’nden tahliye edilen Zambak, ailesi, Ege Tutuklu ve Hükümlü Aileleriyle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (EGETUHAYDER) ile Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) yöneticileri tarafından karşılandı.

"Sizin ve dostların mücadele yılınızı en içten dileklerimle kutluyorum. "

22.12.2024

Merhaba

Değerli arkadaşlar,

2024 yılını açlık, yoksulluk, baskı, zulüm, talan ve katliamlarla geride bırakmaya sayılı günler kala 2025 yılı halkımızın ve tüm dünya emekçi halklarının mücadele ve kavga yılı dileği ve umudu ile sizin ve dostların mücadele yılınızı en içten dileklerimle kutluyorum. 

Sevgilerimle

 

Mehdi BOZ