Müebbetlik tutsak Mircan Karaali'nin yeni romanı "Umut Kolonileri - Aşkın Sır Katibi" yayınlandı.
Mircan Karaali mahlasiyla yazan İbrahim Şahin'in "Umut Kolonileri - Aşkın Sır Katibi" adlı romanindan bir bölüm:
Mircan Karaali mahlasiyla yazan İbrahim Şahin'in "Umut Kolonileri - Aşkın Sır Katibi" adlı romanindan bir bölüm:
Dış dünya ile iletişim kurma, tutuklu ve hükümlülerin haberleşmeye saygı hakkı başta olmak üzere statüleri ile bağdaşabilen pek çok temel hak ve hürriyete referans yapmaktadır. Bazı temel hakların ön koşulu olmakla birlikte dış dünya ile iletişim, işkence yasağı ve mahpusların rehabilitasyonu ile hapishanelerin normalleştirilmesi ilkesi bakımından da bir güvence teşkil etmektedir. Peki gerçekten durum Avrupa Konseyi'ne üye ülkelerde ve Türkiye'de böyle mi?
“Türkiye’nin hapishane karnesini grafikleştiren ve kapatılmanın arttığı bir dönemde, başka bir ‘ıslah’ imkânının mümkün olabileceğini savunan ‘Hapishanesiz Toplum Arayışı’, herkesi konu üzerine yeniden düşünmeye davet ediyor."
***
23 Ocak 2021
Mide kanseri olan Hadi Yalçın'a ölümünden 3 gün önce tahliye kararı verildi. Yakınlarıyla vedalaşma hakkı tanınmayan Yalçın, Edirne'de kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdi.
Edirne Cezaevi'nde mide kanseri olan Hadi Yalçın'ın ölümünden 3 gün önce tahliye kararı verildi. Şırnak'ta olan yakınlarıyla vedalaşma hakkı tanınmayan Yalçın, Edirne'de kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdi. Eşi Zehra Yalçın, "Tedavi edilseydi yaşıyor olacaktı" dedi.
MAMA İLE BESLENİYOR
Yorgun ama imanlı bedenlerin ahlaki, vicdani itirazına, isyanına bir kez daha tanıklık ediyoruz. Bu güçlü itiraz içeriden; 7’den 70’e bu ülkede insanca yaşamak isteyenlerin tutulduğu cezaevlerinden yükseliyor.
“Korona günlerinde mahpusluk” Kapağından, içeriğine düzenlenişinden redaktesine çok iyi olmuş, neredeyse hatasız bir baskı ve gerçekten içeriye dair gerçek bir referans kitap haline gelmiş, elinize, emeğinize, yüreğinize sağlık. Sen benim adıma her cana teşekkür edersin. Tabi bu vesileyle sevgili Zafer Kıraç’a da ayrıca selam ve sevgilerimi iletiyorum. Yazısının başlığını dostum yoldaşım Doktor Ayhan’ın sözüyle başlatıp, son sözü yazdıklarımdan yaptığı alıntıyla bitirmesi doğrusu sevindirdi beni. Yararlı şeyler yazmak mutlu ediyor beni, fark edilmesi de ayrı bir sevinç kaynağı.
Yıl Ağustos ayını bulduğunda Hükümet zafer nutukları atıyordu artık. Korona’yı kontrol altına aldıklarını, melanetin belini kırdıklarını göğüs ilerde açıklıyorlar, salgınla mücadelede gösterdikleri emsalsiz başarının dünya ülkeleri tarafından parmakla gösterildiğini gururla anlatarak memleket insanını adeta şükür duasına çağırıyorlar.
Ana akım medyadan Sağlık Bakanı ve Hükümete dizilen methiyelerin ardı arkası kesilmiyor. Sınırlı sayıdaki muhalif basın-yayın organının ise sesini duyan yok.
Ben demekten sıyrılıp da geldim. Gönlümü dağlardan esen meltemlere açtım. Biliyorum ki zor olan güzel olandır. Zor olan geleceği kurandır. Zoru başarırsan hakikate varılır. Hakikate ancak aşkla uzanılır. Dünyanın sahte güzelliklerini geçtim, yalandan aşkları zor da olsa aştım. Şimdi hakikatin durağındayım. Bu yolda canım yandı, içim acıdı, çok kanadım ama kendimi buldum. Kendimi bildiğimde aşkla yol aldım ve hakikatle bir oldum.
YAŞAMI ADAMAK….
Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği’nin (CİSST) raporuna göre 23 yaşındaki tutuklu kanser hastası Mehmet Salih Filiz’in ağzından kan geliyor ve sağlık durumu kötüye gidiyor. Filiz gibi hastalıkları olan 82 yaşındaki Mehmet Emin Özkan ise alzheimer ve 5 kez kalp krizi geçirmesine rağmen tahliye edilmedi. Raporda bazı hapishanelerde tutuklu ve hükümlülerin yetersiz yemek verilmesi nedeniyle aç yattığına dikkat çekildi.
AKP’nin iktidara geldiği 2002’den 2019’a kadar cezaevlerindeki tutuklu ve hükümlü sayısı 5 kat arttı. Avukat Sarıhan ‘’Baskı sürekli daha da arttı’’ dedi. CHP’li Hakverdi ise yoksulluğa dikkat çekti.
Dilan Esen