Safiye Alağaş
DİYARBAKIR – Diyarbakır E Tipi Cezaevinde çocukları darp ettiği ve cinsel istismara maruz bıraktığı gerekçesiyle koğuş mümessili B.Ç. ve yardımcısı B.G. hakkında açılan davada mahkeme gerekçeli kararını açıklandı. B.Ç ve B.G’ye ‘eziyet’ suçundan ceza verilirken, tanık beyanına rağmen cinsel istismar suçundan ceza verilmedi.
Diyarbakır E Tipi Cezaevi’nde 2013 yılında, yaşları 15 ile 17 arasında değişen 20’ye yakın çocuğu darp ettiği ve cinsel istismara maruz bıraktığı gerekçesiyle koğuş mümessili B.Ç. ve yardımcısı B.G. hakkında Diyarbakır Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açılmıştı. Mahkeme, koğuş mümessili B.Ç. ve yardımcısı B.G.’nin cezaevinde kalan 12 çocuğa karşı eziyet suçunu işlediğine hükmederek, eziyet ettikleri her bir çocuk için sanıkları 2’şer yıl hapis cezasına çaptırdı. Her bir sanığa toplam 24’er yıl hapis cezası verilirken, cinsel istismara maruz bırakıldığını aktararak olayı açığa çıkaran A.K’nin ifadesine rağmen ‘yeterli delil yok’ denilerek sanıklara cinsel istismar suçundan ceza verilmedi.
‘Eziyet suçu var istismar yok’
İddianamede koğuş mümessili B.Ç. ve B.G.’nin aynı koğuşta beraber kaldıkları çocuklara sistematik bir şekilde işkence yaptıkları, şiddet uyguladıkları, insan onuruyla bağdaşmayan, mağdurların bedensel veya ruhsal yönden acı çekmelerine ve aşağılanmalarına yol açan davranışlar olduğu ve bu haliyle de eziyet suçunu oluşturacağı kanaatine varıldığının altını çiziyor. Gerekçeli kararda sanıkların bu nedenle çocuğa yönelik eziyet suçundan cezalandırıldığının altını çiziyor.
Cinsel istismarı suçunu görmeyen mahkeme istismar hakkındaki kararında yüklenen suçun işlediğinde dair kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği iddiasında bulunarak bu nedenle “Cinsel İstismar” suçundan beraat kararı verildiğini söylüyor.
Ne olmuştu?
Olay, 2013 yılının Ekim ayında Diyarbakır E Tipi Kapalı Cezaevi Ek Bina’da bulunan 12 numaralı çocuk koğuşunda yaşandı. İdare tarafından koğuş mümessili (temsilci) olan 1996 doğumlu B.Ç. ile yardımcısı 1997 doğumlu B.G. isimli çocuklar, koğuşta kalan yaşları 15 ile 17 arasında değişen 20’ye yakın tutuklu ve hükümlü çocuğu tehdit veya darp ederek paralarına zorla el koyarak, kendilerine karşı çıkan çocukları ise çek bas sopalarıyla dövdüğü ortaya çıkmıştı.
Olay, koğuş mümessili B.Ç. tarafından cinsel istismarına maruz bırakılan çocuğun yaşadıklarını 13 Ekim 2013’te cezaevinde görevli bir gardiyana anlatmasıyla ortaya çıktı. Muayene için hastaneye sevk edilen çocuklardan bazıları darp ve cebir olduğu yönünde doktor raporu aldı. Olayın ardından koğuştaki çocuklar, cezaevindeki diğer koğuşlara dağıtıldı. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı olayla ilgili soruşturma başlatarak, koğuşta bulunan bütün çocukların ifadesini olaydan 5 ay sonra aldı. Bu sürede ifadesi alınmayan koğuş mümessili B.G. tahliye olduğu için ifadesi alınmadı. Çocuklar koğuşta yaşadıkları kötü muameleye dair cezaevi idaresine yazdığı şikayet dilekçeleri ise kaybolduğu ortaya çıktı.
Olaydan 2 yıl sonra iddianame hazırlayan Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, “Çocuğun basit cinsel istismarı”, “Yaralama”, “Nitelikli yağma” ile suçlanan koğuş mümessili B.Ç.’nin 108 yıldan 210 yıla kadar, yardımcısı B.G.’nin ise 105 yıldan 195 yıla kadar hapis ile cezalandırılması istendi.
İddianamede, koğuş mümessili B.Ç. ve yardımcısı B.G.’nin, koğuşta kalan çocukları, sürekli olarak çek pas sopalarıyla ve zaman zaman da ayaklarına mendil tutuşturup yakmak suretiyle darp ettikleri ve koğuşta kalan bazı çocukların kıyafetlerine ve paralarına zorla el koyarak yağma suçunu işledikleri belirtildi. B.Ç.’nin aynı koğuşta kalan bir çocuğa cinsel istismarda bulunmak için baskı yaptığı belirtilen iddianamede, bir çocuğa da cinsel istismarda bulunduğu kaydedildi. Olayda ihmali olan cezaevi idaresi hakkında herhangi adli ve idari soruşturma başlatılmadı.
kaynak: Gazete Şûjin
- 3 gösterim