f 273. Oturma Hasta Tutsak Murat Aktaş Serbest Bırakılsın!

Türkiye tarihine baktığımızda iktidar sahipleri ellerindeki tüm güç ve yetkiyi kullanırken insan hakları, adalet, hukuk ve özgürlükler konusundaki pratikleri hep aynı olmuştur. Toplum ve bireyleri bir taraftan siyasal, sosyal ve kültürel anlamda dışlayıcı, ayırıcı, bölücü politikalarla etkisizleştirmeye çalışırken diğer taraftan da her türlü muhalefet karşısında devletin bütün militarist güçlerini seferber etmişlerdir.

Gözaltında kaybetmeler, faili belli cinayet ve katliamlar bu ülkede neredeyse olağanlaştırılarak mağdurların ve halkın tepki vermesi istenmemektedir. En temel hak olan yaşam hakkı dahi devletin sorumluluğundan çıkartılarak neredeyse sürekli kendisi tehdit eder hale gelmiştir.

Yıllarca birlikte, kol kola yürüyen iktidar ve güç sahibi ortakların çıkar çatışmalarının vebali, bedeli maalesef yoksul ve emekçi kesimler başta olmak üzere demokrasi ve insan hakları noktasında bir talep, duruş sergileyen sosyalist, devrimci, demokrat ve aydınlara ödetilmektedir. Bu ülkede yaşayan hiç kimsenin bir anlam veremediği gerekçelerle yaratılan Olağan üstü Hal (OHAL) nedeniyle bu toplumun hemen her kesimi tırpandan geçirilirken, asıl muhalefet eden güçler; kurgulanmış, hayali suçlarla hapse atılmışlardır. Demokrasi denilerek bir kişinin iradesine teslim edilmek istenen bu ülkenin asıl aydınlık yüzleri hapishanelerde tecrit ve işkence altındadır ve tecrit en ağır işkencelerden biri konumundadır.

2012 yılından bu yana her hafta F Tipi Hapishaneler başta olmak üzere, Türkiye hapishanelerinde yaşanan tecrit politikaları ve bu politikaların yansımalarını sizlere aktarmaya çalışıyoruz. Bunun için öncelikli olarak hasta mahpusların durumlarını, sağlığa erişimde karşılaştıkları engel ya da keyfi uygulamaları aktarmaya çalışıyoruz. Bu hafta Murat Aktaş’ın durumunu paylaşacağız sizlerle.

1974 doğumlu Murat Aktaş, 2004 yılında gözaltına alındıktan sonra tutuklanarak Metris Hapishanesi’ne götürülür. Şuan Edirne F Tipi Hapishanesi’nde tutulan Murat Aktaş’ın sağlık sorunlarının başlaması yaklaşık beş yıl önce bacak bileğinde yaşadığı yoğun ağrılarla olmuştur. Hapishane koşullarında revir, hastane, muayene, doktor olaylarına bu alanda bulunan herkes çok iyi bildiği için tanı ve tedavi için uzun yıllar geçtiğini belirtmemizin abartı olmayacağını düşünüyoruz. Yapılan ameliyatla biyopsi için ayak bileğinden alınan parça aylarca hapishane revirinde tutularak tahlil için gönderilmez. Murat Aktaş’ın onlarca dilekçe ve suç duyurusunda bulunmasıyla ve 6 ay sonra hastaneye gönderilen parçanın sonucunu almak daha zor olmuştur.

İki yıl önce kanser şüphesi ile alınan biyopsiden sonra herhangi bir tedavi yapılmayan M.Aktaş, fazla ayakta kalamıyor, yürümekte zorluk çekiyor ve yoğun ağrı çekiyor. .Ayrıca mide ve bağırsak hastalıkları nedeniyle endoskopi ve kolonoskopi yapılmış, bağırsakta nodül olduğu belirtilmiş olmasına karşın herhangi bir tedavi uygulanmamıştır.. Murat Aktaş verilen yemekleri yiyemediği için kilo ve güç kaybı yaşamaktadır.

Biz insan hakları savunucuları olarak diyoruz ki;

İnsan nerede ve hangi koşullarda olursa olsun temel hak ve özgürlüklerinden mahrum edilemez. Yaşam hakkı evrenseldir ve uluslararası sözleşmelerle güvence altına alınmıştır. Bu nedenle Murat Aktaş ve tüm hasta mahpuslaın tedavileri sağlanmalıdır. Tedavi koşulu olmayan veya tedavi edilemeyen hastalıkları olan mahpuslar çok geç olmadan serbest bırakılmalıdır.



HASTA MAHPUSLAR SERBEST BIRAKILSIN!

MURAT AKTAŞ SERBEST BIRAKILSIN!

YAŞAM HAKKINI ENGELLEMEK İNSANLIK SUÇUDUR!



İHD İSTANBUL ŞUBESİ/HAPİSHANE KOMİSYONU

Fotoğraflar: Ömür Eğribel