Yargı çıplak aramayı yargılamamak için direniyor

Haziran Direnişi’nde bir kadının karakolda çıplak aramaya maruz kalması üzerine bir hukuk savaşı başladı. M.P.B. isimli kadının avukatı Adalet için Hukukçular üyesi Özgür Urfa, polislerin yargılanması için mücadele ederken, savcılık ve hakimler polisler yargılamamak için çaba sarfediyor. Savcı ve mahkemenin polisler hakkında verdiği her ‘kovuşturmaya yer olmadığı’ kararına Avukat Urfa itiraz ediyor.

Sami Menteş - İleri Haber

Haziran Direnişi sırasında Kadıköy’de gözaltına alınan M.P.B. isimli kadının çıplak aramaya maruz kalmasının ardından M.P.B.’nin avukatı Özgür Urfa tarafından polisler hakkında suç duyurusunda bulunuldu. Suç duyurusunu inceleyen İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı ‘kovuşturmaya yer olmadığı’ yönünde karar verdi. Avukat Urfa savcılığın bu kararına itiraz etti ve İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesi, çıplak aramayı yapan polisler hakkında soruşturma açılmasına karar verdi. 

Savcılık, İstanbul Valiliği’ne yazı yazarak polisler hakkında soruşturma izni istedi ancak valilik soruşturma izni vermedi. Avukat Urfa bu sefer de valiliğin kararına idare mahkemesinde itiraz etti ancak sonuç değişmedi. Suç duyurusunu inceleyen savcılık valilik ve idare mahkemesinin kararı üzerine polisler hakkında yeniden ‘kovuşturmaya yer yoktur’ kararı verdi. Avukat Urfa savcılığın bu kararına da yine itiraz etti. 

POLİS AYAĞINI ÇATLATTI

Hatay’da Ahmet Atakan’ın katledilmesini protesto etmek için 11 Eylül 2013 tarihinde Kadıköy’de düzenlenen eyleme polis saldırdı. M.P.B. isimli kadın biber gazından korunmak için arkadaşlarıyla beraber girdikleri pasajdan polis tarafından yerde tekmelenerek gözaltına alındı. Göztepe Hastanesi’nin verdiği rapora göre M.P.B.’nin polisin darbı sonucunda ayağında çatlama meydana geldi ve ayağı alçıya alındı.  

Gözaltına alınanlar Kadıköy İskele Karakolu’na götürüldü. Karakolda Ö.Y. adlı kadın polis, M.P.B. adlı kadın eylemcinin bluzunu ve sutyenini çıkarttırdı. Sonra M.P:B.’nin sutyeninin içine elini sokup göğüslerini ‘kontrol’ etti. Sutyeni de çıkarttırdıktan sonra M.P.B.’nin pantolonu ve külotunu soyundurup dört kez çömelip kalkmasını istedi. Bu sırada kadın polis, M.P.N.’nin arkasında durdu. Sonra da öne geçip M.P.N.’nin cinsel organına baktı. 

POLİSLERİN SORUŞTURULMASINA İZİN VERİLMEDİ

Savcılık çıplak aramayı gerçekleştiren polisler hakkında kovuşturmaya yer olmadığı kararını verdi. Avukat Özgür Urfa savcılığın bu kararına itiraz etti.

İtirazı değerlendiren İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesi Avukat Urfa’nın itirazını kabul ederek polisler hakkında soruşturmanın yapılmasına karar verdi. Polislerin soruşturulması için savcılık tarafında İstanbul Valiliği’ne yazı yazıldı. Savcılığın İstanbul Valiliği’ne yazdığı yazıya Kadıköy Kaymakamlığı cevap verdi ve polislerin soruşturulmasına izin verilmedi.

‘ÇIPLAK ARAMA SIRADANLAŞTIRILMAYA ÇALIŞILMIŞTIR’

Kaymakamlığın kararına da itiraz eden Avukat Özgür Urfa, İstanbul Bölge İdare Mahkemesi’ne verdiği dilekçede “Kamera kayıtlarının incelenmesinde suça konu aramanın çıplak arama olması sebebiyle uzun sürmesi sabit olmasına karşılık, itiraz konusu kararda aramanın uzun süremesi müvekkili suçu gibi gösterilmiştir. Şüpheli polis memuru Ö.Y.’nin ve Kaymakamlığın kararında belirtildiği üzere çıplak aramanın yapıldığı inkar edilmemiş ve tevil yollu ikrar edilmiştir. Çıplak aramanın üst arama yönetmeliğine uygun olduğu belirtilerek suça konu eylem sıradanlaştırılmaya çalışılmıştır” ifadelerini kullandı. Avukat Urfa’nın itirazını ise İstanbul Anadolu 5. Sulh Ceza Hakimliği yine reddetti. 

‘İŞKENCEYİ SORUŞTURMAK İZNE TABİ DEĞİLDİR’

Savcılık mahkemenin kararı üzerine tekrardan kovuşturmaya yer olmadığı kararı verdi. M.P.B.’nin avukatı Özgür Urfa ise adalet savaşını devam ettirerek savcılığın bu kararına da itiraz etti. Urfa verdiği son dilekçesinde “Şüpheli polis memurları suçlarını inkar etmemekte aksine çıplak arama işleminin yasal olduğunu belirterek adeta suçlarını her fırsatta ikrar etmektedirler. Bu nedenle şikayete konu olay özelinde de şikayet dilekçemizde belirttiğimiz hususlar göz önünde bulundurularak gerekli soruşturmanın yürütülüp şüpheliler hakkında kamu davası açılması gerekmektedir. İşkence ve Eziyet suçları şüphelilerin görevleri olmayıp bu nedenle soruşturulması ve kovuşturulması da izne tabi değildir. Soruşturma izni şüphelilerin görevleriyle ilgili suçlarla sınırlıdır” ifadelerini kullandı.

Kaynak: www.ilerihaber.org