İstanbul’da Bakırköy ile Kocaeli Gebze’deki kadın hapishanelerinde de kadın siyasi tutsakların Silivri’de yeni açılan F Tipi (Yüksek Güvenlikli) hapishaneye zorla sevkleri gündemde.
Bakanlık genelgeyle hapishaneleri tasnifledi
Bu saldırı hazırlığı karşısında Bakırköy Kadın Kapalı Hapishanesi önünde yaptıkları eylemle konuyu gündeme getiren Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) İstanbul Şubesi “Yeni bir ‘Hayata Dönüş’e izin vermeyeceğini” ifade ederek bu uygulamaya karşı mücadele çağrısı yaptı.
Adalet Bakanlığı’nın yayınladığı genelgeye ilişkin görüşlerini aldığımız ÇHD İstanbul Şubesi Hapishane İzleme Komisyonu üyesi Av. Günay Dağ, Adalet Bakanlığı’nın yayınladığı yeni genelgeyle hapishaneleri sınıflandırdığına dikkat çekti.
Bakırköy Hapishanesi’nde kalan kadın siyasi tutsakların başka bir hapishaneye sevk edilmelerinin son birkaç yıldır dillendirildiğini dile getiren Dağ, Silivri’ye sevk yapılacağının söylendiğini, ancak bugüne kadar Silivri’de yüksek güvenlikli yani F tipi bir hapishane olmadığını vurguladı.
“Yakın zaman önce oraya F tipi hapishane yaptılar” diyerek sözlerini sürdüren Av. Günay Dağ, ilk etapta bu hapishaneye Ümraniye, Metris, Maltepe ve Silivri’deki F Tipi olmayan diğer hapishanelerden erken siyasi tutsakların sevk edildiği bilgisini verdi. Dağ, buradaki yeni hapishanenin 1 ve 3 kişilik tecrit hücrelerinden oluştuğunu ifade etti.
Bakırköy ve Gebze’deki kadın siyasi tutsaklarının bu duruma itirazı olduğunu belirten Dağ, DHKP-C dava tutsaklarının tecrit hücrelerine girmeyeceklerini ifade ettiklerini aktardı. 19-22 Aralık F Tipi hücre saldırısında siyasi tutsakların aldığı tutumu bugün de sürdürdüklerini belirttiklerini ifade etti.
“Sevkler önceden tebliğ edilmez”
Dağ, bu sevk durumunun net olup olmadığı sorusunu ise şu şekilde yanıtladı:
“Resmi bir tebliğ yok. Zaten bu tür sevklerde tutuklu veya hükümlülere bir tebliğ yapılmaz. En iyi ihtimalle bir gece önce ‘yarın gidiyorsunuz’ denir. Çoğu zaman nereye gidecekleri söylenmez veya olası bir direnişi önlemek için yalan söylenir. Özellikle sürgün sevkler kaçırma şeklinde olur. Hastaneye, adliyeye götürüleceği söylenir ama o tutsak gitmek istemeyeceği bir hapishaneye götürülür.”
“Operasyon yaşanması söz konusu”
Bakırköy’de kadın tutsakların hücrelere sevk saldırısı durumunda direneceklerini deklare etmesi karşısında bir saldırı yaşanabileceğine dikkat çeken Dağ şu ifadeleri kullandı: “Bakırköy’de daha çok 19 Aralık operasyonuna benzer bir operasyonun yaşanması söz konusu. Orada özellikle DHKP-C davasından tutsak olan kadınlar Silivri Hapishanesi’ne gitmeyeceklerini, kendi iradeleriyle çıkmayacaklarını ve olası bir saldırı durumunda da direneceklerini ifade ediyorlar. 19 Aralık’taki gibi. Bu nedenle orada bu şekilde bir operasyon söz konusu.”
Gebze’deki kadın siyasi tutsakların da benzer bir saldırıyla karşı karşıya olduklarını belirten Dağ, buradaki tutsaklara daha önce bir hafta sonra sevk edileceklerinin söylendiğini ancak seçim döneminden dolayı bunun tercih edilmediğini düşündüklerini belirtti. Dağ ayrıca, tutsaklara net bir açıklama yapılmayarak bu saldırının hazırlıksız olarak gerçekleştirilmek istendiğine dikkat çekti.
“Avukatlar olarak teyakkuzdayız”
Son olarak müvekkillerinin bu saldırı karşısında direneceklerini deklare ettiğini hatırlatan Dağ, bunun aynı zamanda bir saldırı, yaralanma hatta ölüm sonucu doğuracağına işaret etti. Olası bir saldırı karşısında avukatlar olarak teyakkuzda olduklarını, hapishane önünde olacaklarını ve imkanları ölçüsünde müdahale edeceklerini belirtti. Bunun öncesinde de kamuoyunu bilgilendirmek için çalışmalarını sürdüreceklerini söyledi.
Kaynak: www.kizilbayrak.net