Bakırköy Kadın Cezaevi’nden tahliye olan Özgürlükçü Demokrasi çalışanı Pınar Tarlak, cezaevindeki baskıları anlatarak, Şivekar Ateş'in kalp hastası olmasına rağmen hücrede tutulduğunu belirtti.
Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’nden 12 Eylül’de İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ilk duruşmasında tahliye edilen Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılan Özgürlükçü Demokrasi gazetesi çalışanı Pınar Tarlak, cezaevi sürecini ve gazetecilere yönelik baskıları değerlendirdi.
Olağanüstü Hal (OHAL) bahanesi ile cezaevindeki tutsakların haklarının ellerinden alındığını söyleyen Pınar, revire gitme hakkından arkadaş ziyaretine kadar birçok hak gaspının yaşandığını belirtti. Kendilerine yönelik özel bir baskı olmasa da herkese uygulanan prosedürün kendilerine de uygulandığını vurgulayan Pınar, gazetecilerin mektuplarının da verilmediğini, bazı gazetecilerin bu konuda cezaevi yönetimine dilekçe verdiklerini ancak dilekçelere yanıt verilmediğini aktardı.
‘Dayanışma artmalı’
Tutsak gazetecilerle dayanışmanın yetersiz olduğunu kaydeden Pınar, Kürt medyasının bu tür ayrıştırıcı durumlara daha önce de tanık olduğunu dile getirdi. Duruşma günü hem yapılan destek eylemi ve hem de katılımın yetersiz olduğunu söyleyen Pınar, söz konusu Kürt basını olunca sayının azaldığına tanık olunduğunu belirtti. Pınar, bir sonraki duruşmaya kadar dayanışmanın güçlenmesi gerektiğini vurguladı.
‘Bakırköy Cezaevi’nde 100’e yakın çocuk var’
Koğuşta bulunan tutsaklar hakkında da bilgi veren Pınar, “Annesi ile birlikte cezaevinde olan 3 yaşındaki Siyabend’i unutmayacağım” dedi. “Orada bir yaşamı bırakıp geldim” diyen Pınar, şöyle dedi: “İnsan ne hissedeceğini tam olarak bilemiyor. Çocuklar asla cezaevlerinde kalmamalı. Cezaevinde 100’e yakın çocuk vardı. Siyabend için oyuncak talep ettik ancak bir buçuk ay sonra Siyabend’e verildi. Anne ve babası tutuklu olduğu için Siyabend de cezaevinde olan çocuklardan. O’nu orada bırakıp dışarı çıkmak oldukça zordu. Hiçbir çocuk cezaevinde olmayı hak etmiyor.”
‘Hasta tutsak Şivekar hücrede tutuluyor’
Cezaevindeki hasta tutsaklara değinen Pınar, “Şivekar Ateş isimli genç bir hasta tutsağın kalp rahatsızlığı nedeniyle 20 günde bir iğne olması gerekiyor. Tarsus’tan geldi ancak orada aldığı disiplin cezaları bu cezaevinde uygulanmaya başladı. Oysa Şivekar’ın tedavi edilmesi gerekiyor. Başka bir hasta tutuklu da kamuoyunda Hozan Cane olarak bilinen Saide İnanç. Her ikisinin de biran önce tedavi edilmesi gerek” diye konuştu.
İkinci duruşma Aralık’ta
Son olarak Aralık’ta görülecek ikinci duruşmaya çağrı yapan Pınar, “Gazetecilere yönelik baskılar aynı zamanda halkların haber alma hakkının engellenmesi anlamına geliyor. Bizim duruşma salonunda bize desteğe gelenlere teşekkür ediyoruz ve bu sayının artmasını diliyoruz. Bir sonraki duruşmada o salonu ne kadar doldurursak haber alma hakkımıza da o kadar sahip çıkmış oluruz.”
- 11 gösterim