Hasta mahpuslar için 202. 'F oturması' eylemi gerçekleşti.

“Tutsakların tedavi hakkı engelleniyor”

Hasta mahpuslar için 202. 'F oturması' eylemi gerçekleşti.

İnsan Hakları Derneği (İHD) tarafından hapishanelerdeki hak ihlallerine dikkat çekmek için her hafta yapılan F oturması eyleminin 202.'si bugün gerçekleşti.

Galatasaray Lisesi önünde yapılan eylemde konuşan Seza Mis Horuz “Tedavi haktır engellenemez!” sloganını Cizre'deki yaralılar için attıklarını, tecrit abluka ve yaşam hakkı ihlallerinin hapishaneler dışında da gerçekleştiğini, ülkenin bir hapishaneye dönüştüğünü söyledi. Horuz, dışarıda yaşanan ırkçı saldırganlığın hapishanelerde de boyutlanarak yaşandığına dikkat çekerek tecrit ve ablukaya karşı birleşik mücadele edilmesi gerektiğini belirtti.

Tedavi yok, sürgün var

Horuz'un konuşmasından sonra Sevil Ateş'in okuduğu basın metninde hapishanelerde İHD'nin tespit edebildiğine göre 300'ü ağır 757 hasta mahpusun olduğu belirtildi. Bunlardan biri olan Aydın Değirmenci'nin 2003-2005 arası bir buçuk yıl tutuklu kaldıktan sonra 2013 yılında tekrar tutuklanarak 14 yıl ceza aldığı ifade edildi. Değirmenci'nin geçen 3 yıl içerisinde bir çok kez sürgün edildiği belirtilen açıklamada Kastamonu E Tipi'ne sevk edildiğinde 10 arkadaşının ayrılarak adli koğuşa konulmak istendiği, verdikleri mücadele sonucu tekrar bir araya gelebildikleri anlatıldı. Değirmenci'nin 20 yıldır kalın bağırsak kanseri, 15 yıldır da kronik şeker ve yüksek tansiyon hastası olduğu belirtilen açıklamada tedavi için Ankara Numune Hastanesi'ne götürüldüğü ancak 4-5 saatlik yolun 12 saatte gidilmesi sonucu sağlık sorunları yaşadığı, tedavisinin düzenli yapılmadığı ifade edildi. Samsun Vezirköprü M Tipi'ne sürgün edildikten sonra hastaneye gidişlerde aynı işkencenin yaşandığı, kelepçeli tedaviyi kabul etmediği için ring aracında askerlerin saldırısına uğradığı belirtildi. Değirmenci'nin onkoloji servisinin bulunduğu hastanelere yakın bir hapishaneye sevk edilmek isterken Ordu E Tipi'ne sevk edildiği belirtilen açıklamada hapishanede kalorifer dairesinin yanındaki odada tutulmasından kaynaklı kömür ve dumandan zehirlenme tehlikesi geçirdiği, oda değişikliği talebinin kabul edilmediği dile getirildi. Açıklamada başka mahpusların da “güvenlik yok” gerekçesiyle hastaneye sevklerinin yapılmadığı belirtildi.

Açıklamadan sonra Değirmenci'nin gönderdiği mektup okundu.

Eylemde “Hasta mahpuslar serbest bırakılsın!”, “İnsanlık onuru işkenceyi yenecek!”, “Adli Tıp elini mahpuslardan çek!”, “Susma suça ortak olma!” sloganları atıldı.

Kaynak: Kızıl Bayrak / İstanbul, kizilbayrak.net

Fotoğraflar: Ömür Eğribel