BASINA VE KAMUOYUNA
Biz insan hakları savunucuları, ''Tecrit Öldürüyor, F Tipi Hapishaneler Kapatılsın'' diyerek 190 haftadır yetkililere
sesleniyoruz. Hapishanelerde yaşanan hak ihlallerini, tecriti, sağlığa erişim hakkının önündeki engelleri sizlerle
paylaşırken, hasta mahpusların durumuna dikkatleri çekerek ağır hasta mahpusların koşulsuz ve zaman yitirmeden
serbest bırakılmalarını istiyoruz.
Bunun sağlanması için .Adli Tıp Kurumu'nun tek yetkili kurum olmasına son verilerek, tam teşekküllü bölge,
Üniversite hastanelerinin tanınmasını istiyoruz. Hastalık konusu insanidir ve siyasi hesaplar yapılarak tahliye edilme-
yen mahpuslara karşı insanlık suçu işlendiğini hatırlatıyor ve Onlar'ın yalnız olmadığının bilinmesini istiyoruz.
Bugün, gündeme aldığımız hasta mahpus, geçmişini hatırlamayan, geleceğin farkında bile olmayan bir kişi.
Mehmet Ali Çelebi, 52 yaşında. 1991'de tutuklanıp Bayrampaşa Hapishanesi'ne götürülür. Eskişehir'de açılan,
insan hakları savunucularının bile ''tabutluk'' olarak nitelendirdiği ve sonradan F Tipleri'nin provası olduğu anlaşılan
hapishanenin kapatılması için 1996'da açlık grevi ve ölüm oruçları eylemine katılır. 69 günün sonunda ciddi sağlık
sorunları yaşar. W.Korsakoff ve şizofren tanısı konan M.Ali Çelebi 4 yıl sonra tahliye edilir. Dışarı çıktıktan sonra da
hastalığı ilerlemeye devam eden M.Ali Çelebi, 2005 yılında askerliğe uygunluğunun tesbiti için Ankara, Gülhane
Askeri Tıp Akademisi (GATA) ve Askeri Tıp Fakültesi Eğitim Hastanesi' nde tetkik ve tedavisi yapılır. Sağlık Kurulunun
düzenlediği rapora göre, Wernike korsakoff hastalığınınsüreklilik kazandığı ayrıca kronik organik ruhsal bozukluk ve
kronik psikotik bozukluk (şizofreni benzeri) tanısı konur.
Buna karşın, davası sonuçlanan ve ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilen M.Ali Çelebi tekrar hapishaneye
götürülür. 2009 yılında Bolu F Tipi Hapishanesi'nden Bolu İzzet Baysal Üniversitesi hastanesi'ne sevk edilir.Düzenlenen
sağlık raporuna göre: ''Hastalığının yeni bilgiler öğrenme olanağını kaldıran bu nedenle zaman geçtikçe bilincinin azalacağı
ve güncel uyumu bozacak türde, iyileşmeyecek özellikte kalıcı bir zihin hastalığı olduğu, amnestik sendromu olan bir kişinin
dış dünyadan uyarının yetersiz olduğu bir ortamda kalmakla hastalık gelişiminin hızlanacağı...vb'' tanıları yazılıdır. Yani,
M.Ali Çelebi'nin hastalığının iyileşemeyecek özellikte olduğu ve dış dünyadan uyaranın olmadığı koşulllarda hastalık ilerlese
bile ölümcül risk ifade etmediği için 'hapishanede kalamaz'raporu verilmemiştir..
Şubat 2013 yılında infaz erteleme talebine, Bolu Cumhuriyet Başsavcılığı, iyileşemez hafıza sorunu ve şizofreni olmasına
rağmen ''toplum güvenliğini tehlikeye sokabileceği'' kanaati ile tahliyesini engellemiştir.
Tekirdağ 2 nolu F Tipi Hapishanesi'ne sevk edilir Kasım 2013'te. Tekirdağ Devlet Hastanesi'nin düzenlediği 17.02.2014
tarihli rapora göre de, Hafif bilişsel bozukluk teşhisi ile ''hayatını ceza infaz kurumunda yalnız idame ettirebilir'' kararı verilmiştir.
Buraya kadar yazdıklarımızı yani raporlar arasındaki çelişkileri değerlendirmek elbette konunun uzmanlarına düşer ancak
raporlara teknik olarak bile baktığımızda, İzzet Baysal Ünv.Hastanesi'nde yaklaşık 2 ay süren bir gözetimden sonra rapor dü-
zenlenirken, Tekirdağ Devlet Hast.2 gün içinde sıradan bir tedavi ile tanı koymuştur.
M.Ali Çelebi'nin durumunu, yaşamını komisyonumuza ve basına yazan hücre arkadaşlarının izlenimlerini paylaşmak
istiyoruz. '' M.Ali Çelebi yaşananları çok çabuk unutuyor, yeni bilgi kaydetmiyor, günlük ve anlık hiçbirşey hatırlamıyor. En son
ne yedi, ne zaman banyo yaptı hatırlamıyor. Eskiyi silmiş, yeniyi kaydetmiyor.Kimseye güvenmiyor, çevresindeki insanları
ajan, işbirlikçi olarak görüyor Şunu yap veya yapma diye yönlendirmelerimiz olmazsa tek başına yaşını idame ettirmez'' diyen
Erdener Demirel ve ''Tekirdağ 2 Nolu F Tipi Hapishane İdaresi, son üç aydır M.Ali Çelebi'ye tecrit içinde tecrit uyguluyor;
sohbet hakkını gasp ediyor, kendi yaşamını hiç bir şekilde idame ettiremediği için yardımcı olma çabalarımız da engelleniyor
Örn:her ay sohbet arkadaşları değişsin ya da 2*3 ayda bir farklı hücrede kalsın'' diyen Muhammet Akyol 'un duyarllılığını,
endişe ve kaygılarını çok iyi anlayabiliyoruz.
M.Ali Çelebi'nin en kısa zamanda tam teşekküllü bir hastanede (Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi gibi)
yeterli gözetim ve tedavi yapılmalıdır. Bunun yanısıra, fiziksel ve psikolojik olarak ciddi rahatsızlığının hapishane
koşullarında bir işkenceye dönüşmesine son verilerek tahliye edilmesini istiyoruz.
Tedavi Haktır Engellenemez!
İnsan Haklarıyla İnsandır!
Mehmet Ali Çelebi Serbest Bırakılsın!
İNSAN HAKLARI DERNEĞİ İSTANBUL ŞUBESİ
HAPİSHANE KOMİSYONU
07.11.2015
Fotoğraflar: Ömür Eğribel
- 6 gösterim