F 170. Oturum: HÜSEYİN ARSLAN SERBEST BIRAKILSIN

BASINA VE KAMUOYUNA 20.06.2015

İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu olarak F oturmamızın bu hafta 170.sini gerçekleştiriyoruz.

170.haftadır hapishanelerde ölüme gün sayan ağır hasta mahpusların durumunu aktarıp, yetkilileri görevlerini yapmaya çağırıyoruz.

Ne yazık ki yetkililer “kör, sağır ve dilsizi” oynamaya devam ediyorlar… Onlar politikalarını yasalar üzerinden değil, kin ve intikam duygularıyla belirledikleri için mahpuslar adım adım ölüme yaklaşıyor ve her gün biri aramızdan ayrılıyor.

Egemenler, tecriti yalnızca hapishanelere getirmediler, toplumunda hafızalarını köreltip, kendi günlük sorunlarına hapsederek yalnızlaştırıp, duyarsızlaştırdılar. Ve artık gizli, saklı değil, hepimizin gözleri önünde hasta mahpusları ağır ağır öldürüyorlar.

Bugün 282’si ağır, 720 hasta mahpus, kimsenin acımasını, insafını beklemiyor. İnsan olmanın getirdiği yasal haklarının verilmesini onurluca, direnerek talep etmeyi sürdürüyorlar.

Biz insan hakları savunucuları da, tüm hasta mahpuslar serbest bırakılana ve hapishanelerde ki hak ihlalleri durduruluncaya dek onların sesi olmayı sürdüreceğiz.

170.haftada Malatya E Tipi Hapishanesinde bulunan Hüseyin Aslan’ın sesi olacağız. Aslan henüz 35 yaşında beş çocuk babası. 1999 yılında hastalanmış. Anksiyite bozukluğu tanısı ile tedaviye başlanmış. 2002 yılında tedavi gördüğü Lice Hastanesi, tedaviye dirençli anksiyite bozukluğu nedeniyle kapalı alanda kalması sakıncalıdır raporu vermiş. Diyarbakır Devlet Hastanesi, % 60 iş göremez raporu vermiş. Aynı yıl, askerlik muayenesinde tanı doğrulanmış ve askerliği bir yıl ertelenmiş. Bir yıl sonra, 30 ay sürecek olan firar, askeri cezaevi, Gata Hastanesi arasında işkenceye dönüştürüldükten sonra çürük raporu verilerek serbest bırakılmış.

2010 yılında, bir itirafçının gizli tanıklığıyla, 30 yıl hapse mahkum edilmiş. Kapalı alanda bulunduğu ve düzenli tedavisi yapılmadığı için sağlık durumu her geçen gün ağırlaşmış. Yapılan ceza erteleme talebine ATK olumsuz rapor vermiş. Birkaç ay önce avukatı yeniden ceza erteleme talebinde bulunmuş. ATK sevklerinin nasıl işkenceye dönüştürüldüğünü, abisi Hasan Aslan, derneğimize başvurusunda şöyle anlatıyor; “Sevk için ATK’ya getirilip, geri götürülürken, kapalı alanda kalamaz raporlu bir hastayı yol boyu ve hastane önlerinde saatlerce ring aracında tutuyorlar. Sincan ve Bolu Hapishanelerinde kaldığı birer gün boyunca yemek vermemişler. ATK raporu süreci bir işkence yöntemi olarak kullanılmaktadır. Hüseyin’in sağlığı bu yollarda iyice bozuluyor.”

Yetkililere sesleniyoruz! Hasta mahpusların ceza erteleme hakları önündeki tüm engelleri kaldırın. Engelleriniz mahpusların ruh ve beden sağlığını parçalıyor ve öldürüyor…

HÜSEYİN ASLAN SERBEST BIRAKILSIN!

HASTA MAHPUSLAR SERBEST BIRAKILSIN!

İNSAN HAKLARI DERNEĞİ İSTANBUL ŞUBESİ

HAPİSHANE KOMİSYONU

Fotoğraflar:Ömür Eğribel