Eskişehir Cezaevi'nde tutukluya işkence

Eskişehir Cezaevi'nde tutulan Adem Alp isimli tutuklu, İHD Cezaevi Komisyonu'na gönderdiği mektubunda, cezaevinde "Acil Müdahale" olarak tanınan yirmi kişilik bir gardiyan grubu tarafından elleri ve ayakları bağlanarak, bayıltılana kadar işkence gördüğünü savundu. Ağrı doğumlu Alp, Kürt olduğu için cezaevi tarafından işkenceye maruz kaldığını söyledi.

DİHA’nın haberine göre, 29 Şubat 2012 tarihinden bu yana Eskişehir Cezaevi'nde tutulan Adem Alp adlı tutuklu, revire çıkmak istediği için cezaevinde "Acil Müdahale", "TİM" adlarıyla anılan gardiyanlar tarafından bayıltılana kadar işkence gördüğünü savundu. İşkence mağduru Alp, yaşadıklarını İnsan Hakları Derneği (İHD) Cezaevi Komisyonu'na gönderdiği mektupta anlattı. 9 Mart günü revire gitmek için yazdığı dilekçenin Suat isimli bir cezaevi yetkilisi tarafından buruşturularak geri iade edilmesinin nedeni sormak için mazgala yöneldiğini ardından gardiyanın mazgalı sert bir şekilde kapatması sonucu sıkışan eline kurtarmak için mazgalı itmeye çalıştığında gardiyanlardan bir tanesiyle mecburen temas ettiklerini aktaran Alp, bunun üzerine kendisine işkence yapıldığını anlattı.

'Yaklaşık 20 gardiyan saldırdı'

Mazgalda elinin sıkışmasının hemen ardından cezaevinde "Acil Müdahale" ve "Tim" adıyla bilinen yaklaşık 20 kişilik bir grup ile Turan Oleroğlu ve Mesut Türe adlı gardiyanların kendisini koğuştan dışarıya çağırdığını belirten Alp, yaşadıklarını şöyle anlattı: "Beni koğuştan çıkartıp koridorda bulunan kameraların önünde darp etmeye başladılar ve darp ederek götürdüler. Bu durum kameraların görüş açısı dışında kalan yerlerde daha da şiddetleniyordu. Beni zorla ve darp ederek, disiplin odalarının (hücrelerin) bulunduğu bölüme getirip odaya soktular. 'Seni öldüreceğiz, burada adalet biziz' diyerek beni sopalarla 1 saat dövdüler. Koğuşumdan çıkarıldığımda zaten ters kelepçe takmışlardı. Hücrede de ayaklarımı plastik kelepçe ile bağladılar. Tamamen hareketsiz ve savunmasız kalmıştım. Arada sırada üzerime su döküp tekrar dövmeye devam ettiler. Orda bir süreli baygınlık yaşadım. Kendime geldiğim zaman beni alıp en başta kurumda olmadığını söyledikleri doktor Sibel Ünal'ın odasına götürdüler."

Yaşadığı işkencenin ardından hastaneye götürülmediği belirten Alp, bir sonraki gün revire götürüldüğü ardından vücudunda oluşan morluklar nedeniyle sevk edildiği Eskişehir Devlet Hastanesi'nde detaylı bir darp rapor aldığını aktardı.

Kürt olduğu için işkence gördüğünü belirten Alp, bir çok arkadaşının bu tür uygulamalara maruz kaldığı ifade etti.

İşkence mağduru tutsak, yaşadığı olayın ardından kendisi hakkında cezaevi yönetimi tarafından soruşturma açıldığını ve olaya ilişkin yazdığı birçok mektubun cezaevi dışına çıkartılmadığını belirtti.

'Çocuğumun sevkini istiyorum'

Konuya ilişkin olarak DİHA’ya konuşan, Alp'ın babası Abdülhamit Alp da, cezaevi yönetiminin olayın üstünü kapatmayı amaçladığından dolayı, oğlunun işkence gördüğünü, kendisinin olayı Mayıs ayında öğrendiğini belirterek, şunları ifade etti: "Çocuğumun yaşadığı işkence için davacı oldum. Çocuğumun bana gönderdiği mektupları Adalet Bakanlığı'na gönderdim ama hiçbir sonuç çıkamadı. Çocuğum hala gardiyanlar tarafından baskı altında. Ağrılı olduğumuz için de bunu yapıyorlar. Psikolojisi bozulmuş, hayatı tehlikeden korkuyoruz. Ben çocuğumun sevkini bize yakın bir yere gelmesini istiyorum. Çocuğum sevk için dilekçe yazığında 'Sizi Edirne'ye süreceğiz' diye tehdit ediyorlar. Ben gidip gelemiyorum. 3 yılda sadece 2 kere gördüm."

Yaşanan işkence dolayısıyla Alp'in ailesinden başvuru aldıklarını belirten İHD Cezaevi Komisyonu üyesi Necla Şengül, konuya Adalet Bakanlığı'na taşıdıklarını ve takipçisi olmaya devam edeceklerini belirtti. Şengül, son zamanlarda cezaevlerinde yaşanan işkencelere dikkat çekerken, Osmaniye ve Sincan cezaevlerinden gelen işkence haberlerinin bu duruma kanıt olduğunu söyledi.

Kaynak: www.kizilbayrak.net