Ne dünyada ne ülkemizde ilk olmayan, bedenini sonucunu bile bile açlığa yatırmak kolay değildir.
Bir dönem yaşadıklarıma dayanamayıp kendimi açlıkla öldürmeye çalışmıştım.
Kafka'nın "Açlık Cambazı" öyküsünde olduğu gibi arkadaşlarım gelip gidiyor, acıyarak bakıp kendi dünyalarına dönüyorlardı.
Kimi kanser olmuş zavallı diyor, kimi dua edip üflüyor, kimi yiyemediğime inanmıyordu.
Otuz sekiz kiloya düşmüş, yardımsız kalkamaz olmuştum. Annem kaşıkla süt dökmeye çalışıyordu ağzıma.
Dünya acımasız, insanlar bencil, duyarsız, tecavüzcü ve kötülerdi.
Okulların açılış tarihi yaklaşıyor, öğrencilerim bekliyordu.
Artık toparlanmalı ve onların beynini aklın ışığı yüreklerini ise sevgiyle beslemeliydim.
Sonra ölüm oruçları başladı. Arka arkaya bedenler eriyip gitti. Sağ kalanlar Korsakoff hastalığıyla boğuştular.
Hayata Dönüş operasyonunda, komşularım gittikleri seyahatleri, aldıkları giysileri ve kumarda ne kadar harcadıklarını anlatırken elimden hiç bir şey gelmemenin acziyle kıvranıyordum.
Ölüm orucu yerine Açlık Grevi demeyi tercih ediyorum. Oruç gibi dinsel çağrışım yapan sözcüğü eylemi yapanlara uygun görmediğim için.
Açlık grevini yazan bir arkadaş suskunluğu kabul edemiyor, haklı olarak da yazar ve sanatçılar nerede diye soruyor.
Ben buradayım, cezaevinde mektup arkadaşı olan biri olarak da yapılan haksız uygulamaların, işkence ve tacizlerin sona ermesini istiyorum. Özgürlüklerine el koyabilirsiniz insanların ancak onurlarına dokunamazsınız.
İktidar toplumun sessizliğine güveniyor.
Çoğunluk ses çıkarmaz biliyorum. Çoğunluk sadece kendi çıkarını düşünür, korkaktır, ödü patlar başına bir şey gelecek diye.
Bir arkadaşım babasının öğüdünü söylemişti yıllar önce. Konuşma-Duyma-Çalışma.
Yazar sorumluluğu olarak sesleniyorum. Cezaevlerinde yaşanan hak ihlalleri, Açlık grevleri sona erdirilsin.
İnsan Hakları anıtı önünde devam eden işimi istiyorum eyleminde de yirmi beşinci gün.
İnsanları ihraç edip açlığa mahkum etmek nasıl bir akıl nasıl bir vicdan.
Devlet insan için vardır ve hukuk devletinde insanlara işkence, baskı yapılmaz, işinden edilip sokağa bırakılmaz.
....
Göksu
Kaynak: Dev Haber
- 5 gösterim