Hüseyin Aykol

Toplamda 30 yılı aşkın süredir tutuklu bulunan, Adana Kürkçüler F Tipi Kapalı Cezaevi’ndeki Wernicke Korsakoff hastası Kemal Özelmalı, "cezaevinde kalamaz" raporu olmasına rağmen tahliye edilmiyor. Koğuş arkadaşları, Özelmalı’nın tahliye talebiyle başladığı açlık grevinde bir ayı geçtiğini iletti. Aynı zamanda bağırsak, böbrek sancısı, prostat, idrar tutamama, görme ve duymada azalma, denge bozukluğu, kol ve bacaklarda uyuşma rahatsızlıklarını yaşayan Özelmalı’nın Adli Tıp Kurumu’na sevki için Adana Cumhuriyet Başsavcılığı’na yapılan başvuruda sonuç alınamadığı belirtildi.

Adı Nazlı Soglin. 1989 doğumlu. Dört ayrı dosyadan almış olduğu toplam 23 yıl hapis cezası ile hükümlü bulunmakta. Yaklaşık 10 yıldır cezaevinde. Bu süre içerisinde birçok hastalığa da yakalandı. İHD'ye gönderdiği mektupta özetle şöyle diyor:

Bu hafta bana Van’dan gelen bir mektup, tam on ay önce yazılmış. Nitekim mektupta, Van Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nin Şubat 2018 tarihli hak ihlalleri raporu var. Taner Korkmaz tarafından kaleme alınan rapordaki kişiler halen oradalar mı, bilemiyorum; ancak yazılanların halen çözüme kavuşamamış sorunlar olabileceğini düşünerek, burada değinmek istedim. Rapor özetle şöyle:

Meral Dönmez’den açlık grevi

Meral Dönmez, iki yıldır cezaevinde bulunuyor. Önce Bakırköy, sonra Silivri ve ardından da Şakran Cezaevi'ne konuldu. Hakkında verilen "uzun süreli yolculuk yapamaz" raporuna rağmen, 30 Temmuz 2018 günü Tarsus T Tipi Kadın Cezaevi'ne sürgün edildi.

"Uzun süreli yolculuk yapamaz" raporu verilmesinin nedeni şöyle: 2013 yılının 1 Mayıs'nda polislerin attığı gaz fişeğinin başına gelmesi nedeniyle beyin travması geçirdi ve yoğun bakımda kaldı. Hekimler, başına böylesi bir darbe daha alması halinde yaşamını yitireceğini söyledi.

Bu köşeyi neredeyse 15 yıldır hazırlıyorum. Bu süre içinde haftalıkları da sayarsak, 30'a yakın gazetede çalışmak zorunda kaldım. Ancak bu köşeyi bir şekilde çalıştığım tüm günlük gazetelere taşıdım.

Birkaç ay önce, çoğu İzmir-Şakran T Tipi Cezaevi'nden, Düzce T Tipi Cezaevi'ne sürgün edilen 22 kişi üç ayrı odada kalıyordu. Şimdi hepsi tek odaya toplanmış. Önceki üç oda aslında üç kişilikti ama o zaman sekiz kişi kalıyorlardı. 5 Eylül 2018 günü taşınılan oda taş çatlasa 14 kişi alabilir olmasına rağmen, 22 kişinin hepsi orada tutuluyor. Dört kişi yerde yatmak zorunda kalmış. Ancak bırakın başka hususları, odadaki hava bile burada kalan insanlar için yetersiz aslında.

Mehmet Bayram, 70 yaşında bir insan. Yaşadığı rahatsızlıklarla ilgili olarak Adalet Bakanlığı'na dilekçe yazdı ve cezasının ertelenerek, dışarıda tedavi olmak istedi. Bunun üzerine hastalıklarının tespit edilmesi amacıyla doktor kontrollerinden geçirilip, hakkında bir heyet raporu hazırlandı. Akhisar Devlet Hastanesi'nden verilen raporda birçok hastalığına değinilmedi. Örneğin en önemli rahatsızlıklarından biri olan hipertansiyona yer verilmedi. Kalp ve prostat hastalıklarından bahsedilmedi.

Siyasi düşünce ya da faaliyetlerinden dolayı hapse atılmış kişiler başta olmak üzere, mahpusların cezaevlerindeki zamanlarını değerlendirmedeki en önemli unsurlardan biri kitaptır. Haber ya da dinlence için televizyon izlense de, radyo dinlense de, herhalde kitabın yeri bir başkadır. Dahası içeride açık lise ya da açık yüksek okullarda okuyanlar da, ders kitaplarına ihtiyaç duymakta.

Tarsus Cezaevi'nden 28 kadın mahpus, 1 Ağustos 2018 günü, Kayseri-Bünyan Kadın Kapalı Cezaevi'ne sürgün edildi. Bunlardan 18'i yan yana iki koğuşa konulurken, diğer 10 kadın mahpusun cezaevinin neresinde olduğu bilinmiyor ve onlardan hiç haber alınamıyor.