Tutsak yazar Seyit Oktay'dan mektup var: "Üç hücre cezası aldıkları için, yandı infazları Cahit Cadiroğlu ile Aydın Değirmenci..."

 

“Bu kadar kötülüğün, bencilliğin, bireyciliğin, çıkarcılığın velhasıl toptan modernite etkisinin her türlü yansıması ve olumsuzluklarına karşı dostların yüreklerinden oluşan bahçe çölde vaha, denizde ada gibi.  (…)Tabi, aşka da zaman ayırmak gerek tıpkı senin de bir çalışmanda dile getirdiğin gibi…”

Seyit OKTAY.  T-Tipi Cezaevi B1-7. TOKAT

 

***

Merhaba Adil Hocam                                                   

30 Mayıs 2022

Her şeyden önce selam, sevgi ve saygılarımı iletiyor, ailecek iyi olmanızı diliyor ve görülmüştür ekibini de içtenlikle selamlıyorum. Çok büyük emek ve çaba sahibi güzel canlar, içten dostlardır onlar. Bu hayatta hiçbir şeyin yoksa dostlarının olması her şeyinin olduğu anlamına gelir. Hayatımın her evresinde onların, dostlarımın kolaylaştırıcı, güzelleştirici, sevgi dolu etkilerini hep hissettim. Sizler de onlardansınız.

                Bu kadar kötülüğün, bencilliğin, bireyciliğin, çıkarcılığın velhasıl toptan modernite etkisinin her türlü yansıması ve olumsuzluklarına karşı dostların yüreklerinden oluşan bahçe çölde vaha, denizde ada gibi. Her şeysiz kalsanız da dostuz kalmayın, çünkü yaşamın herhangi bir evresinde mutlaka kaygısız, güven dolu ve hesapsız, yürek dolusu bir sevgiyle başını omzuna dayamaktan imtina etmeyeceğin insanlardır dostlar, onlarsız kalmayın. Dost; meyve veren ama karşılığında hiçbir şey istemeyen ağaç gibidir sevgi, ilgi, dayanışma, paylaşım, empati, sempati, sinerji ve daha bir çok duygu ve düşüncenin hayatımızda anlamlı hale gelmesini sağlayan dostlardır. Tabi, aşka da zaman ayırmak gerek tıpkı senin de bir çalışmanda dile getirdiğin gibi, aşk ve dostluk birbirini tamamlayan tek yumurta ikizleri gibidir. Tek farkları biri azıcık daha içrektir, öncedir, çok az bir şey, o kadar. Aşksız ve dostsuz kalmayın ki yaşamınız hep güzel, neşeniz bol, yüzünüz güleç olsun. Gülmek, gülebilmek her şeye rağmen güzeldir. İnsanı güzelleştiren hallerin başında gelir gülmek. Gülen bir insandan kötü bir şey bekleyemezsiniz. Gülün dostlarınızla, aşklarınızla tutunun hayata.

                Söylediklerim pek naif gelebilir bu cehennemi, dünya gündemini görünce, olsun bu da bizim farkımız olsun. İlla ki her şey ve herkes gibi kötümser, karamsar olmak zorunda mıyız? Hatta matrak olsun diye Dilber Ay’dan ‘Zorunda mıyım?’ ı bile dinleyebilirsiniz.

                Neyse yoğunsunuz, sizi yormayayım. Sevgili Tülin ve Öykücan’a da sevgiler, sizler aile olarak benim için çok değerli ve kıymetlisiniz. Kendimi çoğu zaman sizden biri sayıyorum, kabul ederseniz tabi ki!

                Gönderdiğin son iki kart-mektupları aldım. Yurt dışı mektuplarını yolladığın için şükranlarımı sunuyorum, teşekkürler. Gül Güzel cevap bile yazdı. Ona yazacağım cevabı da bu mektupla yollayacağım. Birde ‘Ekmek Kutsaldır’ adlı kısa bir denemem var onu da yolluyorum. Ceylan’a ben demiştim ‘Kayıp Masal’ı size yollasın diye, biraz gecikmişler ama yollamaları iyi olmuş. Artık tanıtım işi sizde Hocam. Zaten yazmışsınız. Bu arada muhtemelen Leyla ile Dr. Ayhan da tanıtımlar yazabilirler, onlar da gelince zaten takdir sizindir. Tabi görüş ve düşüncelerinizi de heyecanla bekliyor olacağım. Eleştirilerinizi de tabi ki.

                Son bir buçuk yıldayım artık, halen okuma-yazmaya devam ediyorum. Buralarda yeni bir şey yok, hep aynı ‘normalleşme’ olsa da pek yansıyan bir şey yok, ayrıca iki kardeşin infazları yandığından koşullu salıverilme tarihleri gelmesine rağmen bırakılmadılar. Üç hücre cezası aldıkları için, yandı infazları Cahit Cadiroğlu ile Aydın Değirmenci, Cahit üniversite öğrencisi, Aydın ise kolon kanseri, şeker, tansiyon gibi birçok hastalığı olan bir can. Böyle işte, uzun zamandır sesimin ulaşmadığı tüm canlara, dostlara içtenlikle selam ve sevgilerimi iletiyorum. Mayıs, doğduğum ay, hepsine Mayıs gülleri yolluyorum gönül bahçemden derdiğim. Can dostlarla güzel zamanlar, tatlı sohbetler yapacağımız günleri iple çekiyor, özlem ve hasretle kucaklıyorum. Ayrıca ‘Kayıp Masal’ adlı kitabımı okuyup fikirlerini de yazmalarını bekliyorum, bu zor ve sıkıntılı dönemde masal herkese bir soluk aldırır diye düşünüyorum.

                Sevgili Adil Hocam,

Bitirirken sizi en içten duygularla selamlıyor, özlemle sarılıyor ve her şey için teşekkür ediyorum. Tüm canlara sevgiler, saygılarımla.

                                                                                                                                             Seyit OKTAY

                                                                                                                                             T-Tipi Cezaevi B1-7

 TOKAT

                Bir de unutmadan 1 Mayıs şiiriniz de çok güzeldi.

Son dakika gibi oldu bağışlayım.