“Yaklaşık 30 yıldır tutsaklığın en ağır koşullarında olmanın ve bu salgın nedeniyle ölüm haberlerini almanın dört duvar arasındaki yaşamın nasıl daha da daralttığını anlatmak mümkün değil.
M. Zeki DENİZ F Tipi Kapalı Cezaevi
A 12/36 BOLU
***
11 Kasım 2020
Sevgili Adil Merhaba!
Öncelikle en içten duygularımla, bitmeyen coşkumla selam, sevgi ve saygılarımı iletiyorum. Dilerim sağlığın, sıhhatin, moral ve coşkun her zamankinden daha iyidir. Senden haber almayalı uzun zaman oldu. En son 13 Temmuz’da yazmıştım sana. Ulaştı mı bilemiyorum. Yaklaşık 5 aydır senden haber alamayınca, oturup yazma ihtiyacı duydum. Çünkü koronavirüs nedeniyle normal bir süreç yaşamıyoruz. Bu talihsiz virüs, her gün katlanarak can kaybına neden oluyor. Böylesi bir ortamda, insan dostlarını, yoldaşlarını merak etmemek, kaygı duymamak elde değil. Hele bizler yaklaşık 30 yıldır tutsaklığın en ağır koşullarında olmanın ve bu salgın nedeniyle ölüm haberlerini almanın dört duvar arasındaki yaşamın nasıl daha da daraldığını anlatmak mümkün değil. Kaldığımız hapishanede koronavirüs ile ilgili henüz olumsuz-üzücü bir durum ortaya çıkmadı. Ancak değişik birkaç hapishanede virüs insanlara bulaştığı ve birkaç kişinin hayatını kaybettiğini basından öğrenmiş oluyoruz.
Hapishanelerde ve dışarıda, her bir cankaybı, içimizi acıtıyor. Yaz aylarında bu salgının yavaş yavaş bitmesini beklerken, her gün daha da yaygınlaştı. İnsan hayatını, hesaplarını allak bulak etti. Bu gidişle biteceği de görünmüyor.
Ben mi! İyi sayılırım. Sağlığım ve moralim de fena değil. Senin gibi değer verdiğim dost ve yoldaşlardan haber aldığımda, çok daha iyi oluyorum. Zamanımın büyük bölümünü okumaya ayırıyorum. Okumayı çok seviyorum. Moral ve coşkumu da, tüm zorluklara karşın, yüksek tutuyorum. Güç ve direncimi, büyük hayal ve umutlarımdan alıyorum. Beni ayakta tutan da bu hakikattir!
Ve sonlarken, özgür yarınlarda buluşmak dileğiyle selam, sevgi ve saygılarımı iletiyorum. Çok iyi bak kendine…
M. Zeki DENİZ
F Tipi Kapalı Cezaevi
A 12/36
BOLU